Ünlü sanatçı Mercan Dede, Instagram hesabından Sezgin Baran Korkmaz ve Demet Akalın'ın fotoğraflarını yan yana getirdi ve aşağıdaki satırları yazdı:

"İki fotoğraf.
Birisi dolandırıcılık , para aklama suçlarından şu anda Amerika’da yargılanan Sezgin Baran Korkmaz ; özel bir gecede bulaşıkçı olarak çalışırken tabaklardan topladığı döner artıklarını , daha sonra sokakta taze, yeni döner gibi satarken yakalanışını anlatıyor ve oradaki “ seçkin “ kitle kahkahalarla alkışlıyor.

İkincisi modellikten pop starlığa zıplayan milyonların takip ettiği Demet Akalın .
Kurgu yada değil ( her iki ihtimal de birbirinden rezalet ) güya tadını beğenmediği şampanyayı oradaki garsonun başına döküyor .
Yine alkışlar.
Daha sonra da zeka seviyesine uygun açıklamalarla güya durumu kurtarmaya çalışıyor .

Peki bu alakasız iki insanın ortak noktası nedir.
Öncelikle görgüsüzlükleri; para pul şan şöhret sahibi olmanın verdiği cahil cesaretini sanki medeni cesaret gibi yansıtma çabaları .
Ardından her ikisinin bolca basına yansıyan fakire fukaraya yardım etme hikayeleri.
Yani sanki birilerine yardım ediyor olmaları onlara garip, ucuz, utanç verici davranma hakkını veriyor.

Nasıl bir meyvenin çürümüşlüğü önce yumuşaması , renginin değişmesi , kokusunun ağırlaşması ve sonra üzerlerinde uçuşan meyve sineklerinden anlaşılırsa , kokuşan , çürümüş bir toplumun belirtileri de işte o toplumda el üzerinde tutulan popüler insanların bu tür utanç verici hallerinden ve bu rezillikleri alkışlayan kitleler üzerinden anlaşılır .

Geçenlerde bayağı bir insanın katıldığı ankette insanlara onurlu bir insan ve zengin bir insan olmak arasında tercihleri soruldu.
Katılanların neredeyse yarıya yakını zengin olmak istediklerini belirtti .

Yani; “çal çırp, yalan söyle , üç kâğıtçılık, dolandırıcılık, çıkarın için hiçbir ahlaki kaygı duymadan kariyerin için ne gerekiyorsa onu yap , yeterki çok zengin ol, yemişim haysiyeti , onuru “ diyor bu insanlar .

İşte bunun sonucu ; sahnede sıcaktan dolayı ceketini çıkarmak için izin isteyen
Neşet Ertaş’lardan, garsonun kafasına şampanya döken ucuz insanlara ve bunları alkışlayan sığ bir topluma dönüştük.

Sonra insanlar İlhan İrem gibi sanatçıların neden kabuklarına çekildiklerini soruyor .

İnsan oldukları ve insan gibi insan olmanın kabul görmediği bir toplumda yaşadığımız için."