Elazığ'da üzüm alıcı firmalar ile görüşme yapan üzüm üreticileri görüşmeden olumlu sonuç alamadılar. Elazığ Koruk Köy Cem Evi’nde pazarlık görüşmelerinde fiyatta anlaşılamadığı için firma temsilcileri toplantıyı terk etti. Üreticiler istedikleri fiyat konusunda net olduklarını belirterek üzümlerini firmalara satmayacaklarını belirttiler. Yöreye özgü ‘Öküz Gözü’ cinsi üzüm üreticisi Akın Toktaş “Fiyat 18 lira olursa bizi kurtarır. Ama bunun altındaki bir fiyat, bize zarar ettirir. Bize 14 lira teklif ediyorlar. 14 lira maliyetimizin altındaki bir fiyat, çok düşük bir fiyat” dedi. Üretici Mehmet Ali Altuntaş ise “Bu iş iyice çığırından çıktı. Bu yıl  15-20 bin liralık bir giderim oldu. 14 lira bizi kurtarmıyor şu anda. 16'dan daha fazla da istiyoruz ama firmalar vermek istemiyorlar” diye konuştu.

Elazığ merkez ilçesine bağlı Koruköy, Dambüyük ve Esenkent Köyleri Tarımsal Kalkınma Kooperatifi, alıcı firmalar ile fiyat görüşmesi yaptı. Üreticiler firmalara ait kamyonların köye girişini engelleyerek, üzüm fiyatlarının adil bir şekilde alım gerçekleşmeden belirlemesini istiyordu. Konuyla ilgili olarak daha önce üzüm fiyatlarının belirlenmesi konusunda görüşen Üzüm üreticileri, üzüm alıcı şirketlerinin, üreticinin ekonomik girdilerini hesaplamadan ürün fiyatlarını belirlediklerini dile getirerek fiyatları kendilerinin belirlemek istediklerini dile getirdiler.

Üzüm alıcı firmalar ile görüşme yapan üzüm üreticileri görüşmeden olumlu sonuç alamadılar. Elazığ Koruk Köy Cem Evi’nde pazarlık görüşmelerinde fiyatta anlaşılamadığı için firma temsilcileri toplantıyı terk etti. Üreticiler istedikleri fiyat konusunda net olduklarını belirterek üzümlerini firmalara satmayacağını belirttiler. Artan maliyetler dolayısı ile firmaların kendilerine teklif ettikleri 14 liralık fiyatın kendilerini kurtarmayacağını ifade eden üreticiler, emeklerinin karşılığını almak ve kazanmış olmak için taban fiyatın en az 18 lira olmasını istediklerini dile getirdiler.

Her yıl yaşadıkları sorunlardan bir tanesi, alıcı şirketlerin aldıkları ürünleri üreticiden alıp ürün fiyatını daha sonra belirlemeleri olduğunu dile getiren Koruk, Dambüyük, Esenkent Köyleri Tarımsal Kalkınma Kooperatifi yönetim kurulu üyesi Cemile Altuntaş üzüm alıcı firmaların son ana kadar, hatta üzümleri aldıktan sonra bile fiyat açıklamadıklarını, bunun da üreticiyi mağdur ettiğini söyledi. 2021 yılında kurdukları kooperatifle üzüm alıcı firmalara baskıcı güç olduklarını ve üreticinin haklarını korumak için örgütlendiklerini ifade eden Altuntaş şunları söyledi:

"Kooperatifimiz 2020 yılında kuruldu. Henüz yeni bir Kooperatifi kuruluş amacımız Tabii ki bu bahsettiğimiz 3 köyden başlayarak Aslında Etraftaki diğer civar köyleri de kapsayacak şekilde tarımsal üretime destek vermek tartıl üretimde çiftçilerimize örgütlemek birlikte çalışmak amacımız bu gönül istiyor ki diğer çevre köylerimiz de bize katılsın çoğalalım bizim bu köylerde ürettiğimiz Öncelikle ürünümüz üzüm Üzümden biliyorsunuz şaraplık üzümler sofralık üzüm değiller.

"ÜRÜNÜ ALDIKTAN SONRA BİLE FİYATLARI AÇIKLAMIYORLAR"

Bizim de esas sıkıntımız şu; ürettiğimiz tonlarca üzümü şarap firmaları bizden satın alıyor. Ve son ana kadar, üzümleri alana kadar dahi, hatta aldıktan sonra bile üzüm fiyatlarını açıklamıyorlar. Tonlarca üzüm haliyle çiftçinin elinde kalmasın diye tarlalara dağıtılan kasalara doldurmak zorunda kalıyorlar. Çünkü orada bekleyemez. Dolayısıyla biraz firmalara bağımlı bağımlıyız ne yazık ki. Ürünümüz böyle gidiyor. Ne yazık ki aslında hakkımız olanı alabilmiş değiliz.  Bu nedenle zaten taleplerimizi dile getirdik.  En azından 2022 yılı için, hasat için 1 dolar üzümün kilosu  için uygun görüldü. Gönül ister ki daha fazla olsun. Çünkü bizleri kurtarmıyor.

