Haber: Hülya Kılınç

Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, Yeşil Sol Parti listesinden girdikleri seçimde emekçi kenti olan Manisa’da bu kez dengelerin değişebileceğini ifade etti.

4b948582-f01b-4cbb-b4ac-10adeb75059e-1-1536x1023.jpg

“301 MADENCİYİ TEMSİLEN ADAY ÇIKARAN TEK PARTİYİZ”

Manisa’da 301 madenciyi temsilen oğlunu Soma Katliamında yitiren Gülsüm Çolak’ı aday gösterdiklerini belirten Akdeniz, “Manisa’da 1 vekil çıkarmasını bekliyoruz Yeşil Sol Parti’nin. Emek Partisi’nin bu ittifakta olması çok büyük önem taşıyor. Manisa maden işçileri, tütün işçileri içerisinde, emekçiler içerisinde yıllarca çalışan bir parti diğer bileşenler de güçlü.

“AKP İKTİDARI DÖNEMİNDE 31 BİN İŞÇİ YAŞAMINI YİTİRDİ”

Manisa deyince aklımıza 301 madenci geliyor. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin yayınladığı İş Cinayetleri Raporu’na göre AKP iktidarı döneminde 31 bin 131 emekçi yaşamını yitirmiş. Bu işçilerin kanı üzerinden canı üzerinden nasıl bir servet birikiminin olduğunu gösteriyor. Burada tarımı bitirdiler emperyalizme karşıyız diyorlar ama bunların hepsi hikaye. Dünya Bankasına uluslararası tohum şirketlerine, gübre şirketlerine kota sistemini getirdiler tütünü bitirdiler. Tütünle, üzümle geçinmeye çalışan insanlar mülksüzleştiler. Buralara yerli ve yabancı madenler çöktü. Bu insanlar da madenlerde işçi olarak çalışıp 300’er, 300’er çalışıp can verdiler. Biz bunların hesabını soracağız. Onun için de çok Orijinal bir şey yaptık. 301 madenciyi temsilen aday çıkaran tek partiyiz. 301 madenciden biri olan Uğur Çolak’ın annesi Gülsüm Çolak’ı aday çıkardık. Karşımızdaki bloklar patronların ittifakı, bizim ittifakımız emekçilerin ittifakı. Bu kanlı cinayetlere imza atanlar ve onların parton örgütleri (iş cinayetlerini kastediyorum) karşımızdaki düzen partilerinin listelerinde olacaklar, Gülsüm Anne çocuğunun ve 301 madencinin hesabını sormak için burada yarışacak. Bu da çok sembolik bir ayrışmayı ifade ediyor. Dolayısıyla Manisalılar biraz daha ellerini vicdanlarına koysunlar klasik parti yaklaşımlarını bir kenara bırakıp madencilere mi, yoksa onların ölümüne neden olan patronlara mı oy verecekler. Buna karar versinler.”dedi.

“AKP YOLSUZLUK DENİZİNE GİRMİŞ DURUMDA”

AKP’nin 2002 yılında “Yasakları, Yolsuzluğu ve Yokluğu kaldıracağım” sözüyle iktidara geldiğini hatırlatan Akdeniz, bugün AKP’nin yolsuzluk denizine girmiş durumda olduğunu belirterek, son günlerde çıkan videolarla ortakları ve yandaşlarının ifşaatlarda bulunmasına dikkat çekti. Bunların her birinin soruşturma konusu olduğunun altını çizen Akdeniz, “Bu videolarda anlatılanlar karşısında savcıların harekete geçmesi gerekiyor ama tek adam sisteminde maalesef yargı da bağımsızlığını yitirmiş durumda. Bunların hangisi gerçek, hangisi ne kadar yargı önünde olacak bunu 14 Mayıs’taki seçimlerden sonra göreceğiz. Bunların hepsi yargının konusu olacak.”diye konuştu.

“TÜRKİYE FELAKET BİR NOKTAYA GELMİŞ DURUMDA”

Ülkede yaşanan yoksulluğa da değinen Akdeniz, TÜİK’in yayınladığı yeni rapora göre nüfusun en üstündeki yüzde 20’lik zengin kesimin toplam kaynakların yüzde 48’ini aldığını, nüfusun kalan yüzde 80’inin ise geriye kalan yüzde 52’yi paylaşmak zorunda kaldığını anlatarak zenginler ile yoksullar arasındaki uçurum bakımından Türkiye’nin felaket bir noktaya gelmiş durumda olduğunu kaydetti. Oxfam’ın raporuna da değinen Akdeniz şöyle devam etti “Bu raporda da en üstteki yüzde 1’lik zengin kesim, altta kalan yüzde 90’lık nüfusun gelirinden 1,5 kat daha fazla gelire sahip. Yani sermaye transferinde servet birikiminde başkanlık sistemi olağanüstü imtiyaz yaratmış durumda zengin sınıflara. Halk yoksul. Bunun sonuçları sandıkta kendini gösterecek.

#Seçim2023 Yerel Medya Koordinasyonu