AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan kabine toplantısı sonrası, normalleşme sürecine ilişkin alınan kararları açıkladı. AVM'ler, kuaförler, berberler 11 Mayıs'ta açılıyor. Maske satışı serbest. Akademik takvim 15 Haziran'da başlıyor, önemli sınavlar Haziran'da yapılacak.

Altıncı kez yapılan Kabine toplantısının ardından açıklama yapan Erdoğan, "Hastalığın tespiti ve tedavisi konusunda kendi özgün modellerimizi uygulama koyduk bu sayede düşük ölüm oranı ve vaka sayısının artışının önüne geçtik" dedi. Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplantıya başladı. Tarabya'daki Huber Köşkü'nde 6. kez video konferansla gerçekleşen toplantı saat 15.10'da başladı ve 19.00'a doğru sona erdi.

ERDOĞAN'IN AÇIKLAMASINDAN SATIR BAŞLARI

Bir normalleşme planı hazırladık. Plan bilim kurulumuzun tavsiyeleriyle şekillendi....Fiziki mesafenin korunmasının, maske kullanımına devam edilmesinin, temizlik kurallarına sıkı şekilde riayet edilmesinin bu sürecin.

NORMALLEŞME SÜRECİNİN AŞAMALARI

Bir normalleşme planı hazırladık. Plan bilim kurulumuzun tavsiyeleriyle şekillendi....Fiziki mesafenin korunmasının, maske kullanımına devam edilmesinin, temizlik kurallarına sıkı şekilde riayet edilmesini bu sürecin en önemli kısmıdır. İlk müjdemiz 65 yaş üzeri ve 20 yaş altı vatandaşlarımızadır.. 65 yaş üzeri gruba, sokağa çıkma yasaklarının olduğu günlerden birinde dört saat sokağa çıkma izni verilecek. 65 yaş üzeri grup için ilk uygulama 10 Mayıs Pazar günü 11-15 saatleri arasında olacak.

7 İLE GİRİŞ ÇIKIŞ SINIRLAMASI BU GECE BİTİYOR

Kurallara riayet düzeyine bakarak sonraki haftalarda aynı uygulamayı devam ettireceğiz. Bu hafta sonu sokağa çıkma sınırlamasını sürdürüyoruz. 31 ilde şehirlerarası giriş çıkış sınırlandırılmasını bu geceden itibaren 7 ilimiz için bitiriyoruz. Antalya, Aydın, Erzurum, Hatay, Malatya, Mersin ve Muğla'dır.

BERBERLER, KUAFÖRLER VE AVM'LER 11 MAYIS'TA AÇILACAK

Her hafta illerimizle ilgili değerlendirme yapacağız. Diğer illerimizde giriş çıkış sınırlaması 15 gün süreyle uzatılmıştır. Tek çift ticari plakalı taksi uygulamasını 15 Mayıs'ta kaldırıyoruz. Berber, kuaför, güzellik salonu 11 Mayıs'ta faaliyete geçebilecek. Bugüne kadar piyasada satışına izin vermediğimiz cerrahi maske, bez maske satışına halkımızın kolayca ulaşabileceği yerlerde izin vermeyi planlıyoruz.

MASKE SATIŞI YENİDEN SERBEST ANCAK FİYAT SINIRI VAR

Maske türlerine göre üst fiyat belirleyerek halkımızı mağdur edecek girişimlerin önünü keseceğiz. Hac farizasının yerine getirilip, getirilmeyeceğine ilişkin olarak Diyanet İşleri Başkanlığımız kendi içinde ve diğer ülkelerle görüşerek kararını verecek.

