Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in Milli Uzay Programı’na ilişkin soru önergesine verdiği yanıtta, “2022-2030 yılları arasında Ay'a insanlı erişim gibi bir hedef bulunmamaktadır” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “2023 yılı sonunda kendi milli ve özgün hibrit roketimizle Ay'a ulaşarak sert iniş gerçekleştireceğiz” açıklamasını anımsatan Gürer, “Bakan’ın açıklaması ile Cumhurbaşkanı’nın bir yıl önceki açıklaması örtüşmüyor. Kamuoyunda bir algı yaratılıp arkası gelmiyor. Ay’a gidiş bir başka bahara kaldı” dedi.

Ömer Fethi Gürer, Milli Uzay Programı kapsamında yürütülen çalışmalarla ilgili, Mustafa Varank’ın yanıtlaması istemiyle TBMM’ye soru önergesi verdi. Gürer, Bakan Varank’a şu soruları yöneltti:

“Uzay faaliyetleri Milli Uzay Programı doğrultusunda Türkiye Uzay Ajansı tarafından yürütülen çalışmalara ekonomik krizin olumsuz etkisi yansımış mıdır? Sektöre finansal kaynak sağlayıcı yeterli destek sağlanmış mıdır? Girdi maliyetlerinde yurt dışı kaynaklı dalgalanmaların etkisi var mıdır? Özel sektör bu çalışmalarda yeterince yer almakta mıdır? Uzay ile ilgili bilimsel projeler yürüten bilim insanlarına finansal destek ve teşvik altyapısı düzenlenmiş midir? Kaç bilim insanı bu yönde teşvik edilmektedir? Başarılı gençler uzay bilimleri alanıyla ilgili programlara yeterince teşvik edilmekte midir? Uzay temalı üniversitelerin açılması yönünde çalışmalar var mıdır? 2023 yılında aya insanlı gidiş ile ilgili tarih belli midir?”

Mustafa Varank, Ömer Fethi Gürer’in soru önergesini şöyle yanıtladı:

“Türkiye Uzay Ajansı (TUA) tarafından Milli Uzay Programı kapsamında geliştirilen projelere ilişkin proje fizibilite ve bütçelendirme faaliyetleri tamamlanmış olup, ‘Ay Araştırma Programı’ ve ‘Türk Astronot ve Bilim Misyonu (TABM)’ projelerine devam edilmektedir. Proje bütçelerinde, gerekli olması halinde revizyon çalışmaları yapılmaktadır; yerlileştirme programlarına önem verilerek yerlileştirmeye yönelik projeler geliştirilmektedir. Milli Uzay Programı hazırlıkları kapsamında yapılan çalıştaylarda, özel sektör temsilcilerimizin de görüşlerine başvurulmuştur. Uydu üretimi ve uzay verilerinin işlenmesi ve kullanımı alanında ülkemizde yeni şirketler kurulmaktadır. Dolayısıyla yerli şirket ve girişimlerin uluslararası projelerde yer alarak bilinirliklerini artırması için çalışmalar yapılmaktadır. Bu hedef dâhilinde, TÜBİTAK TEYDEB Programları kapsamında, 2002 yılı ile 2022 yılı ağustos ayı arasındaki dönemde sanayiye yönelik destek programları çerçevesinde, uzay çalışmaları alanındaki 31 projeye, 2022 sabit fiyatlarıyla 30,2 milyon TL düzeyinde destek sağlanmıştır. Uzay ve havacılık teknolojileri alanında faaliyet gösteren kamu kurum ve kuruluşlar, araştırma-geliştirme çalışmaları yapan kurum ve kuruluşlar, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarınca yürütülecek olan bilimsel projeler için, 23 sayılı Türkiye Uzay Ajansı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin ilgili maddesine dayanılarak hazırlanan ‘Türkiye Uzay Ajansı Proje Seçme, Değerlendirme, Uygulama ve Yönetmeye İlişkin Yönetmelik Taslağı’ çalışmaları tamamlanmıştır. Söz konusu Yönetmelik Taslağı ile ilgili olarak Hazine ve Maliye Bakanlığı ve Sayıştay'ın olumlu görüşleri alınmıştır, yayımlanma sürecindeki iş ve işlemler Bakanlığımızca yürütülmektedir. Ayrıca TÜBİTAK'ın Araştırma Destek Programları Başkanlığı (ARDEB) tarafından, Milli Uzay Programı ile uyumlu olarak ve Türkiye Uzay Ajansı (TUA) ile koordinasyon içerisinde uzay teknolojileri alanında proje destekleri verebilmek amacıyla bu alandaki süreçlere katkıda bulunabilecek şekilde ‘Uzay Teknolojileri Araştırma Destek Grubu (UZAG)’ yürürlüğe alınmış ve TUA ile çalışmalara başlanmıştır. UZAG tarafından 1007 Programı kapsamında Türkiye Uzay Ajansı adına iki çağrı duyurusu yayınlanmış ve çağrı süreci tamamlanarak iki projenin destek süreci başlatılmıştır. Bu süreç sonunda, ‘Türk Astronot ve Bilim Misyonu (TABM)’ ile ‘Ay Araştırma Programı Projesi (AYAP-1)’ 15 Aralık 2021 tarihi itibariyle yürürlüğe alınmış bulunmaktadır. TÜBİTAK'ın Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı (BİDEB) tarafından yürütülen bilim insanlarına yönelik destek programları çerçevesinde ise 2002-2022 Ağustos döneminde uzay bilimleri alanında 169 kişiye 2022 sabit fiyatlarıyla 40,9 milyon TL destek verilmiştir. Hâlihazırda Uluslararası Lider Araştırmacılar Programı 2018 çağrısı kapsamında iki araştırmacı, uzay bilimleri alanı ile ilgili çalışmalarını Orta Doğu Teknik Üniversitesi, TUSAŞ Türk Havacılık ve Uzay Sanayi AŞ’de yürütmektedir. 2021 yılı çağrıları çerçevesinde Uluslararası Lider Araştırmacılar Programı ile bir araştırmacı uzay bilimleri alanı ile ilgili çalışmalarını Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu (TENMAK), Uluslararası Genç Araştırmacılar Programı ile bir araştırmacı uzay alanı ile ilgili çalışmalarını Boğaziçi Üniversitesi’nde yürütecektir. İlaveten, 2244 Sanayi Doktora Programı’nın 2018 ve 2019 yılı çağrıları kapsamında, 11 farklı üniversite ve bir araştırma altyapısının 5 farklı sanayi firması ile yaptığı iş birliği bağlamında uzay bilimleri alanındaki 18 proje desteklenmektedir. Bu projelerde yetiştirilen 104 doktora öğrencisine, doktora öğrenimleri sonrasında istihdam desteği sağlanacaktır.”

