İSTANBUL (AA) - İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 1950'deki seçimin yapıldığı 14 Mayıs'ta nasıl ki dış güçlerin yanında iç güçler yer aldıysa ikinci 14 Mayıs'ta da (2023 seçimi) yine aynı karakterin varlığını sürdürdüğünü belirterek, "Yıllardır dış güçler ve Amerika diyerek bir anlamda bu insanların üstündeki yükü de aldık. Eğer millet iradesinin tekrar örselenmemesini, bu işlerin başımıza tekrar gelmemesini istiyorsak, o yerli malı darbecileri, o zihniyetin bugünkü taşıyıcılarıyla birlikte günahlarıyla sürekli olarak yüzleştirmek lazım." dedi.

AK Parti İstanbul milletvekili adayı Süleyman Soylu, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ile Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu işbirliğinde Demokrasi ve Özgürlükler Adası'ndaki Adnan Menderes Kongre Merkezi'nde düzenlenen "Cumhuriyet Tarihinde İki 14 Mayıs" başlıklı panelde konuştu.

Bu adaya ilk geldiğinde kırık dökük duvarlar ve yerlerde çöpler olduğunu ifade eden Soylu, "Sanki burada yaşananları anlatır gibi büyük bir terk edilmişlik vardı. Yıllar sonra adaya çıkış izni alıp ilk geldiğimizde gördüğümüz manzara tam anlamıyla bu idi." diye konuştu.

Soylu, hapishanelerin olduğu yere gittiklerini, paslı demir parmaklıkları görüp millet iradesine yapılan hakaretleri hayal ettiklerini dile getirerek, ilk geldiğinde tüyler ürpertici durumda olan adanın çok modern bir anlayışla güzelleştiğini anlattı.

27 Mayıs 1960 darbesine ilişkin yıllarca dinledikleri yüzlerce anekdot ve yapılan onlarca analizin, olayın Amerika'nın net bir tezgahı olduğunu doğruladığını belirten Soylu, şöyle devam etti:

"Ama sakın unutmayın bu organizasyonu fiiliyata geçiren de bizim insanımızdır. Cemal Gürsel, Madanoğlu falan Amerikalı değildi. Ailesine son kez sarılmasına izin vermeyen sadist bir zevkle sürekli hakaret eden Yassıada komutanı Tarık Güryay, bayağı bildiğin bizim vatandaşımızdı. O dönemin 14 Mayıs'ında nasıl ki dış güçlerin yanında iç güçler yer aldıysa ikinci 14 Mayıs'ta da (2023 seçimi) yine aynı karakter varlığını sürdürüyor. Farkında mısınız bilmiyorum ama, biz yıllardır dış güçler ve Amerika diyerek bir anlamda bu insanların üstündeki yükü de aldık. Eğer millet iradesinin tekrar örselenmemesini, bu işlerin başımıza tekrar gelmemesini istiyorsak, o yerli malı darbecileri, o zihniyetin bugünkü taşıyıcılarıyla birlikte günahlarıyla sürekli olarak yüzleştirmek lazım."

- "Böyle bir kini miras bırakmayı tevessül etmedik"

Bakan Soylu, 2009'da, Demokrat Parti başkanlığı yaptığı dönemi hatırlatarak, "Dönemin Danıştay üyesi Tansel Çölaşan, 27 Mayıs darbesi için 'Efendim Menderes ve Demokrat Parti şöyle yapmasaydı darbe de olmazdı.' diyerek akıllara zarar bir kılıf, demokrasinin utancı olacak bir bahane ortaya sürdü." değerlendirmesini yaptı.

Bugün de birilerinin ikinci 27 Mayıs'ı kendi kuşaklarına miras bıraktığını belirten Soylu, yıllar geçmesine rağmen böyle bir kini miras bırakmayı tevessül etmediklerini söyledi. Soylu, "Bugün ikinci 14 Mayıs'a giderken karşımızdaki siyasi yapılar hala aynı ayrıştırmadan medet umuyor. Mutfak videolarında hepimiz görüyoruz." dedi.