Gürer, “Sayın Bakan, geçen araç sayısı ile garanti edilen araç sayısı arasındaki fark ve bu fark nedeniyle oluşan kamu zararını açıklamaktan kaçınıyor. Her şeyin mevzuata uygun olduğunu açıklamakla yetiniyor. Öyle anlaşılıyor ki, yola dökülen trilyonları da mevzuat yiyor” dedi.
CHP Niğde Milletvekili Gürer, 16 Ağustos’ta verdiği soru önergesi ile Niğde-Ankara otoyolunun maliyetini TBMM gündemine taşımıştı. Gürer’in Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu’nun yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesi şöyleydi:
“GEÇİŞLERİN SAĞLANMAMIŞ OLMA NEDENİ İLE ŞİRKETE YAPILAN TOPLAM ÖDEME NE KADAR?”
“Niğde-Ankara arası yapımı gerçekleşen yap, işlet, devret modeli ile ihale edilip ulaşıma açılan otoyol uygulama sözleşmesinin ilgili hükümleri gereğince bir işletme yılında görevi şirketin kusuru dışında herhangi bir nedenle bir işletme yılında söz konusu kesim veya kesimler için garanti edilen toplam taşıt sayısına ulaşılamaması durumunda meydana gelen gelir kaybı ekonomik ve mali amaçlı transfer adlı bütçe tertibinden görevli şirkete ödendiği bilinmektedir.
Trafik Garanti sayısı Ankara-Acıkuyu arası 34 bin otomobil, Acıkuyu-Alayhan arası 23 bin otomobil ve Alayhan-Gölcük arası 18 bin otomobil olarak açıklanmıştır.
-Yolun hizmete açılması ile beklenen araç geçişi bugüne kadar sağlanmış mıdır?
-Belirtilen geçişlerin sağlanmamış olma nedeni ile şirkete yapılan toplam ödeme ne kadardır?
-Geçiş ücreti en yüksek yollardan olan bu yolda geçiş ücreti düşürülerek yolun kullanımın artırılması için bir düzenleme sağlanacak mıdır?”
KARAİSMAİLOĞLU: TÜM İŞ VE İŞLEMLER MEVZUATA UYGUN YÜRÜTÜLMEKTEDİR
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu ise soru önergesine verdiği yanıtta, “YİD projelerinde tüm iş ve işlemler; mevzuatına uygun olarak, Uygulama Sözleşmelerinde yer alan hükümler çerçevesinde yürütülmektedir” ifadelerini kullandı.
Gürer, Karaismailoğlu’nun yanıtıyla ilgili şu açıklamayı yaptı:
“Yap-işlet-devret modeli ile yapılan Ankara-Niğde otoyolunda hem ücretlerin çok yüksek olması hem de garanti edilen araç sayısının fazla olması nedeniyle beklenen araç geçiş sayısına ulaşılamadığı bilinmektedir. Sayın Bakan, geçen araç sayısı ile garanti edilen araç sayısı arasındaki fark ve bu fark nedeniyle oluşan kamu zararını açıklamaktan kaçınıyor. Her şeyin mevzuata uygun olduğunu açıklamakla yetiniyor. Öyle anlaşılıyor ki, yola dökülen trilyonları da mevzuat yiyor.
“YOL YAPAN YOLUNU BULURKEN VATANDAŞ YOKSULLAŞMAKTA”
AKP iktidarının övündüğü yolların yapılış yöntemi devletten müteahhide aktarılan trilyonların hikâyesidir. Artan nüfus ve araç sayısı ile ihtiyaç olan yollar iktidarda kim olsa yapmak zorundaydı. Ancak bu kadar hesapsız, kitapsız devleti zarar ettirip, kaynakları çarçur etmek ancak AKP zihniyeti gibi bir anlayışa nasip olurdu. Halkın kıt kanaat yaşadığı yerde geçilmeyen yola köprüye para ödeyip, vatandaşın vergileri ile sağlanan kaynaklar harcanmakta ve yol yapan yolunu bulurken vatandaş daha da yoksullaşmaktadır. Bu yol, köprü ve tüneller yine yapılırdı ancak devlet geçilmeyen yola para ödemez ve kaynaklar böylesi eritilmezdi. Bakanlar da utandığından olacak verileri dahi paylaşamıyor.”
