Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Diyarbakır Şubeler Platformu, kamuda başlayan Toplu İş Sözleşmesi (TİS) sürecine ilişkin Posta İşletmesi Başmüdürlüğü önünde açıklama yaptı. Kurum önünde toplanan KESK üyeleri, “Güvenceli iş, güvenli gelecek insanca yaşayacak bir ücret için görevli toplu sözleşme” pankartı açıp, taleplerini dile getirdi.

Açıklama metnini okuyan KESK Şube Kadın Sekreteri Döne Gevher Koyun, ülkedeki mevcut Toplu İş Sözleşmesi sisteminin evrensel bir toplu pazarlıkla uzaktan yakından hiçbir ilgisinin olmadığını dile getirdi.

"MAAŞLAR HER GEÇEN GÜN ERİDİ"

Bugüne kadar yapılan TİS görüşmelerinin haklılıklarını her seferinde ortaya çıkardığını söyleyen Koyun, “Son üç yıldır derinleşen ekonomik kriz ve pandemi koşullarının emekçilerin maaşlarını her geçen yıl yoksulluk sınırından biraz daha fazla uzaklaştırarak, açlık sınırına yaklaştırdığını” ifade etti. Koyun, “Bugüne kadar gerçekleştirilen toplu sözleşmelerde maaşlarında yapılan artışlar Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine dayanan enflasyon rakamlarıyla yapıldı. Toplu sözleşmede reel gelirler her geçen gün biraz daha fazla eridi” dedi. 

TALEPLER SIRALANDI

Koyun, KESK olarak Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na sundukları teklifte yer alan talepleri ise şu şekilde sıraladı: “İnsanca yaşamaya yetecek bir ücret, halktan yana bir kamu hizmeti, temel gelir güvencesi, güvenceli istihdam, güvenli gelecek, demokratik, adil bir çalışma yaşamı; gerçek bir toplu pazarlık, kamuyu saran tüm bu haksızlıkların,  hukuksuzlukların ortadan kaldırılmasını, işe almada ve görevde yükselmede-unvan değişikliğinde kariyer ve liyakatin esas alınmasını istiyoruz. Özelleştirmelere son verilmesini, kamu yatırımlarının artırılmasını, kamuda istihdamın yeterli hale getirilmesini, kamu kaynaklarının, faiz ve ‘Kamu Özel İşbirliği’, ‘Yap-İşlet-Devret’ adı altında sermayeye aktarılmasına son verilmesini, haftalık çalışma süresinin 35 saate düşürülmesini, kamunun bu konuda öncü olmasını,  tüm vatandaşımızın kamu hizmetlerine parasız, nitelikli ve anadilinde ulaşmasının sağlanmasını istiyoruz.”