Görevinden alınan Cumhurbaşkanı Danışmanı Serkan Taranoğlu’nun da adının karıştığı, Milli Emlak'a ait kupon arazileri satma vaadiyle 167 kişiyi dolandırmakla suçlanan 99 sanık hakkındaki davanın 12’nci duruşması 7 Şubat’ta yapılacak. 4 Şubat 2022’de hazırlanan iddianamede; sanıklardan bazılarının kendilerini “Cumhurbaşkanı’nın avukatıyım” ya da “Cumhurbaşkanlığı korumasıyım” diye tanıttıkları anlatılıyor. Sanıklardan Hasan Yaşar’ın, iddianamede; mağdur T.K.’ya gönderdiği mesajda, “Külliye’de bir havuz var. Biz, Milli Emlak, Özelleştirme ve Hazine arazilerini satıyoruz. Buradan aldığımız paraları havuza aktarıyoruz. Daha sonra bu paraları, Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatı ile onun kurup desteklediği parti, vakıf, STK’lara paylaştırıyoruz” dediği ileri sürülüyor.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, aralarında 11 kamu görevlisinin de olduğu 99 şüpheli hakkında, Milli Emlak'a ait kupon arazileri satma vaadiyle 167 kişiyi dolandırdıkları gerekçesiyle dava açmıştı. Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki süren davanın 12’nci duruşması, 7 Şubat 2023 tarihinde yapılacak. Davada 5 tutuklu sanık bulunuyor.

Organize suç örtüğü yöneticiliği suçlamasıyla hakkında yakalama kararı olan Sedat Peker’in rüşvet ve yolsuzluk iddialarının ardından görevden alınan Cumhurbaşkanı Danışmanı Serkan Taranoğlu da davanın 11’inci duruşmasında gündeme gelmişti. Sanıklardan Yavuz Muratoğlu, "Külliye'ye F.F.F.'yi yönlendiren ben değilim. Müştekileri Külliye'ye yönlendiren, Serkan Taranoğlu'dur" demişti.

İDDİANAMEDEN…

4 Şubat 2022 tarihinde hazırlanan iddianamede; Cumhurbaşkanlığı’nın ismi 35 ayrı yerde geçiyor ve sanıkların mağdurları dolandırmak için Cumhurbaşkanlığı’ndaki halka açık kütüphaneyi mekan olarak kullandıkları anlatılıyor.

"CUMHURBAŞKANLIĞI’NDA MAKAM SAHİBİ TANIDIĞIMIZ VAR"

İddianamede Cumhurbaşkanlığı’nın geçtiği ilk bölüm, “Kurumlar Tarafından Yapılan İhbarlar” başlığı altında bulunuyor. İddianamede, Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne ismini vermek istemeyen bir şahsın yaptığı ihbara göre, Dışişleri Bakanlığı’nda çalışan Hasan Açıköz ve Yakup İlbaş’ın, Hasko İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Deliismail’i, “Cumhurbaşkanlığı’nda makam sahibi tanıdığımız var” diye dolandırdığı anlatılıyor. Açıköz’ün, Deliismail’e, “İhaleyi alırız fakat öncelikle Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde makam sahibi olan tanıdıklara 15 milyon lira vermen lazım” dediği belirtiliyor.

"CUMHURBAŞKANI’NIN AVUKATIYIM"

İddianameye göre; sanıklardan Hasan Yaşar da kendisini “Cumhurbaşkanı’nın avukatı” olarak tanıtarak mağdurları dolandırdı. İddianamede örgüt yöneticiliğiyle suçlanan Yaşar’ın mağdurların güveni nasıl kazandığı şöyle anlatıldı:

“Şüpheli Hasan Yaşar’ın suç işlemek amacıyla kurulmuş örgütte yönetici konumunda olduğu, şahsın Ankara Barosu’na kayıtlı avukat olduğu, Balgat Konya Yolu üzerinde bulunan Ege Plaza isimli iş yerinde avukatlık ofisinin bulunduğu; dolandırıcılık eylemlerinde, kendisinin Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin avukatlarından bir tanesi olduğunu, Sayın Cumhurbaşkanı ile doğrudan görüştüğü, Milli Emlak’tan satılan arazilerden elde edilen gelirlerin Külliye’de bulunan havuzda toplandığını, bu paralar ile Sayın Cumhurbaşkanı tarafından kurulan ve desteklediği parti, vakıf ve STK’ların finanse edildiğini söylediği, Milli Emlak Müdürlüğü’ne götürdükleri müştekileri kendi adamları ile yetkililerin odalarında görüştürerek işin resmi olduğuna inandırdıkları değerlendirilmiştir.”

ERDOĞAN'IN İMAR AFFI AÇIKLAMASI

İddianamede anlatılan üçüncü dolandırıcılık olayında; mağdur A.G.’nin, Adana Yumurtalık, Ankara Mamak ve Mersin merkezde Milli Emlak’a ait arazileri almak isterken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imar barışı ile ilgili açıklamasının dolandırıcılara güvenmesine neden olduğu belirtildi. Bu olayda, Fatih isimli kişinin MİT görevlisi olarak gösterildiği ve bu güveni artırmaya yönelik kullanıldığı anlaşıldı. Mağdur A.G., iddianamedeki ifadesinde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamasının ardından dolandırıcılara nasıl güvendiğini şöyle anlattı:

“Cumhur ve Emrah’ı neden tapuların halen verilmediğini söyleyerek sıkıştırmaya başlayınca, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imar barışından dolayı başvuranların tapularının dağıtılması için konuşma yapacağını, o konuşmadan sonra tapuların dağıtılacağını bu şahıslar bana söylerdi, Cumhurbaşkanı televizyonda imar barışı ile ilgili bir konuşma yaptı, ben de bunu takip ettim. Gökhan’ı ve Veli'yi sıkıştırdım.”

