İYİ Parti İzmir Milletvekili Müsavat Dervişoğlu, bugün partisinin İzmir İl Başkanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Dervişoğlu, İYİ Parti İzmir İl Başkanı Hüsmen Kırkpınar ile partinin il ve ilçe yöneticilerinin de katıldığı toplantıda, elektrik ve doğal gaza gelen zamlar üzerinden AKP iktidarını eleştirdi.

"HÜKÜMET KAŞIKLA VERİP, KEPÇEYLE ALIYOR"

Doğal gaz ve elektriğe yıl başından itibaren yüzde 85'in üzerinde zam yapıldığını belirten Müsavat Dervişoğlu, şöyle konuştu:

"Bu hükümet, kaşıkla verip, kepçeyle alma alışkanlığını sürdürecek gibi görünüyor. Oylarıyla en kutlu makamlara geldikleri halde milletimizi unutup saray saltanatına dalan, milletin Hazine’sini çetelerin önüne seren iktidar, dün gece yarısı milletin ekmeğine bir kere daha kan doğramıştır. Kendi soygunlarını örtbas etmek için esnafımızı fırsatçılıkla suçlayan iktidar, asıl fırsatçının kendisi olduğu gerçeğini ispat etti. Sanayide, konutlarda yüksek elektrik ve doğal gaz zamları yapıldı. Geçim derdine düşmüş milletimizle alay etmeye ve fırsatçılıktan başka bir şey yapmamaya devam etmekteler. Bu iktidar ne yaparsa yapsın artık vatandaşlarımızın sabrı tükenmiştir. Sayın Cumhurbaşkanı iki gün önce 'Geçim sıkıntısı var' diyerek kısmen gerçeği kabullenmişken elektrik ve doğal gaz zamlarını yeniden vatandaşın sırtına yüklemek hangi anlama geliyor, bunun takdirini vatandaşlarımıza bırakıyorum. Yandaş müteahhitlerin cebini dolduran ve cebine milyarlarca dolar aktaran, Lübnanlı Hariri'ye Telekom üzerinden tek kalemde 24 milyar lirayı verebilen bu iktidar, konu vatandaş olunca veren el değil alan el olmayı tercih ediyor. Büyük zamlarla ne kadar kaynak bekliyorsunuz? Hangi ekonomik sıkıntıyı ortadan kaldıracaksınız, bunu belirleyin. Zam yapmayı bırakın. Bir türlü doyuramadığınız bezirganların haram musluğunu kesin, o para ziyadesiyle Hazine'de kalır, zam yapma ihtiyacı da otomatik olarak ortadan kalkar. Vatandaşın iki büklüm olmuş beline yeni yükler eklemeyin.

Rusya ve Ukrayna Savaşı'na bağlı olarak zam yapma mecburiyetinde kaldıklarını söylüyorlar. 'Savaşa rağmen büyüdük' diyorsunuz. O zaman bu zamların gerekçesi nedir? Ortada bir yalan var. Bu yalanlar, geçim derdini katladıkça katlıyor. Eylül başında yapılan zamla millet önünü göremez hale gelmiştir. Yalanınız, dolanınız, stratejiniz batsın. Milletin yakasından artık düşün. Milletin evladı iş bulamazken 5'er, 10'ar maaş verdiğiniz danışmanlarınızla milletin yakasından düşün.

"MİLLET SAVCILARIN HAREKETE GEÇMESİNİ BEKLİYOR"

Yolsuzluk ve rüşvet iddialarıyla ilgili savcılara çağrı yapan Dervişoğlu, şunları kaydetti:

"Her sabah yeni bir skandalla uyanıyoruz. Millet, savcıların harekete geçmesini bekliyor. İYİ Parti olarak, son dönemdeki suçlamalar ve skandallarla ilgili olarak bütün milletvekili arkadaşlarımızla Cumhuriyet savcılıklarına suç duyurusunda bulunduk. Henüz herhangi bir savcının harekete geçtiğini görmedik. Bu iktidar, göreve geldiği günden itibaren adalet müessesi adalet duygusunu zedelemekten başka bir işe yaramıyor. Bu hükümeti, iş başında kaldığı 20 yıllık dönem içerisinde adalet duygusuna verdiği zarardan vazgeçmeye, şerefli hakim ve savcıların üzerinden elini çekmeye davet ediyorum. Milletimize de 'bunları unutmayın' diyoruz. Bunları unutursak tarih bizi unutmaz. İYİ Parti iktidarında, milletin Hazine’si çetelerin değil aziz Türk milletinin emrinde olacak. Seçim yaklaşıyor, o günlere de az kaldı. Olup bitenler, skandallar, iddialar, sadece muhalefet partilerini de değil aynı zamanda Adalet ve Kalkınma Partisi'ne gönül verenleri de rahatsız ediyor. Dün oy vermek için haklı gerekçeler bulan vatandaş, bugün vazgeçmek için yüzlerce haklı gerekçe buldu. AK Parti'ye oy verenlere saygı gösterdik. Ama onlar vazgeçen insanlara hain yaftası koydular."

İSMAİL KAHRAMAN'A TEPKİ

Eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman'ın şehirlerin kurtuluş günü kutlamaları ile ilgili sözlerine de tepki gösteren Dervişoğlu, şöyle konuştu:

"Kendi tarihi ile gerçeklerini bilmeyen bu inkarcı iktidar, her mensubuyla tarihimize ve değerlerimize hakareti görev sayıyor. 30 Ağustos Zaferi'nin 100. yılı kutlanırken zaferin anlam ve önemini bilemeyeceklerini aklımın ucundan bile geçirmemiştim. Bir adam çıkıyor, Atatürk'ün kurduğu Meclis’te başkanlık yapmış, 'Neyi kurtardık? Şehirlerimizin kurtuluş günlerini kutlamaya ne gerek var' diyor. Onlar, içinde Atatürk olan her şeye karşılar. Onlar, millet şehitler, gaziler verirken, kutlu bir mücadele sürdürürken bunu ciddiye almayan manda ve himayecilerin bugünkü torunlarıdır. Sayın Genel Başkan’ımız cevap verdi. 'Biz, milletimizin zaferlerini, şehirlerimizin kurtuluş günlerini ve zaferlerini kutlamaya devam edeceğiz. O dilerse şehirlerimizin işgal günlerini kutlayabilir' demişlerdir."

