DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, HDK Eş Sözcüsü Sedat Şenoğlu, DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz ve HDP'li milletvekillerinin Başkale'deki depremzedelere ulaştırmak istedikleri yardımlara izin verilmedi.

Mezopotamya Ajansı'nın haberine göre Heyetin Başkale'nin 4 mahallesine ulaştırmak istediği yardım kamyonları Albayrak Jandarma (Bebleşîn) Karakolu’nda jandarma ve polis tarafından durduruldu. İçerisinde kuru gıda, çocuk bezi ve branda yüklü 4 kamyonun geçişine izin verilmezken, kamyonların durdurulması üzerine heyet ile jandarma arasında tartışma yaşandı. Jandarma ve polis yardımın AFAD eliyle dağıtıldığını, mevcut malzemenin koordinasyona teslim edilmeden mahallelere girişine izin verilmeyeceğini belirtti. Bunun üzerine heyet kamyonları AFAD’a teslim etmeyeceklerini belirterek, kamyonları Van’a tekrar geri gönderme kararı aldı.

SARISAÇ: KENDİ ÇABALARIMIZLA YAPTIĞIMIZ YARDIMLARA İZİN VERİLMİYOR

Yaşanan tartışmadan bir uzlaşma çıkmayınca 150 kişilik heyet, yaşananları protesto etmek için basın açıklaması yaptı. Açıklama yapan HDP Van Milletvekili Murat Sarısaç, bu uygulamayı asla kabul etmeyeceklerini söyledi. HDP’li tüm belediyelerin topladıkları yardımları depremzedelere ulaştırmak istediklerini; ancak buna izin verilmediğini söyleyen Sarısaç, “Şuan sahadan aldığımız bilgiye göre halkımıza gerekli yardımlar yapılmamıştır. Biz de kendi çabalarımızla yardım götürmeye çalışıyoruz. Ama yardımlarımız burada engelleniyor. Türkiye’nin hiçbir anayasa ve yasasında böyle bir yasak yok. Ancak AKP dışında duran herkesin halkla bir araya gelmemesi, birlikte görünmemesi için çaba gösteriyor” dedi.  

ELAZIĞ'DA DA AYNISI OLMUŞTU

Elazığ depreminde de aynı senaryonun ortaya koyulduğunu ifade eden Sarısaç, “Bu durum Van’da 2011 yılında yaşanan depremde de aynı şekilde tekrarlandı. O dönem kurulan Valiliğin Kiriz Koordinasyon Merkezi adıl altında kurulan birim gelen yardımları bir depoda tuttular ve en sonda o yardımlar halka ulaştırılmadan bir yangında kül oldu. Yine aynı şekilde Van’da çığ felaketi meydana geldi. Bu felakette de Van’ın iktidar partisi olan HDP bir şekliyle halkla buluşmasının önü kesildi. HDP’nin çığ altında kalanların taziyesi ve ziyaretleri bile engellendi. Biz bu durumu sadece bir emir ve talimatla yapıldığını düşünmüyoruz. Bu durum HDP’nin kriminalize edilmesi ve Kürtlerin hedef alınması olarak görüyoruz. Burada Kürtlere açık bir düşmanlık uygulanıyor. Kürtlerin bu felaketlerde mağdur edilmesi için ellerinden geleni yapıyorlar” diye konuştu. AKP’li bakanların devletin tüm imkanlarıyla deprem bölgesine giderek gövde gösterisi yaptığını ifade eden Scrısaç şöyle devam etti: “Ama sahadan aldığımız bilgiye göre halen o insanlar çadırsız, halen açıkta kalıyorlar. Bu yardım engellenmesini sadece HDP’ye yapılmış olarak algılanmamalı. Burada sadece HDP mağdur edilmiyor. HDP siyasi haklarından mahrum ediliyor ama burada yaşayan, her gün felaketlerle yüz yüze kalan Kürt halkının mağdur edilmek istenmesidir. Bu uygulamalarını HDP üzerinden meşrulaştırabilirler ama bu durumu asla halklarımıza anlatamazlar. Biz bu baskılara asla kabul etmiyor, yardımlarımızı AFAD’a ve valiliklere teslim etmeyeceğiz. Burada kriz merkeziyle sadece algıları yönetebilirler. Halkımıza gerekirse hepimiz bu eşyaları tek tek taşıyarak onlara ulaştıracağız.” Basın açıklamasının ardından yardım konvoyu Van’ tekrar geri gönderilirken, heyet ise depremzedelerle buluşmak üzere yola çıktı.