İHD tarafından hazırlanan rapor, şube binasında, Başkan Avukat Yakup Ataş tarafından okundu.
İHD Adana Şube Başkanı Ataş; “Bilindiği üzere Türkiye hapishaneleri, uzun yıllardır ülkedeki en önemli hak ihlallerinin yaşandığı yerler haline gelmiştir” dedi. 

Ataş açıklamasına şu şekilde devam etti;

"Hapishanelerde, mahpuslara dönük tecrit uygulamalarının, işkence ve onur kırıcı muamelenin, mahpusların dışarısı ile iletişim kurma haklarının keyfi ve hukuka aykırı bir şekilde engellenmesi, sağlık ve tedavi haklarının sağlanmaması gibi uygulamaların hapishane idarelerince giderek olağan ve rutin uygulamalar haline getirilmesi ve yetkililerin İnsan Hakları Kuruluşlarının çağrılarına kulak kapaması nedeniyle sorun giderek çözümsüz bir hal almıştır. 

Hak örgütlerinin verilerine göre, 2010-2019 yılları arasında, İnfaz Hakimliklerine, hapishanelerde bulunan mahpuslar 1.691.131 hak ihlali başvurusu gerçekleştirmiştir. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yakıcı etkileri görülen COVID-19 salgınının ortaya çıkması ve hızla yayılması süreci de göz önünde bulundurulduğunda bu sayının son 2 yılda giderek arttığı tespitini yapmak pekala mümkündür. 

Kaldı ki COVID-19 salgınının ülkemizde pik yaptığı dönemde; 17 mahpus COVID nedeniyle yaşamını yitirmiş, bu süreçte hapishaneler ve mahpuslar ile iletişim neredeyse imkansız hale gelmiş, mahpusların aile ve avukat görüş hakları kaldırılmış, ağır hasta/hasta mahpusların tedavileri gerçekleştirilmemiş, zorunlu karantina uygulaması mahpuslar için bir tecrit haline gelmiş, mahpusların hapishane dışına gönderdikleri/kendilerine gelen mektuplar pandemi bahanesi ile ya gönderilmemiş ya da kendilerine verilmemiştir. 

"HAPİSHANE İDARELERİ DURUMU FIRSATA ÇEVİRDİ"

Bu durum mahpuslar için kapatılma koşullarını zaten yeteri kadar güçleştiriyorken, hapishane idarelerinin bu durumu adeta bir fırsata çevirmeleri de güçleşen kapatılma koşullarını çekilmez kılmıştır. Hapishane idarelerince, COVID bahane edilerek, mahpusların spor, sosyal ve kültürel aktiviteleri ve havalandırma gibi pek çok hakkı gasp edilmiştir. Son dönemlerde hapishane idarelerinin keyfi ve hukuka aykırı şekilde mahpuslara vermiş oldukları disiplin cezaları da hapishane idarelerinin bu keyfi tutumlarının en somut göstergelerinden biridir. 

Yine 29 Aralık 2020 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanan ‘Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirilmesine Dair Yönetmelik’ ile koşullu salıverilme şartları oluşmuş birçok mahpus İdare ve Gözlem Kurullarının keyfi ve ayrımcı raporları doğrultusunda iyi halli sayılmamakta ve koşullu salıverilme hakkından faydalandırılmamaktadır. Hapishanelerde yaşanan durum böyleyken; bahsi geçen bu hak ihlallerinin son bulması amacıyla 27 Kasım 2020 tarihinde süresiz-dönüşümlü açlık grevi eylemleri başlatılmış, bu eylemler bugün itibari ile 100’den fazla hapishanede binlerce mahpusun katılımı ile devam etmektedir. 

Türkiye hapishanelerinde geçmiş yıllarda yaşanan açlık grevleri pratiği ve bu açlık grevleri sonucu yaşanan ölümler göz önünde bulundurulduğunda, açlık grevi yapan mahpusların kaldıkları hapishanelerde düzenli sağlık kontrollerinin yapılması, protokollere uygun beslenme ihtiyaçlarının karşılanması, tıbbi bakımlarının yapılması gerekmektedir.
İnsan Hakları Savunucuları ve hukuk örgütleri; yukarıda sadece bir kısmından bahsettiğimiz hak ihlallerine karşı, son 20 yıldır Türkiye hapishanelerini izlemektedir. İnsan Hakları Derneği Hapishaneler Komisyonu olarak, hapsetme ve kapatma politikası ve fikriyatı ile kurulmuş olan Türkiye hapishanelerinde yaşanan her türlü hak ihlaline karşı yaşanan sorunların çözümü ve bu konuda kamuoyu oluşturulması noktasında ciddi çabalar sarf edilmiştir. Bu çabanın bir parçası olarak 3 aylık süreçler içerisinde Türkiye Hapishanelerine ziyaretler gerçekleştirilmiş ve mahpusların yaşadıkları hak ihlalleri bir tespit ve değerlendirme raporu haline getirilerek kamuoyu ve kamu otoriteleri ile paylaşılmıştır. Bu rapor da, yukarıda bahsedildiği üzere; Çukurova Bölgesinde bulunan Hapishanelerde yaşanan hak ihlallerini tespit etmek, mahpusların karşılaştığı hak ihlalleri noktasında güçlü bir kamuoyu oluşturmak ve yaşanılan sorunlara çözüm olmak amacıyla İnsan Hakları Derneği Adana Şubesi Hapishaneler Komisyonu tarafından oluşturulmuştur. Kapatılma koşulları altında birçok temel hak ve özgürlükleri ortadan kaldırılmış mahpusların, bu hak ve özgürlüklere erişimine katkıda bulunması umuduyla.."