“2022-2030 YILLARI ARASINDA AY'A İNSANLI ERİŞİM GİBİ BİR HEDEF BULUNMAMAKTADIR”

Başarılı gençlerimizin uzay alanına ilgilerinin artırılması amacıyla TEKNOFEST kapsamında ve TÜBİTAK Savunma Sanayii Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü (SAGE) önderliğinde Dikey İniş Roket yarışması düzenlenmektedir. Dikey İniş Roket yarışmasında, katılımcı takımların tasarlayacakları roketin serbest bırakılmasına müteakip ‘Soğuk Gaz İtki Sistemi’ kullanılarak kontrollü bir şekilde yere inmesi amaçlanmaktadır. Bu yarışmaya başvuran ekipler arasından seçilen 10 takım, TÜBİTAK SAGE yerleşkesinde yer alan özel tasarlanmış sahada atış yapma imkânı bulmuştur. Yarışma kapsamında gerçekleştirilen eğitim ve öğretim faaliyetleri neticesinde, binden fazla gencimizin uzay çalışmaları alanında farkındalığı ve bilgisi artmıştır. Model Uydu Yarışması vasıtasıyla ise mühendislik alanında lisans ve yüksek lisans eğitimi alan öğrencilerimizin teorik bilgilerini pratiğe dönüştürerek disiplinler arası çalışma becerisi elde etmeleri, uzay ve uydu teknolojileri alanında insan kaynağımızın geliştirilmesi hedeflenmektedir. Öte yandan, TÜBİTAK Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı (BİDEB) tarafından yürütülen burs ve destek programları ve yarışmalar kapsamında başarılı gençlerimiz uzay bilimleri alanında teşvik edilmekte olup, bu bağlamdaki faaliyetlerimiz aşağıda sıralanmaktadır.