“CUMHURBAŞKANLIĞI KORUMASIYIM”

Müşteki K.Ş. ise İstanbul Maltepe’de bir arazi almak isterken dolandırıldığını anlatırken Hasan Yaşar’ın yanındaki Yunus isimli birinin de kendisini “Cumhurbaşkanlığı korumasıyım” diye tanıttığını açıkladı.

Yine Hasar Yaşar’ın, A.K. isimli şahısla bir arazi üzerine telefonda yaptığı görüşme sırasında söylediği, “Tapulama için izin alabiliyorum, yani bizim öncelikteki durumumuz şey… 300 bin lira yatırıp Cumhurbaşkanlığı Stratejik Daire Başkanlığı’ndan işlemin bitip karar onayı çıktıktan sonra zaten hemen akabinde, bugün zaten yatırılmış olsa, mesela atıyorum akşam 5’e kadar, cuma gününe ben şeyi alacam zaten tapulama iznini” sözleri iddianamedeki tapelere yansıdı.

SAHTE MESAJ GÖNDERMİŞ

Yaşar’ın ayrıca, başka bir dolandırıcılık olayında, resmi bilgilendirme mesajı gibi gönderdiği mesajda, parlamenter sistemden Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçişi kullandığı ortaya çıktı. Yaşar, mağdura şu mesajın iletilmesini sağladı:

“Sayın S.T., tapu aşamasında olan yerinizle ilgili olarak, Cumhurbaşkanlığı parlamenter sistemin oluşturduğu yeni yayımlanan Resmi Gazete’nin dijital ortama geçmesi yönünde alınan karar üzere, halen Resmi Gazete’de yayımlanmamış olmasından dolayı yüzde 30 cezai şart olarak ödeme yükümlülüğümüz Başkanlığımız tarafından yapılacaktır. 29.10.2018 tarihinde Ankara Çankaya Tapu Müdürlüğü’nde saat 09:30’da tapu başvurusu yapmak ve tapunuzu almak üzere bekliyoruz. Başkanlığımız tarafından verilen son tarihtir. Bilgilerinize arz olunur.”

İddianamede, Yaşar’ın, “Cumhurbaşkanlığı’ndan yetkilendirdiler” diyerek yurttaşları dolandırdığı da belirtildi.

“BURADAN ALDIĞIMIZ PARALARI, CUMHURBAŞKANIMIZIN DESTEKLEDİĞİ PARTİ, VAKIF, STK’LARA AKTARIYORUZ”

Müşteki T.K. da Hasan Yaşar’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’la toplantıda olduğu izlenimi verdiğini şöyle anlattı:

“Yaşar, Whatsapp’tan, Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatı ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Başbakanı’na elden teslim edilmek üzere bir evrak götürdüğünü, Sayın Başbakan ile yemekte olduğunu, müsait olmadığını, pazartesi günü Ankara’da buluşalım diye bana mesaj attı. Pazartesi günü Ankara’ya geldim, kendisini aradım. Külliyede Sayın Cumhurbaşkanı ile toplantıda olduğunu, bugün görüşme şansımızın olmadığı söyleyerek, ‘Sen git, ben seni arayacağım’ dedi. Daha sonra bana mesajla ‘Seni başkaları tokatlamış olabilir. Ben, 12 yıldır Hazine, Milli Emlak ve Özelleştirme’den arazi alıp satarım, bu işi yapıyorum. Külliye’de bir havuz var. Biz, Milli Emlak, Özelleştirme ve Hazine arazilerini satıyoruz. Buradan aldığımız paraları havuza aktarıyoruz. Daha sonra bu paraları, Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatı ile onun kurup desteklediği parti, vakıf, STK’lara paylaştırıyoruz. Senin verdiğin paradan ben sadece yüzde 15, resmi olarak komisyon alıyorum aldığım komisyon için de makbuzumu kesiyorum’ dedi.”

“CUMHURBAŞKANLIĞI TARAFINDAN GÜVENLİK SORGULAMASI YAPILIYOR”

Örgüt üyeliğinden yargılanan sanık Şıh Müslüm Ayneli’nin de mağdurları dolandırırken Cumhurbaşkanlığı’nın adını kullandığı ise “Doğrudan satış ve hak sahipliği belgesi ve Cumhurbaşkanlığı tarafından güvenlik sorgulamasının yapıldığına inandırdığı Pol-Net çıktılarını müştekilerin cep telefonlarına Whatsapp üzerinden göndermek sureti ile ikna ettiği…” diye açıklandı.

SERKAN TARANOĞLU, SEDAT PEKER'İN İDDİALARI ÜZERİNE GÖREVDEN ALINMIŞTI

Serkan Taranoğlu'nun ismi, Sedat Peker'in geçen ağustos ayında "Deli Çavuş" adlı sosyal medya hesabı üzerinden ortaya attığı iddialarda geçmişti. Peker, AKP Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu, kardeşi ve eski Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu, dönemin Cumhurbaşkanı Danışmanı Serkan Taranoğlu ve Türkiye Odalar Borsalar Birliği Deniz Meclisi üyesi Salih Orakçı hakkında rüşvet iddialarında bulunmuştu. Taşkesenlioğlu'nun, Marka Yatırım Holding'in sahibi Mine Tozlu Sineren'den sorunlarının çözümü için 12 milyon TL istediğini iddia eden Peker, daha sonra Sineren'in Serkan Taranoğlu'na yönlendirildiğini öne sürmüştü.

Peker'in bu iddialarının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Serkan Taranoğlu'nu danışmanlık görevinden almıştı.