Gazeteci Buse Söğütlü, Almanya'nın Leipzig kentindeki bir burs programına kabul edildiği halde, pasaportundaki şerh nedeniyle gidemiyor. ECPMF’in JiR burs programına kabul edilen Gazete Yolculuk muhabiri Buse Söğütlü'nün "şerh konulan pasaportumu geri alma başvurusu" reddedildi. Twitter hesabından bir gazeteci ve yurttaş olarak "eğitim ve seyahat hakkının nasıl gasp edildiğini" anlatan Söğütlü, pasaportuna konulan şerhin 2017 yılında gazeteci olarak takip ettiğim bir eylem sırasında gözaltı alınmasına dayandığını aktardı.

PASAPORTUNA EVİNDE EL KONULDU

3 günlük gözaltı sürecinin ardından yurtdışı çıkış yasağı kararıyla serbest bırakılan Buse Söğütlü, şu bilgileri verdi: "Mahkemenin bu kararına binaen verilen idari karar doğrultusunda da pasaportum üzerine şerh konuldu ve ikametimin bulunduğu evden, ben olmadığım sırada pasaportuma fiziki olarak da el konuldu. Yine aynı yıl, 2911 SKM’den açılan davanın ilk duruşmasında yurtdışı çıkış yasağı kararı kaldırıldı. Dolayısıyla idari karara gerekçe olarak gösterilen mahkeme kararı ortadan kalkmış oldu. Özetle son 4 yıldır, hakkımda bir yurtdışı çıkış yasağı kararı bulunmamasına rağmen pasaportuma el konulmuş durumdaydı."

ÜÇ AY SONRA RED KARARI GELDİ

Leipzig’teki burs programına başvurmaya karar verdiğinde pasaportunu almak için İstanbul İl Nüfus Müdürlüğü’ne başvurduğunu belirten Buse Söğütlü, 11 Haziran'da yaptığı başvuru dosyasının, 14 Haziran’da İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü’ne gönderildiğini, bu tarihten 14 Eylül’e kadar kararı beklediğini belirtti. Sonuçta başvurusunun gerekçesiz biçimde reddedildiğini söyleyen Buse Söğütlü, "En azından “resmi” yollarla bana iletilen geçerli, hukuki bir gerekçe olmadı. Başvurum reddedildiği için Ekim-Nisan arasında gitmem gereken burs programına katılım hakkımı kaybettim" dedi.

EMNİYET MAHKEME KARARINI TANIMADI

Gazeteci Söğütlü, "Emniyet Müdürlüğü'nün bir mahkemenin yurtdışı çıkış yasağının kaldırılması kararını tanımayarak yurtdışına çıkmamasının daha uygun olacağına karar verdiğini" vurguladı. Pasaportun değerlendirilmesi aşamasında iki kurumun çalışanlarının "Valla biz de bilmiyoruz”  dediğini aktaran Söğütlü, "Yurtdışı çıkış yasağı diye nasıl garabet bir uygulama getirdikleri bir kez daha tescillensin!" ve şu soruları sordu: "Yurtdışı çıkış yasağı kararı verildiği esnada bir pasaportum olmasaydı ya da bu sürede mevcut pasaportumun süresi dolsaydı şu an pasaport alabilecek miydim? Eğer alabileceksem şimdi tek engelim vakti zamanında bir pasaportumun olmuş olması ve ağır cezada dosyamın bulunması mı? Vatan Emniyet Müdürlüğü’nde ve İl Nüfus Müdürlüğü’nde, karar için Akın Gürlek’i eleştirdiğim gerekçesiyle yargılandığım 23. ACM’ye de sorulacağı söylenmişti. 23. ACM de dahil olmak üzere yargılandığım hiçbir mahkemeye Emniyet tarafından bir yazı yazılmadığı avukatım tarafından kesinleştirildi. Bu durumda, “resmi prosedür” olarak sundukları bu süreçte haberleşme nasıl sağlanıyor? Yoksa davada söz konusu olan Akın Gürlek olduğu için karar, “yukarıdan gelen emirler” ile mi verildi? 23. ACM’deki dosyanın soruşturma ve artık sonuna gelinen kovuşturma aşamasının hiçbir kısmında yurtdışı çıkış yasağı konulmamışken Emniyet nasıl bir yetkiyle bu dosyanın yurtdışına çıkmama engel teşkil edeceğine karar verdi? Hakkımda hiçbir şekilde yurtdışı çıkış yasağı kararı verilmemiş olsaydı sırf ağır cezada dosyam olduğu için otomatik olarak “yurtdışına çıkamaz” mı denilecekti? Bu durumda ağır cezada yargılanan her yurttaşın bir gün yolda giderken pasaportuna el konulabilir mi?"