Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mevlid-i Nebi Haftası Açılış Programı'nda konuştu. Açılış konuşmasında gündeme dair önemli açıklamalarda bulunan Erdoğan'ın açıklamalarından önemli satır başları şu şekilde:
Alemlere rahmet, insanlığa rehber olarak gönderilen Peygamber Efendimiz ve onun ehli beytine selam olsun. Yolumuzu aydınlatanları hürmetle yad ediyorum. Bizleri bu müstesna doğuşun yıl dönümüne bir kez daha ulaştırdığı için rabbime ham ediyorum. Açılış programı vesilesiyle sizlerle birlikte olmaktan büyük bahtiyarlık duyuyorum.
Bu hafta gerçekleştirilecek etkinliklerin hayırlı olmasını diliyorum. Görev alacak kardeşlerimize şimdiden teşekkür ediyorum. Resulü herkesten fazla sever, hürmet ederiz, fakat istismarla bu iş olmaz. Bizler istismarcı olarak değil tam teslimiyet içerisinde sevgililer sevgilisinin izinden gidenlerden olmaya aday olacağız. asırlardır gök kubbeden yayılan ezan, ona olan sadakatimizin sembolüdür. Bir zamanlar birileri bizim ezanımızı esasından değiştirerek söylemedi mi ama daha sonra aslına rücu etti ve bugünkü haliyle, Allahu ekber diye nidalar yükselmeye başladı. Dinimizin temeli olan bu ezanlar, hürriyetimizin müseccel alametidir. İstiklalimiz de istikbalimiz de, sevgisiz, vatansız, bayraksız ve ezansız olmayacaktır.
Dünyanın neresinde bir Müslüman varsa gönlümüz ve aklımız oradadır. Dünyadaki tüm mazlumlarla aramızda hiçbir tuzağın yıkmayacağı bir bağ vardır. Somali'den Libya'ya, Pakistan'dan Ukrayna'ya nerede bir mazlum varsa oradayız. Hangi dinden olursa olsun orada zalimin karşısında mazlumun yanında olmaya çalışıyoruz. Mazlumlara yardımda dünyada bir numarayız. Bir numara, biziz. "Dünya 5'ten büyüktür" derken de, "herkes için daha adil bir dünya mümkün" derken de bunu belirtiyoruz. Yer altı zenginlikleri emperyalist ülkelerce sömürülen mazlum halkların imdadına da biz koşuyoruz. Yüz milyonlarca mazlumun umudu haline gelmenin ağır sorumluluğunu üzerimizde hissediyoruz.
Kanlı eylemler, yeni çağın alamet-i farikaları haline geldi. Yunanların, botlardaki masum insanları nasıl Ege'ye Akdeniz'e gömdüğünü görüyoruz. Bizim insanlarımız yardıma koşuyor, çünkü biz, Müslümanız ve bunun gereğini yerine getiriyoruz. Yunanistan Başbakanı ABD'den bize karşı yardım istiyor, ne yaparsan yap gereğini yapacağız!
Milletleri millet yapan güçlü ailelerdir, işte, bu güçlü aile yapımızı koruyarak bunu sarsmak isteyenlere en güzel cevabı bu mübarek gecede veriyoruz. Bu çirkin, garip, gureba akımlar karşısında güçlü aile yapımızla duracağız. Gençler, alkol ve uyuşturucu ile uğraşıyor, insanlığı içine düştüğü girdaptan çıkaracak tek reçete peygamberimizin çağlar ötesi nasihatleridir. Cahiliye karanlığı, İslam'ın nuruyla asr-ı saadete dönüştürüldü. Hz. Muhammed bizim yegane rehberimizdir. Adalet, merhamet, barış, kardeşlik dini olan İslam bütün inanların huzur ve selametini ister. İslam dini mensupları olarak elimizdeki reçeteyi doğru yöntem ve güzel bir üslupla insanlığa ulaştırmaktır. Bunun yolu da Hz. Muhammed'in davet metodunu incelemekten geçiyor. Bizim de bugün yapmamız gereken o. Hakikat dini İslam'dır. İstismar etmek isteyenlere en güzel cevabı biz yaşayışımızla vereceğiz.
FETÖ'nün DEAŞ'tan hiçbir farkı yoktur, biri diğerinin ruh ikizidir. Elne geçirdiği mühürle insanları münafık diye yorumlayan bu bezirganlara milletimiz kesinlikle itibar etmemelidir. Gerekirse bu konuda daha önce de olduğu gibi yapılar üstü bir denetim mekanizması kurulması da değerlendirilmelidir. Aksi takdirde, FETÖ'den DEAŞ'a kadar asıl vazifesi Müslümanlara yönelik düşmanlık üretmek olan örgütlere daha fazla bedel ödemek zorunda kalabiliriz. Müslümanları bazı insanlar, aynı yerden sokmaya çalışıyorlar.