YKS 27-28 HAZİRAN TARİHLERİNDE, LGS 20 HAZİRAN YAPILACAK

Askerlik terhis işlemleri 31 Mayıs'ta başlayacak. Milli Savunma Bakanlığı'nın atama, görevlendirme 1 Haziran'da, bedelli askerlik 20 Haziran'da yeniden başlayacak. Belediye ve İller Bankası ihaleleri 27 Mayıs'ta yeniden açılacak. Yüksek öğretim kurumları sınavı 27-28 Haziran'da, LGS 20 Haziran'da, askeri öğrenci sınavı 14 Haziran'da yapılacaktır.

ÜNİVERSİTELER 15 HAZİRAN'DA AKADEMİK TAKVİME DÖNECEK

Üniversiteler 15 Haziran'da akademik takvime dönecekler. Adliyeler ara verilen duruşma, keşif, yargı süreci, icra iflas takipleri 15 Haziran'da başlayacak. Hazırlamış olduğumuz normalleşme planını daha önceden de belirttiğim gibi dinamik şekilde uygulayacağız. Gelişmelere göre bazı tarihlerin öne alınması bazılarının geriye bırakılması mümkündür.

SALGININ YENİDEN YAYILMASI HALİNDE ÇOK DAHA SERT TEDBİRLERE BAŞVURABİLİRİZ

Sağlık Bakanlığı'nın hazırladığı rehberlerdeki kurallara en üst düzeyde tutarsak bu süreç daha uzun olacaktır. Kurallara uyulmaması ve Allah göstermesin salgının yeniden yayılması halinde çok daha sert tedbirlere başvurabiliriz. Tedbirsiz tevekkül cehalet alametidir. Salgınla mücadele için bilim insanlarımızın söylediği her tedbiri uygulamak suretiyle Allah'ın bir kaderinden bir diğer kaderine sığınacağız. Dünyanın özellikle salgın sonrası hiçbir bakımdan asla yeniden eskisi gibi olamayacağı bir dönemden geçtiğimizi unutmamalıyız. Bu sürecin siyasi, ekonomik, sosyal, kültürel alanda yeni bir uyanışa vesile olmasını diliyorum.

ERDOĞAN CHP'Yİ YİNE UNUTMADI

Ülkemizde malesef tek parti döneminden beri bu millete maddi manevi zulmeden bir anlayışın örnekleri ile karşılaşıyoruz. Milli irade, demokrasi, hak, hukuk adaleti, sandığı hazmedemeyen bu faşist zihniyet hala vesayet, darbe, cunta özlemiyle yanıp tutuşuyor. CHP'li yöneticilerin son bir haftadaki beyanlarını alt alta koyduğumuzda ortaya çıkan tablo bize bunları söylüyor.

ERDOĞAN DA SON GÜNLERİN DARBE SÖYLEMİNE KATILDI

Demokratik yöntemlerle iktidara gelmek yerine darbeyle ülkenin yönetimini gasp etme hevesiyle hareket edenler 15 Temmuz'da milletten aldıkları derse rağmen aynı yolda yürümekte ısrar ediyor. Sürekli yalan söyleyerek siyaset yapılmaz. Sürekli iftira atılarak insanların mahremiyetine girilerek siyaset yapılmaz. Gerçi bunların kasetle göreve gelmiş genel başkanları da yıllardır aynı yöntemleri kullanıyor. Yardımcılarına, il başkanlarına hal böyle olunca diyecek söz bulamıyoruz. Biz kadınları, gençleri siyasi karar alma mekanizmalarında etkin şekilde yer almaya davet ederken bu tür kötü örneklerin gayretimizi sekteye uğratmasına asla izin veremeyiz.

