Haber: Fatoş Erdoğan

Türkiye Gazeteciler Sendikasına üye oldukları için işten atılan Hürriyet Gazetesi çalışanları aradan geçen iki yıla rağmen haklarını alamadı. Bugün görülecek dava öncesi,  Bakırköy Adliyesi Bahçelievler Ek Binası önünde “Adalet” talebiyle basın açıklaması düzenlendi. Açıklamada "Herkesin gözü önünde gerçekleşen bu hukuksuzluğa rağmen mahkemeden hâlâ çalışan lehine bir karar çıkmadı. Meslektaşlarımızın, anayasamızda yer alan sendikalı olma haklarını kullandıkları için mağdur edilmesine sessiz kalmayacağız" denildi.

"GAZETECİLER 2 YILDIR ADALET ARAYIŞINDA"

Basın açıklamasına TGS başkanı Gökhan Durmuş ve çok sayıda gazeteci katıldı. Basın açıklamasını TGS başkanı Gökhan Durmuş okudu. Gökhan Durmuş konuşmasında 2 yıldır adalet arayışında olan gazetecilerin mücadelesinin Anayasayı korumakla yükümlü olan kurumlar tarafından sadece seyredildiğini söyledi. Gazeteciler, açıklama sonrası işten çıkarılan 20 Hürriyet Gazetesi çalışanın duruşmasına katıldı. Basın açıklamasının tamamı şu şekilde:

"Türkiye Gazeteciler Sendikası'na üye oldukları için iki yıl önce işten atılan . Sendikamızın yetkisi gasp ediliyor, seyrediyorlar. 45 arkadaş işten atılıyor, seyrediyorlar. Hürriyet Gazetesi çalışanlarının adalet arayışları devam ediyor. Anayasal bir hak olan sendikalaşma hakkı, işten atılma gerekçesi yapılıyor ama Anayasayı korumakla yükümlü olan kurumlar sadece seyrediyor." diyerek sözlerine devam eden Durmuş, patronların yasaları çiğnemesine seyirci kalanlar bu adaletsizliğin ortağıdır dedi.

Daha iyi koşullarda çalışma, daha iyi ücret ve iş güvencesi talepleriyle TGS 'ye üye olan Hürriyet Gazetesi çalışanlarının ‘işletmesel neden' gerekçe gösterilerek işten atılan  45 kişinin işten atıldığı bu dönemde Hürriyet'e kaç kişi işe alındı biliyor musunuz? diye soran Gökhan Durmuş, yaklaşık 200 kişinin işe alındığını belirterek Demirören'in başka şirketlerinde çalışanlarını şoför, uzman olarak gösterdiğini söyledi. 


"Demirören Grubunun başka şirketlerinde çalışan kişiler. Mesela Likitgaz'da Makina Mühendisi ve Bölge müdürü olarak 19 bin TL maaş alan kişi, Hürriyet matbaasında asgari ücretle çalışan kamyon şoförü olarak gösterildi.


Mesela Demirören'de Genel Müdür Yardımcısı ve İnsan Kaynakları Grup Başkanı olarak 22 bin lira ücret alan kişi hem Bağcılar hem de İzmir matbaalarında asgari ücretle çalışan uzman gösterildi.

Denizli'de Demirören'de muhasebeci olarak çalışan bir kişi İzmir matbaasında asgari ücretle çalışan şoför olarak gösterildi.

Kayseri'de LPG tüp dağıtıcısı olarak çalışan 3 kişi Ankara matbaasında uzman olarak gösterildi.

İstanbul'da tüp dağıtan 36 kişi aynı zamanda matbaada uzman olarak çalışan gösterildi."

Bu usulsüzlükleri Çalışma Bakanlığı, Adalet Bakanlığı sadece seyrediyor

Bu kişilerin ortak noktası nedir biliyor musunuz? Yaptıkları her işte tam zamanlı olarak çalışıyor olmaları.

O kadar yetenekliler ki hem insan kaynakları müdürlüğü yapıyor hem de İstanbul ve İzmir matbaalarında çalışabiliyor aynı anda. 

Fedakar ve cefakar bölge müdürümüz aynı anda kamyon şoförlüğü de yapıyor. Bunlar ve bunun gibi birçok örneğin belgeleri işte bu binadaki dosyaların içinde Bu kadar açık, bu kadar aleni olarak yapılan bu usulsüzlükler konusunda Çalışma Bakanlığı, Adalet Bakanlığı sadece seyrediyor.

505 yıllık emeklerinin iki yıldır gasp ediliyor, seyrediyorlar. Adalet istiyoruz. Sadece adalet. Patronları kollayan değil; emekçinin alın terini koruyacak adalet. Hakkımız olanı istiyoruz."