Genel-İş Sendikası’nın 2016-2017 yıllığı “OHAL’de Emeğin Durumu” başlığı ile yayımlandı. Rapora göre, 2016-2017 döneminde çalışan her 10 erkekten 3’ü ve çalışan her 10 kadından 4’ü kayıt dışı çalıştırılmış.
[mks_dropcap style="letter" size="52" bg_color="#ffffff" txt_color="#000000"]D[/mks_dropcap]İSK'e bağlı Genel-İş'in 2016-2017 yıllığı, sendikanın kurucusu Abdullah Baştürk'e ithafen yayımlandı. 'OHAL’de Emeğin Durumu' ismiyle yayımlanan yıllıkta, OHAL koşullarının işçi sınıfına etkisi konu edildi. MESLEK HASTALIKLARINA TEŞHİS KONAMIYOR Yıllıkta "2016 yılında 568’i erkek, 29’u kadın olmak üzere yalnız 597 kişiye meslek hastalığı tanısı konulmuştur" ifadelerine yer verilirken, ILO kriterlerine göre genel olarak meslek hastalığı görülme sıklığının genel istihdam içinde binde 4-12 arasında değişmesi beklenirken bu veriye göre Türkiye’de 2016 yılında 35 bin meslek hastası tanısı konulması gerekliliği vurgulandı. Yıllıkta "Türkiye’de meslek hastalıkları tanı sistemi de veri sistemi de oldukça kötüdür. Meslek hastalığının teşhis edilmesi çoğu zaman, hastalığa yakalanan işçi için dezavantajlı bir süreç haline gelmektedir. İşten atılmak ya da ayrılmak zorunda kalmak, işverenle karşı karşıya gelmek ve yeni iş bulmanın güçlüğü, teşhis ve tazminat süresinin uzunluğu gibi sebepler meslek hastalığı tanısı koymanın işçi için caydırıcı olmasına neden olmaktadır" denildi. İŞ CİNAYETLERİ Yıllıktaki "İş Sağlığı ve Güvenliği" raporunda, Türkiye'de iş cinayetleri raporunu SGK'nın tuttuğu belirtilirken "Ancak SGK verileri bu anlamda oldukça sorunlu ve yetersizdir. SGK’da çıraklara, kendi hesabına çalışanlara, kısmi-geçici süreli çalışanlara, kayıt dışı çalışanlara dair kazalar ve SGK’ya bildirilmeyen iş kazaları yoktur" ifadeleriyle,SGK'nın bu konudaki yetersizliğine vurgu yapıldı. Ayrıca işyeri denetimlerinin dışında kalan 50’nin altında işçi çalıştıran işyerleri de dahil değildir. Oysaki 2016 yılında Türkiye’de meydana gelen iş kazalarının % 30,5’inin 50’den az işçi çalıştıran iş yerlerinde olduğu görülmektedir. Bu durum göz önüne alındığında iş kazalarına dair SGK verilerinin gerçekçi olmadığı ve açıklanan verilerin birkaç kat üstünde olduğu tahmin edilebilir. İŞ CİNAYETLERİ EN ÇOK ÖRGÜTSÜZ SEKTÖRLERDE Raporda "2016’da iş cinayetlerinin en çok gerçekleştiği işkollarının güvencesiz ve sendikasız çalışmanın yoğun olduğu işkolları olması önemli bir göstergedir. İş cinayetinde yaşamını yitiren 1970 işçinin 442’si inşaat, 389’u tarım, 265’i taşımacılık, 124’ü ticaret/ büro, 109’u belediye, 96’sı metal ve 73’ü maden işkolundadır" ifadeleriyle, işçi güvenliği için sendikalaşmanın önemi de belirtilmiş oldu. Raporda "2016 ve 2017’nin iş cinayetleri, iş kazaları bakımından sayıların arttığı; işçi sağlığı bakımındansa işçilere daha kötü çalışma koşullarının dayatıldığı yıllar olmasında OHAL’in olumsuz etkisi izlenmektedir" ifadelerine yer verilirken; "OHAL sürecinde iş cinayetlerinin yüzde 10 arttığı görülmektedir. İşsizliğin artışı ile işçilerin en temel işçi sağlığı ve iş güvenliği haklarını dahi talep edemez noktaya getirilmesi ve güvencesiz çalışmanın yaygınlaşması da 2016-2017 yıllarındaki bu tablonun önemli nedenlerinden birisidir" sözleriyle OHAL'in etkisi göz önüne serildi. KAMUDA MEMUR SAYISI AZALDI Rapora göre, kamuda OHAL sürecinden en çok etkilenen memurlar oldu. Haziran 2016’dan Aralık 2017’ye kadar toplam memur sayısı 97 bin 291 kişi azaldı. Memur sayısındaki azalışın yerini ise sözleşmeli personel istihdamındaki artış aldı. Sözleşmeli personel sayısı 92 bin 123 kişi arttı. KAYIT DIŞI İSTİHDAM ARTTI 2014 ile 2017 arasında kayıt dışı istihdam yüzde 30’ların üzerinde seyretti. 2017’de istihdam edilenlerin yüzde 34’ü kayıtdışı çalıştırıldı. Çalışan her 10 erkekten 3’ü, çalışan her 10 kadından 4’ü kayıt dışı çalıştı. Kayıt dışı istihdam, kendi hesabına çalışanlarda yüzde 63, işverenlerde yüzde 20, ücretli, maaşlı veya yevmiyelilerde ise yüzde 18’dir. Bununla birlikte çalışan her 10 erkekten 3’ü, çalışan her 10 kadından 4’ü kayıt dışı çalıştırılmıştır. "İŞÇİLER HAK-İŞ'E YÖNLENDİRİLİYOR" Son 5 yılda 712 bin 738 yeni sendika üyesinden yüzde 7’si DİSK’te, yüzde 30’u Türk-İş’te, yüzde 63’ü ise Hak-İş’te örgütlendi. Kamudaki sendikalaşma süreçlerine AKP döneminde çok açık bir müdahale olduğu, bunun da sendikal alanda doğrudan Hak-İş’e yönlendirildiği ortada. Özellikle kamudaki alt işveren işçilerinin sendikalaşma süreçlerinde bu durum çok daha aleni hale geldi. 2016 yılında 1359, 2017’de ise 857 işçi sendikalara üye oldukları için işten atıldı. 2016-2017'de 925 bin üyeye sahip Türk-İş’i, 615 bin 301 üye ile Hak-iş, 149 bin 187 üye ile DİSK takip etti.