ERDOĞAN'DAN CHP'YE: BOZGUNCU, SAPKIN, AZGIN, YARATIK, YALANCI

CHP yöneticileriyle aynı zihniyetin medyadaki ve diğer mahfillerindeki mensuplarını buradan bir kez daha ikaz ediyorum. Beyhude yere uğraşmayın, Türk Milleti sizi ne o sandıktan çıkartır ne de sırtınızı yaslamaya çalıştığınız darbecilere fırsat tanır. Siz bu milletin tarihine, kültürüne, gönül dünyadaki sızılara saygılı değilsiniz. Bu ülkede ne kadar bozguncu, sapkın ve azgın varsa onlarla bir oldunuz, asla milletin safında yer aldınız. Sizin tarihi, ahlaki nirengi noktanız, omurganız, davanız, kavganız var. Siz mitolojideki düşmanlıktan, nefretten, acıdan beslenen yaratıklar gibisiniz. Ne bu millete en küçük faydınız olmadığı gibi verdiğiniz zararların haddi hesabı yok. Deprem olur bina yıkıntılarının altında kalan insan sayısını çok göstermek için canhıraş bir şekilde uğraşırsınız. Ekonomimize saldırı olur siz oradan siyasi rant devşirme peşinde koşarsınız. Darbe girişimi olur, milletimiz elinde bayrak, dilinde tekbiriyle tankların karşısına dikilirken siz televizyon karşısında kahvenizi yudumlarsanız. Şehit sayısını yüksek göstermek için binbir yalan uydurursunuz. Harekatlar düzenleriz siz eli kanlı diktatörlerin ve teröristlerin yanında yer alırsınız. Salgın olur, siz hasta sayısının, vefat sayısının gizlendiğini, malzeme ve ilaç bulunamadığı yalanıyla ortada gezersiniz. Ülkemizin ve özellikle milletimizin hayrına olan hiçbir meselede işin ucundan tuttuğunuz, ne de hakkı söylemek babında tek kelime söylemediniz. Marmaray, şehir hastanelerine kadar her hizmeti tepe tepe kullanır ama zehirli dilinize bunları söylemekten geri durmazsınız. 45 gün içinde kurmayı başardığımız hastaneyi dahi 14 milyar lira uçtu diye karalamaya kalkan bu zihniyetin artık sonu gelmiştir. Şehir hastanelerini yıllarca kara delik olarak yaftalayanlar son iki hafta yaşananlardan beri en küçük pişmanlık alameti göstermedi, gösteremezler, o kişilik meselesidir. İstanbul havalimanını hala hazmedemediklerini görüyoruz.

TERÖRLE MÜCADELE VE LİBYA VURGUSU

Polemik malzemesi yapmak uğruna insanların haysiyetlerine ve ailelerine saldırarak girdikleri vebalinde olmadıklarını biliyoruz. İnsanlık nasıl Kovid-19'u eninde sonunda yenecekse inşallah bu bağnaz zihniyeti milletimiz tarihe gömecektir. Türkiye olarak bir yandan salgınla ve salgının yol açtığı sıkıntılarla mücadele ederken, ülkemizin, milletimizin güvenliği ile ilgili konularını yakından takip ediyoruz. Terör örgütü Türkiye'nin salgınla mücadeleye yoğunlaşmasını sınır içi ve dışında saldırılarını arttırarak fırsata çevirmeye çalışıyor. Ülkemiz içinde sayıları çok azalmış olmakla birlikte hala varlıklarını sürdüren kılıç artığı teröristlerin eylem arayışlarına izin vermiyoruz. Güvenlik güçlerimiz 365 gün ve 24 saat teröristleri takip ediyor bulduklarında tepelerine biniyor. Kuzey Irak'ta ve yurt dışında teröristlerin her adımını takip ediyoruz. Suriye'de güvenli hale getirdiğimiz bölgelere sızmaya çalışan terör örgütü mensuplarına göz açtırmıyor anında müdahele ediyoruz. Bu konuda hiçbir ülkenin sözünü tam manasıyla yerine getiremediğini görüyoruz. Güvenli bölgelerimizin sürekli taciz edilmesine, saldırıların anlaşmalar hilafına artarak sürdürülmesine daha fazla sabretmeyeceğiz. Terör örgütünün ve rejimi onların hamiliğine soyunanlar kontrol edemeyecekse kendi gücümüzle hepsini yola getirmesini biliriz.