Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, Anadolu Buluşmaları kapsamında bugün Diyarbakır’da idi. Erbakan şu açıklamaları yaptı:

“Bu topraklar inşallah bundan sonra da birlik ve beraberliğin merkezi olmayı sürdürecek. Diyarbakır, Büyük İsrail Projesi’nin değil, her zaman İslam birliğinin yeniden büyük Türkiye’nin bir vilayeti olacak ve bu bölgede yaşayan kardeşlerimiz bugüne kadar nasıl Emperyalistlerin oyunlarını bozdularsa, bundan sonra da bozacaklardır.

EKONOMİK KRİZİN SORUMLUSU 3 HARFLİ MARKETLER DEĞİL 3 HANELİ ENFLASYONDUR

Bugüne kadar hiçbir olumsuzlukta sorumluluk kabul etmeyen iktidar, hayat pahalılığının faturasını bu kez de 3 harfli zincir marketlere kesti. 3 harfli marketler günah keçisi yapıldı. Sayın Cumhurbaşkanı’nın alışveriş yaptığı Tarım Kredi Kooperatiflerine ne diyeceğiz. Tarım kredide son 1 senede zam gelmeyen tek ürün poşet oldu. Devletin işlettiği ve ucuz olacak diye taahhüt ettiği Tarım Kredi Kooperatiflerinde bunun dışındaki ürünlere son 1 senede ortalama yüzde 263 oranında zam gelmiş. Geçen yıl 8,75 olan nohut bu sene 24 lira, 2,75 olan makarna 11,5 liraya, 19.5 liraya satılan kaşar peyniri 147 liraya, 15 liraya satılan 1 kg beyaz peynir de 79 liraya yükselmiş. Burada akla gelen soru şu; aynı 3 harfli marketlere yaptığınız gibi bu marketlere de ceza kesecek misiniz? En büyük artışı Tarım Kredi Kooperatifleri yapmış. Dolayısıyla krizin sebebi 3 harfli marketler değil 3 haneli enflasyon rakamlarıdır.

“HAYAT PAHALILIĞININ SEBEBİ BETON ÇİMENTO EKONOMİSİ”

Ülkemizin 1 senede ödemesi gereken dış borç miktarı 185 milyar dolar. Bunu ödemek için dış borç almak zorundasın. Üretmediğin ihraç etmediğin için yıllık 100 milyar dolar da dış ticaret açığımız var. Her yıl 285 milyar dolar bulmak zorundasın ve dolara olan bu talep de dövizi patlatıyor. Dövize bağlı ithalata dayalı bir ekonomide fiyatlar patlıyor. Akaryakıta, elektriğe, tarımda kullanılan zamlar, vergiler bütün bunları kattığın zaman tabii ki de ürünlerin fiyatı yükselir.

“YENİ EKONOMİ MODELİ FAİZ LOBİLERİNİ SEVİNDİRDİ”

Geldiğimiz noktada ‘Faiz sebep, enflasyon neticedir’ teorisinin gerçek olmadığı ortaya çıkmıştır. Neden? Çünkü faiz indirimleri başladığında yüzde 19 olan enflasyon bugün yüzde 85’e geldi. Faizi düşürmüşsün, enflasyon daha çok katlamış. Faiz indirimi öncesi 8 lira olan dolar bugün 18.70’e gelmiş. Enflasyon da artmış, döviz kuru da patlamış. İşsizlik ekim ayı itibariyle yüzde 10.2, genç işsizlik yüzde 2’lik artışla yüzde 22’ye gelmiş. Yeni ekonomi modeli işsizliği de azaltmamış, tam tersine arttırmış. Cari açık 40 milyar dolar seviyesine gelmiş. İthalat da patlayarak 300 milyar dolar seviyesini aşmış. Peki faiz indirimi yapıldı da ne oldu? Bankalar düşük faizle Merkez Bankası’ndan para aldı, bu parayı ticari kredilerde, bireysel kredilerde, ihtiyaç ve konut kredisinde yüksek faizle millete verdi. Merkez Bankası’ndan düşük faizle aldığını yüksek faizle ticari işletmelere, hazineye verdi ve bankaların karları bir senede yüzde 420 arttı. Piyasadaki faizler düşmedi. Konut kredisi faizleri düşmedi. Düşen Merkez Bankası’nın politika faizi oldu sadece. Bu da bankaları ucuz kredi ile fonlamak manasına geldi. Dolayısıyla kazanan faiz lobisi oldu, bankalar oldu. Bütün bu veriler yeni ekonomi modelinin açık bir şekilde iflasının göstergesidir.

“SURİYE İLE YAKINLAŞMA ADIMLARINI DESTEKLİYORUZ”

Suriye yönetimi ile bir an önce anlaşılıp can güvenliğinin sağlanması ve böylelikle Türkiye’deki Suriyeli sığınmacıların bir an evvel evlerine dönmeleri sağlanmalı

“HDP’NİN KAPATILMASI TERÖR ÖRGÜTÜ PKK’NIN İŞİNE GELİR”

Partilerin kapatılmasını doğru bulmuyoruz. Partileri halkın kurup halkın kapatması gerekir. Suçun şahsiliği esastır. Bir partide suç işleyen biri varsa, suçu işleyen şahsın cezalandırılması gerekir. Bütün bir camiayı, bütün bir teşkilatın, partinin kapatılmasının doğru bulmuyoruz. Bu çare de değildir. HDP’nin çekirdek kadrosunun İslam’la yoğurulmuş bu topraklarda Kürt halkına bir şey veremeyeceğini bölge halkına anlatmamız ve HDP’yi siyasi alanda, sahada yenmemiz gerekiyor. HDP’nin kapatılması en çok terör örgütü PKK’nın işine gelir diye de hep söylüyoruz. Dolayısıyla HDP’nin kapatılmasını uygun bulmuyoruz.”