Ziraat Odaları Malatya İl Koordinasyon Başkanı ve Yazıhan Ziraat Odası Başkanı Yunus Kılınç, ilçe ziraat odaları yöneticileriyle Malatya Gazeteciler Cemiyeti’nde üreticilerin yaşadığı sorunlara ilişkin basın açıklaması yaptı. Kılınç, şunları ifade etti:

"Malatya’daki ziraat odaları olarak üreticimizin bize getirmiş olduğu sorunları hükümetimize ilgili birimlere ulaştırabilmek için açıklamalarda bulunuyoruz. Kamu kuruluşlarıyla görüşüyoruz ama eğer biz bürokraside işi çözemez isek bu nedenle yetkililere seslenmek durumunda kalıyoruz. Pancar üreticimizin hasat dönemi, şeker fabrikamız Allah’a hamdolsun özelleşen bir fabrika değil. Tarım Bakanlığı’nın çalışma alanı içerisinde bugün kampanyasının başlatmış şeker üretimi devam etmektedir. Maalesef geçen yıl bir talihsizlikle tüm üreticimiz 42 kuruştan pancarını teslim ettikten sonra bu mazot gübredeki artışlar, yaşanan fiyat artışları üreticimizin eline para değil, borç bırakmıştır.

"PANCAR FİYATLARI MAALESEF AÇIKLANMIŞ DEĞİL"

Türkiye'de çiftçi kara kara düşünüyor. 'Ben pancarı ürettim, 6 ay güneş önünde yandım ben bunu götür fabrikaya teslim edeceğim ama karşılığında ne alacağım?' diyor ve alacağı fiyatı bilmiyor. İşte biz bu pancar üreticimizin sıkıntılarını dile getirmek istiyoruz. Birinci sıkıntı; mazot ve gübrenin ulaşmış olduğu zirvede. Bu durum çitçimizin belini büküyor. Gübre ve mazotta bir çözüm bulunmazsa, her şey çiftçinin sırtına yüklenirse o zaman çiftçiyi üretimden düşürürüz ve üretimimiz azalmaya başlar. Bugün şeker fiyatları geçen yıl bu sezonda 4,5 lira olan bir kilo toz şeker bugün 25 lira. Biz 42 kuruştan pancarı verdiğimizi düşünürsek onda bir fiyat da geçen sene cumhurbaşkanımızın açıkladığı fiyatta pancarı teslim ettik. O zaman bugün de toz şekerin fiyatı 25 lira ise biz çiftçi olarak, üretici olarak hükümetimizden onda bir dediğimiz 2,5 lira talep ediyoruz. Neden 2,5 lira para talep ediyoruz? Onda bir derken, altı ay güneşin önünde yanan bu kadar masrafı çeken üreticimiz para kazansın başkalarının kapısına gidip dilenci durumuna düşmesin diye istiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın, ‘Kısa bir süre içerisinde pancar fiyatını açıklayacağını’ biliyoruz. Mademki bu fiyatlar bu kadar yükseldi biz üretici olarak ticaretinin ve stokçuların kölesi durumuna gelmişiz. Neden onda bir fiyat istiyoruz emeği veren biziz. Biz ülkemizin milletimizi seviyoruz ama ne yazık ki ne devletimize ne de milletimize bir faydamız olmuyor. Sadece stokçuların para kazanmasını ve ticaretçilerin, ihracatçılarının para kazanmasını sağlıyoruz. İşte bu nedenle üreticilerimizin bu sıkıntılarının bir an önce giderilmesini talep ediyoruz.

"10 TON PANCARDAN 4 TON FİRE VERİLİYOR"

İkinci bir husus bugün şeker fabrikalarında uygulanan, pancarınızı fabrikaya götürüyorsunuz orada belli bir fire veriyorlar. Bu frenin açıklamasını ben şöyle yapayım kamuoyu da bilsin, 10 ton pancar götürdüğünüz zaman fabrikaya bu 10 tona yüzde 20'ye fire vuruyorlarsa bu fireyi ilk pancarı götürdüğünüzde numune alıyorlar. Bunu sıyırıyorlar toprağını, taşını vesairesini buna ‘yüzde 20 fire’ diyorlar.  Bu fireden sonra hangarınız elemeye geçiyor, eleniyor tekrar o toprağı, taşı kamyona aktarıp bunu dara olarak tekrar düşüyorlar. Yani anlayacağınız şu, 10 ton pancardan 4 ton fire düşürülüyor 6 ton pancarınız kalıyor. Bu uygulamanın da bir an önce son bulmasını istiyorum.”