"YETERLİ YURT YOK"

Yeni eğitim dönemi öncesi öğrencilerin yaşadığı sıkıntılara değinen ve İzmir'e geleceği açıklanan ancak sonra izni iptal edilen asbestli gemi Sao Paulo ile ilgili de konuşan Dervişoğlu, şunları söyledi:

“Yeni öğrenim yılında üniversite öğrencilerimizin sıkıntılarla karşı karşıya kalacaklarını görüyoruz. Yeterli yurt yok. Yatak sayısı yeterli olmadığı için öğrencilerimiz, ev tutma ve barınma ihtiyaçlarını karşılama çalışmasına girdiler. Maalesef kiralar da fevkalade yüksek. Öğrencilerimizin eğitim ve öğrenim hayatlarını sürdürebilmelerinin önündeki zorluklar ortadan kaldırılamıyor. Hükümeti bu konuda görevini yapmaya davet ediyorum. Asbestli gemi meselesi, endişeler noktasında henüz ortadan kalkmadı. Bakanlık 'Girmeyecek' dedi ama hükümete güvensizlik nedeniyle geminin akıbeti merak ediliyor. Geminin gelmemesi için büyük çaba sarf eden teşkilatlarımıza teşekkür ediyorum. Vatandaşın kafasındaki tereddütleri kaldırılması için hükümete açık çağrıda bulunuyorum.

"ZAFER GÜNÜ, ZAFER GÜNÜ OLARAK KUTLANMALI"

İzmir'in kurtuluş günü olan 9 Eylül için kentin farklı bölgelerine asılan 'barış' mesajlı afişlerle ilgili değerlendirme yapan Dervişoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Zaferler, zafer gibi kutlanır. Barışlar, barış gibi kutlanır. Cumhuriyetler, cumhuriyet gibi kutlanır. Elbette hepsinin bağlantısı vardır. Bir paylaşım yapmıştım. Çeşitli spekülasyonlar yapıldı. Gerek yok. Siyasi sorumluluğumla, bazen de İzmirli vatandaş sorumluluğumla konuşurum. İzmir'de yaşayan biri olarak, zafer gününün zafer günü olarak kutlanmasını temenni ederim. Kavramların birbirine karıştırılmasının algıda sıkıntı yaratacağına istinaden, zafer gününün zafer günü olarak kutlanmasına işaret ettim. Kimseye tarih dersi vermek niyetinde değilim. 9 Eylül, Zafer Günü. Barış, demokrasi, cumhuriyet, bağımsızlık diye tarif edilirse, kavram kargaşası oluşursa İsmail Kahraman gibi türler ortaya çıkar. Belediye Başkanımızın (Tunç Soyer'i kastediyor) '9 Eylül düşmanın denize döküldüğü, Hasan Tahsin'in başlattığı kurtuluş mücadelesinin taçlandığı gün' diye konuşması var. Belediye Başkanımızla siyasi polemiğe girmiyorum. Kürsülerde söylediklerini afişlere yansıtmasını temenni ediyorum."

"AYDIN ŞENGÜL'ÜN İYİ PARTİ'YE KATILACAĞINA DAİR UMUDUM VAR"

Eski AKP İzmir İl Başkanı ve milletvekili Aydın Şengül'ün İYİ Parti'ye geçeceği ile ilgili soruyu yanıtlayan Müsavat Dervişoğlu, şunları kaydetti:

"Bazı insanların siyasi stratejisi kulis bilgisi olarak paylaşılıyor. Bu, doğru değil. Evet, ben, Aydın Bey’le görüşüyorum. Adalet ve Kalkınma Partisi'nin eski il başkanı ve milletvekili. Neresinden bakarsanız benim mevkidaşım olurlar. Görüşmem kadar doğal bir şey yoktur. İYİ Parti'ye katılımı ile alakalı olarak ise evet, böyle bir çalışmamız vardır. Aydın Bey’in İYİ Parti'ye katılmasının iktidar çevrelerinde birtakım sıkıntılar yaratacağını da biliyorum. 15 günden beri konuşulan bir mesele. İncir çekirdeğini dolduracak bir şey ortaya konulamadı. Vatandaştan gizli saklım yok. Bir şeyi yaparken de olgunlaşmasını bekleyecek tecrübeye sahibim. Sayın Aydın Şengül de kendi arkadaşlarıyla konuşuyor. Zamanı geldiğinde İYİ Parti'ye katılacağına dair umudum var."

30 Ağustos Zafer Bayramı kutlama etkinliklerinde İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger'in Atatürk'ü anmadığı iddiasına da değinen Dervişoğlu, "Bunlar, bizi birleştiren günler. Türkiye uzun süredir istismar ve suistimal bataklığında yüzüyor. Söz söyleme makamında olanların ağzından çıkan sese kulak vermelerini temenni ediyorum. Bu günlerde güzelliklerimizi konuşalım. Atatürk, her geçen gün büyüyor. Onun huzurunda saygı ve sevgi ile bir kez daha eğiliyorum. Allah gani gani rahmet eylesin. Unutanlar utansın" dedi.