VOA Türkçe’de yer alan habere göre, ABD Merkez Bankası (FED), Çarşamba günü gösterge faiz oranını Mart ayından bu yana sekizinci kez arttırmaya hazırlanıyor. Ancak FED muhtemelen üst üste ikinci kez daha dar bir artış yapacak ve toplantı sonrası açıklamasında gelecekteki faiz artışlarıyla ilgili bazı önemli ifadeleri değiştirebilir.

Açıklamada bir değişiklik olması halinde bu, FED'in borçlanma maliyetlerini arttırmaya yönelik ısrarlı hamlesinde nihai bir duraklama sinyali olarak görülebilir. Ancak Başkan Jerome Powell'ın FED'in yüksek enflasyonla mücadelenin henüz sona ermediğini vurgulaması muhtemel.

Son toplantısı Çarşamba günü sona erecek olan 19 üyeli Federal Açık Piyasa Komisyonu’nun, birçok işletme ve tüketici kredisini etkileyen kısa vadeli faiz oranını çeyrek puan arttırması bekleniyor.

Bunu yaparken de faiz oranını son 15 yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 4,5 ila yüzde 4,75 aralığına yükseltmiş olacak. FED'in bu hamlesi, Aralık ayındaki yarım puanlık faiz artışını ve ondan önceki dört adet üç çeyrek puanlık faiz artışını takip edecek.

2022’nin faiz artışları, 40 yıldan uzun bir sürenin en kötü enflasyon salgınını soğutmak için borçlanma maliyetlerini yükseltmek üzere hızlı hareket etmeleri gerektiği konusunda, FED yetkilileri arasında neredeyse oybirliğiyle varılan mutabakatı yansıtıyordu.

Ancak ekonomik büyümenin zayıfladığına dair işaretlerin yanısıra enflasyonun giderek düşmesi, tüketici harcamalarının azalması ve hatta istihdam piyasasının yavaşladığına dair bazı işaretlerin ortaya çıkmasıyla, FED şimdi daha engebeli bir arazide ilerliyor.

Daha az harcama ve işe alım, enflasyonun daha da düşmesine yardımcı olabilir. Ancak birçok ekonomist ve Wall Street yatırımcısı FED'in faiz oranlarını çok yükselteceğinden ve çok uzun süre yüksek tutarak derin bir resesyona neden olacağından endişeli.

Kamuoyuna yaptıkları açıklamalara bakılırsa, politika yapıcılar daha sıkı tedbirlerle enflasyonla mücadele etmeye devam etmezlerse, fiyat artışlarının yeniden hızlanabileceği ve bastırmak için daha da sancılı önlemler gerektirebileceği konusunda ısrarcılar.

Belirsizlik bu kadar yüksekken yetkililerin birçoğu, politikalarının etkisini değerlendirmeye zaman tanımak amacıyla daha küçük faiz artışlarından yana olduklarını söyledi.

Dallas Merkez Bankası Başkanı ve New York FED’in eski üst düzey yetkililerinden Lorie Logan, bu ayın başlarında yaptığı bir konuşmada, "Bir yolculuğa çıktığınızda sisli bir hava ya da tehlikeli bir otoyolla karşılaşırsanız, yavaşlamak iyi bir fikirdir. Günümüzün karmaşık ekonomik ve mali ortamında bir politika belirleyiciyseniz de aynı şekilde" dedi.

FED'in faiz artışlarında vites düşürmesi, Wall Street yatırımcıları arasında artışların yakında duracağı heyecanını körüklüyor. Bu iyimserlik yılbaşından bu yana hisse senedi fiyatlarının yükselmesine ve tahvil getirilerinin düşmesine neden oldu.

Daha yüksek varlık fiyatları, FED’in istediğinin tam aksine, harcamaları teşvik etme ve büyümeyi hızlandırma eğiliminde oluyor.

Çoğu analist, bu tabloyu engellemek içi Powell'ın Çarşamba günü yapacağı basın toplantısında daha fazla faiz arttırımına ihtiyaç olduğu konusunda sert konuşmasını bekliyor.

Powell, FED yetkililerinin geçen ay beraber açıkladıkları gösterge faiz oranının önümüzdeki aylarda yüzde 5'i aşacağı öngörüsünün altını çizebilir.

Eski bir FED çalışanı ve Yale Üniversitesi’nde finans profesörü olan William English, "Bu noktada iletişim çok karmaşıklaşıyor" dedi. English ve diğer bazı ekonomistler, FED'in her toplantıdan sonra yayınladığı açıklamayı değiştirerek faiz arttırımlarını askıya almaya yakın olabileceğini ima etmesinin, işleri daha da karmaşık hale getirebileceğini söylüyor.

FED’in Mart ayından bu yana yaptığı açıklamalarda, "faiz oranlarında devam eden artışlar uygun olacaktır" ifadesi yer alıyor. English, bu ifadenin "gelecekteki bazı artışlar" gibi bir söyleme dönüşebileceğini söyledi. Bu da FED'in artık ucu açık bir dizi arttırımla ilgilenmeyeceğini gösterebilir.

Sigorta ve mali hizmetler grubu Nationwide'ın baş ekonomisti Kathy Bostjancic gibi diğer Merkez Banksı gözlemcileri ise FED'in yatırımcıları heyecanlandırmak istemeyeceği için böyle bir değişiklik öngörmediklerini söylüyor.

Bostjancic, "Mali piyasaların bir duraklamanın çok yakın olduğunu varsaymasını istemiyorlar. Bu sinyali vermek istemedikleri sürece bu dili değiştiremezler” diye konuştu.

Powell, diğer birçok FED yetkilisinin de yinelediği gibi, güçlü ücret artışlarının restoranlar, oteller, sağlık hizmetleri, finansal hizmetler ve ülkenin hizmet sektörünün diğer alanlarında enflasyonu yüksek tutacağı endişesini vurguladı. Sonuç olarak Powell, işsizlik oranında potansiyel olarak keskin bir artış dahil enflasyonu tamamen bastırmak için bir miktar "sancı" yaşanacağını söyledi.

Hükümet yarın, İstihdam Maliyeti Endeksi olarak bilinen en kapsamlı ücret göstergesini yayınlayacak. Endeks 2022'nin son üç ayında ücret artışlarında belirgin bir zayıflama olduğunu gösterirse, Powell'ın büyük ücret artışlarının enflasyonu körüklediği yönündeki endişelerinin bir kısmını giderebilir.

Yine de son dönemdeki konuşmalarda ve röportajlarda, birçok FED yetkilisi faiz oranlarının yüzde 5'i aşmasını istediklerini söyledi ki bu da Çarşamba günü çeyrek puanlık artışa ek olarak, ileride iki çeyrek puanlık artış daha gerektirecek bir seviye.

Cleveland FED Başkanı Loretta Mester, 17 Ocak'ta Associated Press haber ajansına yaptığı açıklamada, "Henüz yüzde 5 ya da üzerinde değiliz, ki bence ekonomiye ilişkin tahminlerime göre buna ihtiyaç olacak. Ben devam etmemiz gerektiğini düşünüyorum” demişti.

FED daha belirsiz bir ortamla karşı karşıya kalırken, yetkililer arasında bazı anlaşmazlıklar ortaya çıkıyor. Örneğin Powell, enflasyonla mücadele için istihdam piyasasının yavaşlatılması gerektiğini vurgularken, Başkan Yardımcısı Lael Brainard, şirket karlarındaki düşüş dahil diğer faktörlerin, yaygın işten çıkarmalar gerektirmeden enflasyonu daha da düşürebileceğini öne sürüyor.