CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, Sağlık Bakanlığı’nın bütçe görüşmelerinde; "Sayın Bakan ‘hekim ve sağlık personeli ihtiyacımız hala var’ dedi. Başka itirafları da vardı satır aralarında. En son konuşmasını bitirirken 'Hıfzıssıhha Enstitüsü’nü yeniden açıyoruz’ dedi. Sayın Bakan soruyorum, ‘Niçin kapattınız?’ Türkiye’nin yüzyıldan daha fazla… Dünyada üretilmeyen aşıları üreten bir kurumu niye kapattınız? Oradaki personeli niye dağıttınız niye yok ettiniz? Sizin sağlık reformu dediğiniz bir yapboz" dedi. 

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, Sağlık Bakanlığı ile kurum ve kuruluşlarının 2023 yılı bütçe teklifleri görüşülüyor. CHP Grubu adına söz alan İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, Bakan Koca’nın bütçe sunumunu değerlendirdi. Bekaroğlu, şöyle konuştu:

“Sayın Bakan ‘hekim ve sağlık personeli ihtiyacımız hala var’ dedi. Başka itirafları da vardı satır aralarında. En son konuşmasını bitirirken 'Hıfzıssıhha Enstitüsü’nü yeniden açıyoruz’ dedi. Sayın Bakan soruyorum, ‘Niçin kapattınız?’ Türkiye’nin yüzyıldan daha fazla İstanbul’dan buraya gelen ve daha dünyada üretilmeyen aşıları üreten, değişik ülkelere satan bir kurumu, bir tecrübeyi niye kapattınız? Oradaki personeli niye dağıttınız niye yok ettiniz? Sizin sağlık reformu dediğiniz bir yapboz.

“SİZ 12 EYLÜLCÜYMÜŞSÜNÜZ”

61 Anayasası’nı bazıları sevmez. Bazı maddelerini ben de sevmiyorum ama 61 Anayasasında bir kamucu sağlık anlayışı var, çok seviyorum. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin ilk programına gittim baktım, siz 12 Eylülcüymüşsünüz. Baştan sona 12 Eylül’ün maddesine uygun bir sağlık vaatleriniz var bu programda. Nasıl özelleştireceğinizi orada bugün yaptığınızı, kurucu sağlık hizmetlerini bile özelleştireceğinizi yazmışsınız yani bu işi bilerek gelmişsiniz. Ben demek ki o arada uyumuşum.

“DÜNYA ŞEHİR HASTANELERİ’NDEN VAZGEÇİYOR”

2003 ile karşılaştırılır hep. Geçmişi kötüler her konuda. Sağlıkta da böyle. Sayın bakan böyle demedi ama sizin hükümetinizin, sayın Cumhurbaşkanının genel tutumu budur. Geçmişi karalar gider. 2023’te Cumhuriyet kurulduktan sonra Türkiye 1. Dünya savaşından çıkmıştı. Türkiye’nin Osmanlı’dan gelen bir altyapısı, tıp eğitimi… Çok kısa sürede bir sağlık alt yapısı kurulmuş o fakir ülkede. Biz ‘Şehir Hastaneleri’nde örneğiz’ diyorsunuz da Şehir Hastaneleri’nden dünya vazgeçiyor. Siz nereden dünyaya örnek olacaksınız? 5 bin kişilik hastanelerden dünya uzaklaşıyor. Biz sosyalizasyonla sağlık ocağı sistemini yok ettiniz. Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü ile örnek… Onları yok ettiniz.

Sağlıkta dönüşümün temelinde ne var? Özelleştirme… Koruyucu sağlık hizmetini bile özelleştiren bir ekip tedavi edici sağlık hizmetlerinde neler yapar neler.

“KAMUNUN SAĞLIK İÇİN AYIRABİLDİĞİ KAYNAKLAR ARTMIYOR”

Sağlık çalışanlarının özlük hakları döner sermaye sistemiyle rekabetle yarışmaya sokulması… Bugün sağlıkta yaşanan problemlerin temelinde bir tanesi budur. En doğru yaptığınız şey Genel Sağlık Sigortası. Türkiye dünyanın en derin en yaygın Genel Sağlık Sigortası’nı kurdu. Çok doğru bir şey yaptı ama bütün problemli sıkıntılarda o doğru bir şeyin finansmanı nasıl olacak bu şekilde sağlığa aktarılan kaynakların giderek ilaç sanayisi tarafından her şeyin reçete edildiği böyle bir dönemde böyle bir sigortanın yönetilmesinin mümkün olmadığını nasıl görmedeniz, şu anda ne yapıyorsunuz?

Sayın bakanım bir rakam verdiniz ama bu doğru değil. Türkiye’nin kamu sağlık harcamaları gayri safi yurtiçi hasılasının yüzde 3 buçuğu. Siz ‘5’ dediniz, özeli de koydunuz. Bütün harcamaları koydunuz. Yani artmıyor sayın bakanımız 5 de dese kamunun sağlık için ayırabildiği kaynaklar artmıyor.

“TIP EĞİTİMİ CİDDİ BİR ŞEKİLDE BALTALANDI”

Tıp eğitimi ciddi bir şekilde baltalandı. Pandemi de başarı olduysa bu başarının sebebi bir seferberlik havasıyla hareket eden ruhla yetişmiş hekimler ve diğer sağlık personeli… Ama ‘filyasyonla milyaslonla başarılı olduk’ diyorlar. Onlar hikayeler öyle bir başarı yoktu. Tıp eğitimiyle ilgili ciddi adımlar atılmazsa 10 sene sonrasını düşünemiyorum. ‘Hekim sayısını şu kadar bu kadar arttırdık’ değerli Bakanım dışardan hekim götürüyorsunuz. Oradaki diplomaları ciddi bir şekilde gözden geçirmek lazım. Bu diplomalar diploma mıdır, nedir? Bunlara bakmak lazım.

“NİYE YERLİ VE MİLLİ İLAÇ KULLANILMIYOR”

İlaç ve tıbbi cihaz. Sayın Cumhurbaşkanı kim fark ettirdiyse bilmiyorum bununla ilgili bir rapor hazırlattı Devlet Denetleme Kurulu’na o raporun gereği yapılmıyor. Niye yerli ve milli ilaç kullanılmıyor. Şu arkadaşa sorayım, sen o kurumun başkanısın. Ne yaptınız şimdiye kadar. Yapılan hiçbir şey yok. ‘İlaç üretiyoruz’ dediniz Bakanım. O ilaçların hepsi yüzde 85’i dışarıdan gelen maddeyi burada ambalaj yaparak üretiyorsunuz.”