Buna göre; 2202 Bilim Olimpiyatları programı çerçevesinde, ortaokul ve lise öğrencilerinin temel bilimler ve bilgisayar bilimleri alanlarına ilgilerini artırmak ve bu alanlarda özel eğitim olanakları sağlamak amacıyla her yıl matematik, fizik, kimya, biyoloji, bilgisayar, ortaokul matematik ve ortaokul bilgisayar dallarında düzenlenen bilim olimpiyatlarına bu yıl ‘astronomi-astrofizik’ dalı eklenmiştir. Fizik, kimya, biyoloji, matematik, moleküler biyoloji ve genetik, ‘astronomi ve uzay bilimleri’, felsefe, tarih, coğrafya, sosyoloji, antropoloji, arkeoloji, sanat tarihi, arkeoloji ve sanat tarihi, ilahiyat, Türk dili ve edebiyatı gibi bölümleri tercih eden ve üniversite sınavında ilk 25 bine giren öğrencilere 5 bin 250 TL'ye kadar burs desteği verilmektedir. Lise ve Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışmaları; biyoloji, coğrafya, değerler eğitimi, fizik, kimya, matematik, psikoloji, sosyoloji, tarih, teknolojik tasarım, Türk dili ve edebiyatı, yazılım olmak üzere 12 ana alanda düzenlenmektedir. Burada, öğrenciler, ana alanların altında yer alan 43 farklı tematik alanlardan birini kapsayacak şekilde projelerini hazırlayarak başvuruda bulunmaktadır. Bu tematik alanlardan birisi de havacılık ve uzaydır. Benzer şekilde, üniversitelerimizde öğrenim görmekte olan ön lisans ve lisans öğrencileri de projeler yoluyla araştırma yapmaya teşvik edilmektedir. Yarışmalar; akıllı şehirler ve ulaşım, bilgi ve iletişim teknolojileri, eğitim, enerji ve çevre, gıda ve tarım, makine imalatı ve otomotiv, sağlık, savunma, uzay ve havacılık, sosyal yenilikçilik ve girişimcilik olmak üzere dokuz ana alanda düzenlenmektedir. Bu kapsamda, Türkiye Uzay Ajansı tarafından üniversiteler, Türk Astronomi Derneği vb. STK’lar ve üniversitelerin ilgili bölümlerinin yetkilileri ile iş birliği çalışmaları başlatılmıştır. Burada, yeni bir üniversite açılmasından ziyade Uzay Bilimleri ve Teknolojileri kapsamlı lisansüstü programlar oluşturulması yönünde hazırlıklar yapılmaktadır. 24.05.2022 tarih ve 31845 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 2022/4 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’nde sunulan Milli Uzay Programı Strateji Belgesi’nde, 2022-2030 yılları arasında Ay'a insanlı erişim gibi bir hedef bulunmamaktadır. Bahse konu Strateji Belgesi’nden de görüleceği üzere, Türk Astronot ve Bilim Misyonu Programı’nda bir Türk vatandaşının uluslararası iş birliği ile Uluslararası Uzay İstasyonu'na (IS S) çıkarak uzaya erişimi ve uzayda gerçekleştirilecek bilimsel faaliyetlerde yer alması amaçlanmaktadır. Kısacası, seçilen Türk uzay yolcusunun gerekli eğitimlerini tamamladıktan sonra 2023 yılının ikinci yarısında bilimsel araştırma yapmak için Ay'a değil, Uluslararası Uzay İstasyonu'na (ISS) gönderilmesi planlanmaktadır.”

AY’A GİDİŞ BİR BAŞKA BAHARA KALDI”

Ömer Fethi Gürer, konuya ilişkin bugün yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

“Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2021 yılında yaptığı açıklamada, ‘Milli Uzay Programı'ndaki birincil ve en önemli hedefimiz, Cumhuriyet'imizin 100'üncü yılında Ay'a ilk teması gerçekleştirmektir. İnşallah Ay'a gidiyoruz. Hazırlıklarına başladığımız Ay Programı ile bu hedefi iki aşamada tamamlamayı planlıyoruz. İlk aşamada, 2023 yılı sonunda yakın Dünya yörüngesinde ateşleyeceğimiz kendi milli ve özgün hibrit roketimizle Ay'a ulaşarak sert iniş gerçekleştireceğiz. Uzay aracımızı yakın yörüngeye çıkaracak ilk fırlatmayı uluslararası iş birliği ile hayata geçireceğiz. Bu görevi tamamladığımızda hem Ay'a ulaşmayı başaran ülkelerden biri olacağız hem de ikinci aşama Ay misyonu için gerekli bilgileri toplamış olacağız. 2028'de hayata geçirmeyi planladığımız ikinci aşamada ise aracımızı yakın yörüngeye çıkaracak ilk fırlatmayı bu kez kendi milli roketlerimizle yapmayı hedefliyoruz. Ay'a yumuşak iniş gerçekleştireceğimiz bu aşamayı da tamamladığımızda Ay'da bilimsel faaliyetler yapabilen sayılı ülkelerden biri konumuna geleceğiz. Böylece, medeniyet coğrafyamızın da sembolü olan hilali, al bayrağımızla Ay'a göndermenin gururunu milletimize yaşatacağız. Hazırlıklarına başladığımız Ay Programı, fırlatma, roket ve kontrol teknolojilerindeki atılımlarımız için bir kaldıraç görevi görecektir’ demişti.

Bakan’ın açıklaması ile Cumhurbaşkanı’nın bir yıl önceki açıklaması örtüşmüyor. ‘Ay’a gideceğiz’ denilmesine rağmen ayrılan kaynaklar da bu bağlamda gerçekçi bir çalışmaya işaret etmiyor. Kamuoyunda bir algı yaratılıp arkası gelmiyor. Ay’a gidiş bir başka bahara kaldı. İktidar Ay’a gitmeyi anlattıysa da vatandaş yaya kaldı. Gidecek hal kalmadı. Kamuoyunun ilgisini çekecek konular proje olarak sunulup gündeme taşınıyor. Ardından söz uçuyor, proje rafta kalıyor. 2023 yılında aya sert iniş yapacağız açıklaması yapılıp aya gitmeyeceğimizin açıklaması dahi başlı başına dikkate değer bir durumdur.”