HATAY (AA) - ÖMER FARUK CEBECİ / İBRAHİM YOZOĞLU - Kahramanmaraş merkezli depremlerin yıkıma neden olduğu Hatay'da yaşayan 13 yaşındaki Vecihe Hortum, depremin acısını günlüğüne işliyor.

"Asrın felaketi" olarak nitelenen 6 Şubat'taki depremlere Antakya ilçesinde 6 kardeşi ve annesiyle yakalanan, Haraparası mevkisinde kurulan çadır kentte kalan 8. sınıf öğrencisi Hortum, yaşadığı ve tanık olduğu acıları anlatmak için günlük tutmaya başladı.

Çadırların arasında oturduğu sandalyesinde eline aldığı kalemiyle duygularını satırlara döken Hortum, diğer afetzedelerin de hislerini içlerine atmayarak anlatmaları gerektiğine inanıyor.

Hortum, 6 Şubat'tan bu yana tuttuğu günlüğünde, depremin meydana geldiği 04.17'de çocuk gözlerinin birçok acıya şahitlik ettiğini belirtti.

Depremin, küs olan insanları barıştırarak birbirine kenetlediğini kaleme alan Hortum, askerliğe hazırlanan kuzeninin, abisinin düğünü için geldiği Hatay'da enkaz altında kalarak yaşamını yitirdiğini yazdı.

Günlüğünde, enkaz altında sadece insanların değil, hayallerin de kaldığını belirten Hortum, "Mahallede koşturan çocukların sesi bitti, kuşların cıvıltısı bitti. Mahallede çocuklarla 'topunuzu keserim' diye şakalaşan Şükrü abiyi de kaybettik." ifadelerine yer verdi.

Bölgede fedakarca görev yapan askerlere ve gönlü zengin gönüllülere teşekkür ettiği ifadelere de günlüğünde yer veren Hortum, AA muhabirine, depremde çok korktuğunu, 4 katlı apartmanın en üst katında oturdukları için korkularının daha da arttığını anlattı.

Ailesiyle evden çıkmaya çalıştıklarını, alt komşularını da tahliye etmek için çaba gösterdiklerini belirten Hortum, afetten 15 gün sonra 6 kardeşi ve annesiyle çadır kente yerleştiklerini söyledi.

Vecihe Hortum, 6 Şubat öncesinde nadiren günlük tuttuğunu, depremin ardından ise bu isteğinin arttığını dile getirdi.

Daha çok yazmaya başladığına değinen Hortum, yaşadıkları duyguyu tarif edebilmek için yazıya başvurduğunu kaydetti.

- Kitap yazmayı ve beyin cerrahı olmayı istiyor

Hortum, yazılarında günlük yaşamını ve kaybettiği sevdiklerini anlattığını belirterek, "Buradaki çocukları anlatıyorum defterde. Defter ve kalem benim en büyük dostum oldu. Yazmayı seviyorum, okumayı daha fazla seviyorum. İnsanın yaşadıklarını bir yere yazması çok güzel. Bunlar hep hatıra olarak kalacak bende." diye konuştu.

İleride kitap yazmayı düşündüğünü ve beyin cerrahı olmak istediğini ifade eden Hortum, şöyle devam etti:

"Buradaki insanların hepsi acılarını içine atıyor. Hepsinin farklı hikayesi var ama anlatmaktan korkuyorlar. Benim hikayem de bu defterin içinde. Kendimi şanslı hissediyorum. Çoğu insan burada kendi derdini anlatamıyor. Hiçbir şekilde konuşmak istemiyor."

Hortum, çadır kentte kendinden küçüklerin eğlenmesi için görevlilere yardım ettiğini dile getirerek, büyüklerin mutluluğunun, çocukların mutlu olmasından geçtiğini sözlerine ekledi.