Haber: Fatoş Erdoğan
Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) Genel Başkanı Nurullah Ankut’un Cumhurbaşkanı'na hakaret davasında yaptığı savunmaya "Cumhurbaşkanı'na hakaret" davası açıldı. Davanın ilk duruşması bugün Çağlayan Adliyesi 48. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülecek.
Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) Genel Başkanı Nurullah Ankut’un, “Kanunsuzlar 2” ve “Kanunsuzlar 3” isimli kitaplarında “Cumhurbaşkanına hakaret” ettiği gerekçesiyle yargılandığı davada 4 yıl 8 ay hapis cezası verilmişti. Nurullah Ankut’un, duruşmada yaptığı savunma sonrasında Nurullah Ankut’a “Cumhurbaşkanına hakaret” ettiği gerekçesiyle açılan yeni davanın ilk duruşması bugün görülecek.
Dava öncesi HKP Genel Başkanı Nurullah Ankut dokuz8'e açıklamalarda bulundu:
"Dava öncesi adliye önünde yapmış olduğum açıklama ve davada yapmış olduğum savunma nedeniyle hakkımda açılmış iki davada yargılanıyorum. Orada ki karga kardeş konuşmamı videoya çekiyor savcıya getiriyor savcı da mecburen tabi dava açıyor mahkemede mecburen ceza vermek zorunda bu davalar usulen şekle uysun diye asıl karar yukarıdan kaçak saraydan geliyor."
"Şu kadar vereceksin şuna vereceksin bunlar usulüne uydurup böyle kararlar alıyor bunları duruşmada yüzlerine de söylüyorum. Bir tiyatro oynanıyor biz bu tiyatroda kendimizi biz oynuyoruz iyi adamları biz savunuyoruz. Siz size verilen yukarıdan emredilen rolleri oynuyorsunuz. Siz mecbursunuz ceza vermeye ama biz de sizleri bu mahkemelerde yargılıyacağız bundan da kaçamazsınız."
"Ben duruşmaya girdiğimde hayır ben savunma yapmaya gelmedim tepeden tırnağa binbir suça bulaşmış kaçak sarayda mafyatik bir yapının işlediği suçları bir bir ortaya koyarak yargılayıp mahkum etmeye geldim diyorum. Bizi asla yargılayamazsınız biz haklıyız, meşruyuz halkımızı savunuyoruz. Tarihimize karşı halkımıza karşı biz çoktan beraat etmiş insanlarız ama sizler mahkum olacaksınız. Biz yargılanan değil yargılayanlarız onlar yolun sonuna geldiler buralara gelecekler emri sadece yasalardan ve vicdanlardan alanlar tarafından yargılanacaklar. İşledikleri binbir suçun hesabını mutlaka verecekler."
