Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, milletvekilleriyle parti genel merkezinde kahvaltıda bir araya geldi.
Parti sözcüsü Ömer Çelik, buluşma sonrası açıklamalarda bulundu:
* Yapılan istişarelerin temelini 2023'e doğru giderken seçimler oluşturdu. Bugün milletvekillerimiz illeri ve bölgesel değerlendirmelerini paylaştı. Sayın Cumhurbaşkanımız sorularını not aldı ilgili arkadaşlarımıza iletilmek üzere.
* 2023'e doğru giderken stratejilerin ortak akılla belirlenmesi açısından bir yol haritasının ortaya çıkmasını sağlayacak. Son zamanlarda karşımızda dünyadaki gelişmelerden kaynaklanan pek çok meydan okuma var. Nasıl strateji izleneceğini Sayın Cumhurbaşkanımız arkadaşlarımızla paylaştı.
* Bizim kararlı bir şekilde ortaya koyacağımız tutum, giderek dozu artan yıkım siyasetine dönüşen bir dil kullanıldığını görüyoruz. AK Parti mücadelesini verecek. Geçmişte vesayet diyorlardı, şimdi demokrasi, özgürlük diyorlar. Avrupa'da pek çok aşısı sağcının partisinin adında özgürlük geçer. Bu ona benziyor.
"SON DERECE ZEHİRLİ BİR DİL KULLANILIYOR"
* 28 Şubat'tan daha vahşi şekilde çocukların Kuran kursu eğitimi alınmasıyla Diyanet'in nasıl hedef alındığını gördük. Orta Çağ zihniyeti bunlardan rahatsız olmakla eş değer bir yaklaşımdır. Türkiye'nin bir din eğitimi vermesi son derece stratejiktir. Bunlarla kimse uğraşmaz artık derken sahte demokratik müsilajı kaldırdığınızda eski anlayışı görüyorsunuz. Meşru Cumhurbaşkanı'na karşı son derece zehirli bir dil kullanılıyor. Bu dile karşı son derece kararlı bir mücadeleyi sürdüreceğiz.
* Terör örgütü saldırıları karşısında sessiz kalanlar bunlara karşı kullanmaları gereken dili Cumhurbaşkanına kullanıyorlar. Demokratik kazanımlarımızın korunması konusunda kırmızı çizgimizi sürdüreceğiz. Bu zehirli dile karşı en tavizsiz mücadeleyi vereceğimizi önümüzdeki dönemde göreceksiniz.
* Sayın Cumhurbaşkanımız ile Sayın Bahçeli arasındaki görüşmeler kendi ritmi içerisinde devam ediyor. CHP Genel Başkanı tarafından Cumhur İttifakı'na karşı kullanılan zehirli bir dil var. Bu, Cumhur İttifakı'nda bir zaafiyet oluşturmuyor.
* Sayın Kılıçdaroğlu şimdi de Sayın Bahçeli'nin milliyetçiliğini sorgulamaya başlamış. Bir fitne siyaseti olarak değerlendiriyoruz bunu. Bu Kılıçdaroğlu'nun bildiği ve kendi alanındaki konular değil. O CHP'nin nasıl bir parti olması gerektiğine kafa yormalı. Bu zehirli siyaset komediden faciaya dönüşmüş durumda.
