Hukuk örgütleri, ÖHD'li avukatlara yönelik gözaltı operasyonuna tepki gösterdi. Avukatlar, "Savunma susturulamaz, ÖHD susturulamaz" dedi.

Bursa'da Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) üye ve yöneticilerine yönelik gözaltı operasyonu Çağlayan Adliyesi önünde yapılan basın açıklamasıyla protesto edildi. Avukatlar, "Bizleri öldürmek ile katletmek ile yıldıramayanlar, faşizmin zindanları ile bizleri 'ıslah' edemeyecek. Bir kez daha vurguluyoruz. Egemenlerin savunmaya karşı yürüttüğü gözaltı tacizine karşı boyun eğmeyeceğiz. Savunma susturulamaz ÖHD susturulamaz" ifadelerini kullandı.

"KÜRT HALKININ SAVUNMA HAKKINA SALDIRI"

ÖHD Eş Genel Başkanı Ayşe Acinikli tarafından okunan basın açıklamasında, şöyle denildi: "25.11.2020 tarihinde Bursa’da yapılan gözaltı operasyonunda ÖHD üye ve yöneticisi meslektaşlarımız Cahit Kırkazak, Mehmet Deniz Büyük ve İbrahim Korhan hakkında gözaltı kararı verilmiş, sabaha karşı evlerine yapılan baskın ile meslektaşlarımız Cahit Kırkazak ve Mehmet Deniz Büyük hukuksuz olarak gözaltına alınmıştır. Bir hafta önce Diyarbakır’da ÖHD’Lİ meslektaşlarımız mesleki faaliyetleri nedeni ile gözaltına alınmış bugün de Bursa’da meslektaşlarımız gözaltındadır. Bugün 'yargı reformu' diyenler, muhaliflere ve onların avukatlarına saldırmaktadır. ÖHD’li meslektaşlarımız şahsında yapılan bu siyasi kırım operasyonları kuşkusuz mesleğimize, avukatlık yapma şeklimize bir saldırı olduğu gibi, Kürt halkının savunma hakkına bir saldırıdır. Her fırsatta savunmaya dönük saldırılarını talimat ile sürdüren iktidarın 'yargı reformu' algısı savunmayı pasifize etmenin ötesine geçmemektedir. İktidar yine hedefine savunmayı, ezilenlerin avukatlarını hedefe koymuştur." https://twitter.com/dokuz8haber/status/1331935748635889666

"GÖZALTI TACİZİNE KARŞI BOYUN EĞMEYECEĞİZ"

Acinikli, iktidarın muhalif yargı mensuplarına yönelik politikalarına dikkat çekerek, şöyle devam etti: "Yargıda egemenliği altına alamadığı savunma makamını baroları bölerek , hiyerarşisine tabi kılmayı da fiilen başaramayan iktidar, hedefine gözaltı baskısı ve tutuklama ile ulaşma çabasındadır. Bizler savunma olarak bugüne kadar hiçbir yargı sopası ile iktidarın gölgesine girmedik. Biat etmedik. Müvekkillerimizin savunma hakkına sahip çıktık. Bizler işçilerin, ezilenlerin, Kürt halkının avukatları olarak avukatlık pratiğimizden bir adım geriye atmadık. Atmayacağız. İktidarın saldırı ve sindirme politikalarına boyun eğmedik. Korku imparatorluğuna dönüştürülen ülke hakikati karşısında safımız işçi sınıfının, emekçilerin, ezilen halkların, Kürt halkının saflarıdır. 4 yıl önce KHK’larla derneklerimize kapatıp mücadelemizi mühürlemeye çalışanlara karşı nasıl boyun eğmedi isek; bugün gözaltı, tutuklamam tehdidi ile de hiçbir güç bizi susturamaz. Bizler sistemin uslu çocukları olmadık olmayacağız. Bizler ezilenlerin avukatlığını, bu toprakların adalet ve hakikat mücadelesinin savunuculuğum yapmaya devam edeceğiz. Dün meslektaşımız değerli büyüğümüz Avukat Şefket Epözdemir’in Cumartesi günü de baro başkanımız barış elçisi Tahir Elçi’nin katledilmelerinin yıl dönümü. Bizleri öldürmek ile katletmek ile yıldıramayanlar, faşizmin zindanları ile bizleri 'ıslah' edemeyecek. Bir kez daha vurguluyoruz. Egemenlerin savunmaya karşı yürüttüğü gözaltı tacizine karşı boyun eğmeyeceğiz."

"MESLEĞİMİZİ SÜRDÜRMEYE DEVAM EDECEĞİZ"

ÖHD İstanbul Şube Eş Başkanı Ferat Boğatekin de, şöyle konuştu: "Gün geçmiyor ki her sabah gözaltılarla karşılaşmayalım. Bu sabahta içerisinde meslektaşlarımızın bulunduğu, farklı sivil toplum örgütlerinin bulunduğu temsilciler gözaltına alındı. Biz avukatlar olarak meslektaşımızın yaptığı avukatlık mesleği çerçevesinde olduğunu dili getiriyoruz. Bu yapılan gözaltılar avukatlık mesleğine kısıtlama amaçlıdır. Bu gözaltıları kabul etmiyoruz. Mesleğimizi sürdürmeye devam edeceğiz."

"HAPİSHANELERDE BİNLERCE İNSANIMIZ VAR"

ÇHD İstanbul Şube Başkanı Gökmen Yeşil ise, şu ifadeleri kullandı: "Geçen haftada buradaydık Diyarbakır'da 24 meslektaşımız gözaltına alınmıştı. Bunlar ilk defa karşımıza çıkan bir durum değil. Hapishanelerde binlerce insanımız var. Binlerce müvekkilimiz var. İşçi, emekçi, gazeteci, aydınlar var. Bunun dışında avukat arkadaşlarımız yıllardır zaten hapishanedeler. Yıllardır hukuksuz, kanunsuz, yargısız tutsak edilmiş durumdalar."