Kılıçdaroğlu, yurttaşlara, "Türkiye’yi Beşli Çetelerden kurtaracağım. Benim cumhurbaşkanı olmamam için her oyunu denediler, her iftirayı attılar. Onlar saraya güveniyor, Bay Kemal halka güveniyor. Ben, size güveniyorum. Sizin için çalışacağım. Bu ülkeye barışı, huzuru getireceğim. Bu ülkenin sorunlarına talibim, saraylarına değil. O nedenle söyledim. Allah nasip ederse hep beraber Kızılay’dan, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün köşküne çıkacağız" diye seslendi.

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, planlı son mitingini bugün Ankara’daki Tandoğan Meydanı’nda, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’la birlikte düzenledi.

Kemal Kılıçdaroğlu, Başkentli yurttaşlara sağanak altında seslendi. Kılıçdaroğlu, mitingde şunları söyledi:

“BU ÜLKENİN GENÇLERİ VE KADINLARI, OTORİTER BİR YÖNETİMİ DEMOKRATİK YOLLARLA DEĞİŞTİRECEKLER”

“Hazır mısınız? Değişime hazır mısınız? Birlikte değişime hazır mısınız? Bu ülkeye demokrasiyi getirmeye hazır mısınız? Bu ülkeye barışı getirmeye hazır mısınız? Bu ülkede huzur içinde birlikte yaşamayı getirmeye hazır mısınız? Söz veriyorum, ben de hazırım. Bu ülke için çalışacağım, bu ülkenin insanı için. Demokrasiyi getireceğiz. Güzel ülkemizi, gerçekten ve gerçekten de bütün dünyaya, demokrasiyi demokratik yollarla getiren bir ülke olarak tanıtacağız. Çünkü bu ülkenin gençleri ve kadınları, otoriter bir yönetimi demokratik yollarla değiştirecekler. Gençleri ve kadınları yürekten kutluyorum.

“BÜTÜN TÜRKİYE’Yİ, MUSTAFA KEMAL’İN TÜRKİYE’Sİ YAPACAĞIZ”

Yağmurumuz yağıyor. Güzel bir yağmur. Şöyle ifade edeyim; Mustafa Kemal’in başkentindeyiz. Şimdi bütün Türkiye’yi, Mustafa Kemal’in Türkiye’si yapacağız. Huzuru ve barışı sağlayacağız. Sandığa gidecek miyiz? Bayram havası içinde gidecek miyiz? Bir yakınımızı, akrabamızı alıp, ‘Beraber sandığa gidip Türkiye’nin kaderini değiştirelim’ diyecek miyiz? Söz mü?

“TAM BİR BUÇUK YILDIR SANDIK GÜVENLİĞİ İÇİN ÇALIŞIYORUZ. BÜTÜN SANDIKLARDA MÜŞAHİTLERİMİZ VAR, TEMSİLCİLERİMİZ VAR”

Pazar günü beraber olacağız, beraber gideceğiz. Bir şey daha isteyeyim; sakın ola ki ‘Ya ben sandığa gideceğim ama ya bu oylar çalınırsa’… Tam bir buçuk yıldır sandık güvenliği için çalışıyoruz. Bütün sandıklarda müşahitlerimiz var, temsilcilerimiz var. Sizden şimdi bir şey istiyorum. Bahar havası içinde sandığa gidin. Bahar havası içinde oy kullanmaya gidin. Bir şenlik havası olsun.

“SİNAN ATEŞ’İN KATİLLERİNİ BULACAĞIM VE ONLARIN KULAKLARINDAN YAKALAYIP ADALETE TESLİM EDECEĞİM”

Bir şeye daha söz vereyim ben size. Sinan Ateş’in katillerini bulacağım ve onların kulaklarından yakalayıp adalete teslim edeceğim. Benim saraylarda oturmak gibi bir alışkanlığım yok. Saray maray bize vız gelir. Size söz veriyorum; Ankara’nın Seğmenleriyle beraber, onların şarkı ve türküleriyle beraber Gazi Mustafa Kemal’in Çankaya Köşkü’ne gideceğiz. Çankaya Köşkü, halkın köşküdür. Dolayısıyla sizler gibi yaşayacağım, sizler gibi dertleneceğim. Varsa bir yerde sorun, soruna kilitleneceğim ve mutlaka çözeceğim.

“EN GEÇ 2 YIL İÇİNDE BÜTÜN SURİYELİ KARDEŞLERİMİZİ KENDİ ÜLKELERİNE YOLLAYACAĞIZ”

Bir şey daha… Sınırları yol geçen hanına döndürdüler. Orayı da düzelteceğiz. En geç 2 yıl içinde bütün Suriyeli kardeşlerimizi kendi ülkelerine yollayacağız. Türkiye’yi Beşli Çetelerden kurtaracağım. Benim cumhurbaşkanı olmamam için her oyunu denediler, her iftirayı attılar. Onlar saraya güveniyor, Bay Kemal halka güveniyor. Ben, size güveniyorum. Sizin için çalışacağım. Bu ülkeye barışı, huzuru getireceğim. Bu ülkenin sorunlarına talibim, saraylarına değil. O nedenle söyledim. Allah nasip ederse hep beraber Kızılay’dan, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün köşküne çıkacağız.

“450 KİLOMETREYİ YÜRÜDÜYSEM O BİR BAŞLANGIÇTI. AYIN 15’İNDE ÖNEMLİ BİR AŞMAYI DAHA KAT ETMİŞ OLACAĞIZ”

Bu ülkeye adaleti getireceğim, söz verdim. 450 kilometreyi yürüdüysem o bir başlangıçtı. Ayın 15’inde önemli bir aşmayı daha kat etmiş olacağız. Bu ülkenin bütün coğrafyasına adaleti, hakkı ve hukuku götüreceğim. En ufak bir endişeniz olmasın.

“BİR AĞAÇ GİBİ TEK VE HÜR VE BİR ORMAN GİBİ KARDEŞÇE YAŞAYACAĞIZ”

Bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçe yaşayacağız. Bu ülkede haramilere yer yok. Beşli Çetelere yer yok. Uyuşturucu çetelerine yer yok. Kökünü kazıyacağım tamamının. Vallahi de billahi de her şey çok güzel olacak. Sizin için çalışacağım, sizin için mücadele edeceğim. Hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir Türkiye; hiç kimsenin elektriğinin, doğal gazının, suyunun kesilmediği bir Türkiye göreceksiniz. Şaha kalan bir Türkiye göreceksiniz.”