CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Gençosman Killik, “Bu ramazanda, depremzedelerin gittikleri illerdeki sofralarına konuk olacağız. Yine kendi hazırladığımız yemeklerle onlarla beraber iftar yapacağız, sahur yapacağız” dedi.

CHP Gençlik Kolları, ramazan ayında depremzedelerle dayanışmak için iftar buluşmaları düzenleyecek. CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Gençosman Killik, ANKA Haber Ajansı’na bugün yaptığı açıklamada konuya ilişkin şunları söyledi:

“Geçen sene, ‘Soframızı Size Getiriyoruz’ kampanyasıyla tüm Türkiye’deki üniversite öğrencilerinin evlerine konuk olmuştuk. Bunu şöyle yapıyoruz; kendimizin hazırladığı, arkadaşlarımızın, bizim gençlik kollarımızdaki insanların hazırladığı, bazen annelerimizden, babalarımızdan yardım alarak hazırladığımız öğünlerle akşam iftar sofralarına konuk olduk, sahurlarına konuk olduk öğrenci evlerinin. Çünkü Türkiye’de gerçekten bir üniversite öğrencisinin sağlıklı bir gıdaya ulaşması çok problemli. Bu problem hâlâ devam ediyor. Bu dönem üniversiteler kapalı şu an. Ramazana üniversiteler kapalı bir şekilde giriyoruz, ne yazık ki eğitimden vazgeçildi. Türkiye’de depremzedelerin yaşadığı mağduriyeti giderebilmek için öncelikle eğitimden vazgeçildi ve o yurtlar, o öğrencilerin kullandığı yerler depremzedelere tahsis edildi.

Bu dönem üniversitelere yönelik bir kampanya olmadığı için biz de aynı şekilde, en azından depremzedelere yönelik bir çalışma yapabilir miyiz diye düşündük ve böyle bir projeyi hayata geçirmeyi uygun bulduk.

“DEPREMZEDELERİN GİTTİKLERİ İLLERDEKİ SOFRALARINA KONUK OLACAĞIZ. KENDİ HAZIRLADIĞIMIZ YEMEKLERLE ONLARLA BERABER İFTAR YAPACAĞIZ”

Öncelikle tabii ramazan ayını tebrik ediyorum, tüm ulusumuza ve milletimize hayırlı olsun. İslam coğrafyasına hayırlı olsun. Önemli bir ay ramazan, dünya genelinde büyük bir huzurla ve mutlulukla yaşanan bir ay. Müslüman coğrafyası için çok önemli, bizim için de ülkemizde çok önemli bir yeri var. Paylaşmayı, birlikteliği, ortak sofrada buluşmayı Türkiye’deki tüm insanlar yaşıyorlar, doya doya yaşıyorlar bu bir ay boyunca. Biz de bunu önceliklediğimiz için dedik ki bu ramazanda depremzedelerin en önemli eksikliklerinden bir tanesi de bu ortamlardan uzak kalacak olmaları. Çünkü pek çoğu şehirlerinden ayrıldı, başka yerlere göç ettiler. Şu an belki bir otel odasında, bir yurt odasında ya da akrabalarının evinde kalıyorlar. Ama o sevgi ortamından, o aileleriyle beraber kurdukları kalabalık sofralardan, komşularıyla beraber iftar yapmaktan uzak durumdalar. Biz de en azından dedik ki manevi anlamda bu duyguyu da tatmin edebilecek bir şey yapabilir miyiz? Bu ramazanda, depremzedelerin gittikleri illerdeki sofralarına konuk olacağız. Yine kendi hazırladığımız yemeklerle, onlarla beraber iftar yapacağız, sahur yapacağız ve bu eksikliği, bu manevi azlığı onlarla beraber gidermeye çalışacağız.

“HÜKÜMETİMİZ, AFETE HAZIRLIKSIZ OLDUĞUNU TÜM TÜRKİYE’YE NE YAZIK Kİ GÖSTERDİ”

Tabii Türkiye’de çok büyük bir afet yaşandı. Bu ramazan, onun burukluğu içerisinde geçecek. 1,5 ay önce, bütün Türkiye’nin çok acı duyduğu ve hüzün yaşadığı bir deprem yaşadık. 10 ilimiz, 11 ilimiz bu depremden etkilendi ve insanlarımızın pek çoğu enkaz altında devletin, hükümetin onlara ulaşmasını bekledi. O yüzden, bu buruk ramazanda en azından gençlik kollarındaki arkadaşlarımızla bunu nasıl telafi ederiz düşündük. Çünkü hükümetimiz, afete hazırlıksız olduğunu ne afetin öncesine ne afet anında ne de afetin sonrasında hazırlıksız olduğunu tüm Türkiye’ye ne yazık ki gösterdi. Böyle bir tecrübesizliği, böyle bir ihmali hep birlikte yaşadık. Biz de bu eksiklikleri görüyoruz ve onların eksik kaldığı yerde, Türkiye’yi yönetecek yeni kadrolar olarak biz ne yapabiliriz, bunun kaygısındayız, biz bunun derdindeyiz.

“TÜRKİYE BİR SOSYAL DEVLET OLMANIN DA ÇOK ÖTESİNDE, ÇOK EKSİKLİKLER YAŞIYOR”

Sadece afet yönetiminde mi eksik? Hayır değil. Bir sosyal devlet olmanın da çok ötesinde, çok eksiklikler yaşıyor. Yani sosyal devlet nedir? Tüm Türkiye’deki insanların, yani tüm ülkedeki insanların eşit şartlara sahip olması için, eşit haklara, eşit imkanlara sahip olması için devletin bir rol üstlenmesidir. Bundan çok uzak Türkiye Cumhuriyeti Devleti. Bu Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yönetenler sebebiyle bundan çok uzak kaldı. Biz, bu eksikliği de gidermek istiyoruz. Umarım da bu ramazan, bu sosyal adaletsizliğin yaşandığı son ramazan olacak ve tüm Türkiye bundan sonraki ramazanları bizim iktidarımızda, bizden sonra gelecek kuşaklarla beraber çok daha güzel yaşayacak. Tabii biz, belediyelerimizin olduğu yerlerdeki o verileri çok daha sağlıklı ve hızlı bir şekilde alabiliyoruz. Zaten orada belediyelerimiz de çok ciddi çalışmalar gerçekleştiriyor. Kendi illerine gelen depremzedelerin hem konaklaması hem de diğer ihtiyaçlarını gidermek anlamında çok büyük bir çalışma içerisindeler. Onlardan yardım alacağız ama resmi kamu kuruluşlarından da gittikleri illerdeki adreslerini öğrenebilmek adına bir destek ve bir talepte bulunacağız. Umarım orada da bir engellemeyle karşılaşmayız. Yani böyle bir durumu, böyle bir günün engellemesi olabileceğini düşünmüyoruz ama bunu da umuyoruz, bir yandan da yani umarız böyle bir engelleme olmaz. Elimizdeki veriler belediyelerimizden kaynaklı olarak çok sık sayıda var ama belediyelerimizin olmadığı diğer yerlerde de devletten bu verileri talep edeceğiz, onları da istedik.”