Çanakkale’de eğitimci Nazmi Arıkan ve şoförü Nazmi Eker’i öldürdüğü sebebiyle gözaltına alınan ve sevk edildiği adliyede tutuklanan Tokatspor Başkanı Ufuk Akçekaya, savcılık ifadesinde Arıkan’ın evine girdiğinde kendisinin kanlar içinde yattığını ve ‘’Ufuk bana yardım et!’’ şeklinde seslendiğini söyledi ve suçunu inkar etti.

2015’ten beri Arıkan’ı tanıdığını ve kendisinden alacağı olduğunu söyleyen katil zanlısı Akçekaya, bir tanıdığının Arıkan’ın Akçekaya’ya 10 milyon dolar vereceğini söylediğini söyledi. Zanlı ayrıca şu ifadeleri kullandı.

"Evin arka balkonuna tırmandım ve balkon kapısından içeri baktım. Baktığımda Nazmi Arıkan’ı sırtüstü yatar vaziyette gördüm. Ben içeri girdiğimde, kavga olur diye uçları açık yumruk kısmı sert biçimde olan bir çift eldiveni giydim.

İçeri girdiğimde Nazmi Arıkan’ı sırt üstü yatar vaziyette kanlar içinde gördüm. Nazmi Arıkan bana 'Ufuk yardım et' diye seslendi. Ben de orada bulunan yastığı tampon yapmak amacı ile elime aldım. Bu esnada, Nazmi Arıkan’ın sol tarafına saplı bir bıçak olduğunu gördüm. Bıçağı çıkarıp kenara doğru fırlattım, elimdeki yastıkla tampon yaptım.

“SİYAH GİYİNİMLİ BİRİNİ GÖRDÜM”

Nazmi Arıkan’ın yanında, ismini sonradan öğrendiğim Şerif Eker’i de yüz üstü yatar vaziyette gördüm. Odada gaz kokusu olduğunu düşünerek doğrudan fırına doğru gittim ve gaz düğmelerini kapatmak için çevirdim. Tam o sırada, odaların birinde 1.70 boylarında yüzü maskeli; siyah giyimli birinin olduğunu gördüm. Bu kişi, telefonla çekim yapıyordu.

“ELİMDEKİ SİLAHI TARLAYA ATTIM”

Ben mutfağa yakın bir yerdeki masanın üzerinde susturucu takılı silahla, bu kişiye, benim girdiğim balkonda olduğu noktada bir el ateş ettim. Bu kişi balkondan atlayarak kaçtı. Ben de arkasından gittim. Daha sonra tekrar balkondan girerek eve geldim. Bu şekilde 20 dakika kadar bekledim. Gelen giden olmayınca yine balkondan inerek evden çıktım. Elimdeki silahı da ayçiçeği tarlasına attım.

“DİKKAT ETTİĞİM İÇİN KAN LEKESİ BULAŞMADI”

Tahmini 6-7 dakika çıplak ayaklarla yürüdükten sonra ana yola çıktım. Benim aramamdan 20-25 dakika sonra taksi geldi. Ben, olay yerinde çok dikkat ettiğim için üzerime kan lekesi hiç bulaşmadı. Üzerimde bulunan pantolonu Gelibolu otogarında çıkarıp şort giydim. Üzerimdeki tişörtü ise İstanbul Etiler’deki evimde çıkardım. Ben Gelibolu Otogarı’nda K. firmasından bilet alarak Alibeyköy otogarına geldim. Oradan da taksi yardımı ile ikametime gittim.”

“KAYBEDECEK BİRŞEYİM OLMADIĞINI DÜŞÜNDÜM”

Ufuk Akçekaya, soruşturma savcısının yönelttiği soruların birine ise “Ev kiramı dahi ödeyemeyecek kadar maddi zorluk çektiğim için kaybedecek bir şeyimin olmadığını düşündüm. Bu nedenle çiftliğe gittim" yanıtını verdi.

Olay bölgesinde bulunan ve üzerinde ‘’T.M’’ yazılı olan bıçağın aynısından 10 tane daha Etiler’deki evinde  bulunması üzerine "Evimde ele geçirilen bıçakları 2021 yılbaşı için hediyelik olarak F. C. ile birlikte yaptırdık. Pandemi nedeni ile bu bıçakları sahiplerine teslim edemedim. Ben, kendimin teslim edeceklerini ikametime getirdim. F. C. ise, kendi tanıdıklarının isimlerini yazan bıçakları teslim aldı. T. M. isimli kişi, F. Ç.’nin finansçı arkadaşıdır. Ben kendisi ile 2-3 kez yüz yüze görüştüm." şeklinde yanıt verdi.

Cinayetin işlendiği evde 2-3 bıçak kılıfı gördüğünü ancak bunları beraberinde götürmediğini söyleyen  Akçekaya, cinayetin işlendiği evdeki lamba ile Nazmi Arıkan’ın aracındaki kan izlerinden ise haberinin olmadığını söyledi.