“KAYISINIZI PAZARA İNDİRMEYİN”

Kayısı ihracatçıları kayısının alım fiyatını düşürmek istediğini iddia eden Kılınç, üreticiye seslenerek şunları söyledi:

“Malatya’mızın en önemli sorunlarından biri de kayısı fiyatlarındaki istikrarsızlık. Şimdi kayısıyı üretiyoruz, dünyada birinciyiz. Dünya’nın yüzde 80’ini biz temin ediyoruz. Fiyatlara gelince, Kayseri'de 200 lira, Ankara'dan 250 lira, İstanbul'da 270 lira, Avrupa'da 350 lira. Neden Malatya'da bu ihracatçılarımız, bu ticaretini yapan geçen yıl 30 liraya alıp 130 liraya satan arkadaşlar bugün fiyat düşürmeye uğraşıyorlar. Ben burada bu arkadaşlarımıza bu kardeşlerimize bir açıklamada bulunmak istiyorum. Malatya bizim, kayısı bizim bugün siz ticaret yapıyorsunuz, biz üretim yapıyoruz. Niye böyle spekülatif hareketlerle üreticimizin alın terini, emeğini elinden almaya çalışıyorsunuz. İşte burada hata yapıyoruz.  Eğer bizim dünyada, Malatya gibi bir ilde bu kadar güzel bir ürünümüz bir kuru kaybımız varsa ki, bu son yıllarda gıdanın bu kadar önem taşırdığı bir dönemde inanan bunu satacağımız dünyada hiçbir ülke yoktur.  Ama üreticimiz kayısısını ihtiyacından dolayı pazara getirdiğin de fiyat düşürürseniz inanın başka yollara başvurmak zorunda kalacağız. Ben üreticilere de şunu söylemek istiyorum, Malatya kayısısı gibi bir ürününüz olsun. Bunun fiyatı her gün artacaktır, bunu göreceksiniz. Dünya buna hasret. Onun için siz üretin pazarlama sıkıntısı olmaz. Ama bu spekülatif durumlara düşmeyin. Bekleyin, kayısınızı pazara indirmeyin.”

"TMO FİYAT AÇIKLASIN"

TMO’nun bir an önce kayısı alım fiyatlarını açıklamasını beklediklerini dile getiren Kılınç, “Türkiye'de ekonomiden sorumlu bakanlar nasıl gidip IMF'nin önünde gözünü yumup elini açtıysa, bugün Türk çiftçisi de Bankaların önünde, Tarım kredilerinin önünde, Pankobirliklerinin önünde gözünü yummuş, avucunu açmış durumda. Bir yılki ürünü gelecek yılın girdi maliyetlerini karşılayamıyor. Bu nedenle bir an önce tarımda bir reform bekliyoruz. Şu anda TMO geçen yılki yapmış olduğunuz uygulama gibi arpa desteğinde bir an önce bulunması lazım. Hayvanlarımız, damızlıklarımız kesime gidiyor. Bu konularda size gelen bilgilerin fazla sağlıklı olduğuna inanmıyoruz. Biz üretici olarak bizatihi sizden bunları bekliyoruz. Pancar konusunda da 2,5 TL'nin altında açıklama istemiyoruz. Sizden bu müjdeyi bekliyoruz.  Bu kayısı artık bir gıda ürünü değil, bu bir ilaçtır, dünya kayısımıza hasret durumda iken biz üreticiler olarak fiyat istikrarını yıllardır haykırıyoruz ama çözmüş değiliz. Malatya kayısısını bir müjde bekliyoruz. Toprak Mahsulleri Ofisi gereken fiyatı ve değeri açıklasın."

SOĞUK HAVA DEPOSU TALEBİ

Doğanşehir’e soğuk hava deposu talebinde bulunan Kılınç, "Malatya’mızın Doğanşehir'inde de bugün yirmi bin ton elma üretilirken halen bir soğuk hava deposuna kavuşmuş değil. Bunu da yetkililerimizden istirham ediyoruz artık Malatya'ya dönün. Yani politika, hizmetle olur. Diğer politikaları biz kabul etmiyoruz, hizmet edilsin. Doğanşehir’imizin elmasının da sorunları çözülsün istiyoruz" dedi.