Irak işgalinin mimarlarından olan ABD Dışişleri eski Bakanı Colin Powell'ın koronavirüsten (Covid-19) kaynaklanan komplikasyonlar nedeniyle 84 yaşında öldüğü açıklandı. 

Powell'ın ölümü Facebook sayfasında ailesi tarafından duyuruldu. Powell'ın tam doz aşılı olduğu belirtilen paylaşımda "Dikkate değer ve sevgi dolu bir koca, baba, büyükbaba ve büyük bir Amerikalıyı kaybettik" diye yazıldı.

ABD'de Genelkurmay Başkanlığı ve Dışişleri Bakanlığına getirilen ilk siyah olan Powell, Bush yönetiminin Irak'ın işgali için kitle imha silahları yalanına dair Şubat 2003'te BM Güvenlik Konseyi'nde yaptığı sunumu, daha sonra 'kara leke' olarak nitelemişti.

BM'DE KİTLE İMHA SİLAHLARI SUNUMU

Powell, Körfez Savaşı'na denk gelen 1989-93 arasında ABD genelkurmay başkanı ve Irak işgaline denk gelen 2001-05 yılları arasında dışişleri bakanı olarak görev yapmıştı.

Baba George Bush'un başkanlığı dönemindeki Genelkurmay Başkanlığı sırasında General Manuel Noriega'nın devrildiği Panama'ya yönelik ABD işgalinin (1989) ve Körfez Savaşı'yla ilgili Çöl Kalkanı ve Çöl Fırtınası harekatlarının (1991) planlanmasında önemli rol oynayan Powell, yine de uluslararası krizlerde askeri müdahaleyi nadiren ilk seçenek olarak savunması nedeniyle 'The Reluctant Warrior' (Gönülsüz Savaşçı) lakabını aldı.

Oğul George W. Bush'un başkanlığının ilk döneminde Dışişleri Bakanı olan Powell, bu kez 11 Eylül saldırıları sonrası kitle imha silahları yalanıyla Irak işgaline müttefikleri ve dünyayı ikna etme görevini üstlenmişti.

Irak lideri Saddam Hüseyin rejiminin askeri yöntemlerle yıkılmasına karşı çıkan Powell, daha sonra Bush yönetiminin kararlığına uymak zorunda kaldı. Irak Savaşı öncesinde ABD'nin öncülük ettiği çok-uluslu koalisyona uluslararası destek toplanması konusunda başrolü oynadı. 5 Şubat 2003 tarihinde BM Güvenlik Konseyi'nde Irak'ın kitle imha silahlarını ispatlamak amacıyla bir sunum yaptı. Ancak 11 Eylül saldırılarından sonraki süreçte, başta Donald Rumsfeld ve Paul Wolfowitz olmak üzere pek çok konuda Bush yönetimiyle ters düşerek 15 Kasım 2004'te istifa etti.

Eylül 2005'te bir televizyon röportajında, 2003'ün Şubat ayında BM Güvenlik Konseyi'nde, Irak'ı kitle imha silahları üretmekle suçladığı konuşmasının, yaşamında bir leke olarak kalacağını belirtmişti.