"KATMA DEĞERLİ BAŞKA ÜRÜNLER DE ÜRETMEK İSTİYORUZ"

Şimdi bizim kooperatif olarak amacımız tabi ki firmalara veriliyor, bu anlamda firmalara baskıcı güç oluyoruz. Aynı zamanda üyelerimizi örgütlüyoruz.  Fakat onun dışında aslında biz kooperatif olarak bu üzümü ne yapabiliriz? Firmalara vermeden de aslında biz kendi tesislerimizi kurup sadece şarap değil, katma değerli ürün de yetiştirebiliriz? Bunun da hesabını yapıyoruz. Üzümden elde edilecek pek çok ürün var. Üzümün çekirdeği, üzümün yaprağından keza. Yine öyle pek çok ürün var. Hali hazırda koruk sularımız var. Bunları Ovacık doğal kooperatifine gönderiyoruz. Onlar satışlarını yapıyorlar bizim adımıza. Sirkemizi yapıyoruz mesela. Ama henüz bir üretim yerimiz yok, henüz doğru düzgün bize bir yer verilmiş değil, tesisimiz olmadığı için çok fazla bir şey yapamıyoruz. O yüzden çok fazla çiftçilerimize işin içine katamıyoruz firmalarla da rekabet edemiyoruz açıkçası O nedenle kooperatife' destek çok önemli."

"ÜRETİCİ OLARAK MALİYETLERE ARTIK YETİŞEMİYORUZ"

Toplantı sonrası konuşan üzüm üreticisi Mehmet Ali Şenol şunları söyledi:

"Koruk köyünde üretici olarak çalışıyorum. Sorunlarımız var. Biz üretici olarak maliyetlere yetişemiyoruz. Gübre fiyatları, mazot fiyatları, ilaç fiyatları, hepsi üçer dörder katına çıktı. Ama bizim üzümümüz hiçbir zaman için değer kazanmıyor. Bir de biz ürettiğimiz ürünü veriyoruz firmalara. Ama biz verdiğimiz zaman fiyatı ne oldu ne olmadığını bilmiyoruz. Biz köylü olarak dedik ki 18 lira olsun. Firmalar 14 lira diyor. Bir şekilde anlaşmamız lazım. Hem bizim açımızdan hem onların açısından. Yani süreç bizim lehimize de kötü çalışıyor, onların lehine de kötü çalışmakta.  Neden? Bizim için ileriki dönemlerde üzümümüz telef olacak. Onlar için de bekledikleri doneleri, dereceleri alamayacaklar. Onun için bir an önce firmalara sesleniyoruz. Köylümüzün, ‘Köylü milletin efendisidir.’ köylünün sesine kulak versinler. Bu direniş bu şekilde güzel bir direnişimiz oldu, bunu güzel bir şekilde sonlandıralım.

"ÜRETİMİMİZ ENGELLENMEYE ÇALIŞILIYOR"

Maliyetler çok arttı. Geçen seneki maliyetle bu seneki maliyet arasında 4 katı fiyat farkı var. Biz bunların altından kalkamıyoruz. Üretici olarak bunlar da firmalar da bizim sesimize kulak versinler ki, vereceklerine inanıyorum. Güzel bir şekilde, iyi bir şekilde hem köylümüz hem üreticilerimiz hakkında güzel şeyler olacağına inanıyorum. Yıl olarak 13 yıldır üreticiyim. Bizim üretimimiz engellenmeye de çalışılıyor.  Bir şekilde nasıl mazot fiyatları, ilaç fiyatları, işçi fiyatları, geçen seneki işçi fiyatları bile 3 katına çıktı. Onun için biz firmalardan daha anlayış bekliyoruz. Onlar çok büyük firmalar. Onlar bize verecekleri 2 lira 3 lira ile kötü bir şey yaşamayacaklar. Ama bizleri, üreticiyi her zaman düşünsünler. Çünkü biz bir zinciriz. Onlarla beraber biz bir zinciriz. Biz üreteceğiz, onlar işleyecekler, satacaklar. Onlar da yanlarında işçi çalıştıracak. Yani bir şekilde bir zinciriz bu zincirin halkasını kopartmamak lazım. Kopartmamak içinse güzel bir şekilde anlaşacağız, yeter bence köylülerimiz gereken direnci gösterdi. Hepsine teşekkür ediyorum. Herkes ayakta dik durdu. Ama bundan sonra biz firmalardan rica ediyorum ben kendi adıma artık anlayış göstersinler bu işi sonlandıralım ve güzel bir şekilde kesimimize başlayalım Koruk köyünde üzüm üreticisi olarak çalışıyorum sorunlarımız var."

"İLAÇ PAHALI, MAZOT PAHALI, İNSANA ZOR GELİYOR"

Üzüm üreticiyi Nevriye Şenol da durumdan memnun olmadıklarını, maliyetlerden ve özellikle işçi giderlerinden dolayı sıkıntı yaşadıklarını dile getirerek şu ifadeleri kullandı:

"Ben ne söyleyeyim? Yapıyorlar gelip zamanında almıyorlar, ücret vermiyorlar. İşçi çalıştırıyoruz. İşçileri bayanları 250 etmişler, erkekleri 300 etmişler.  Bence bunlar yanlış kesiyorlar, saat 2'de 1'de üzüm bitiyor.  300'ü alıp gidiyorlar, bayanlar 250 yapmış.  Bunlar hepsi yanlış. Bizim 20 dönüm bağımız var. Biz 10- 15 senedir,16 senedir buradayız. Eşim emekli oldu, geldik buraya yerleştik. Kadınlar üzümleri kesmeye gidiyorlar. Erkeklerin işi daha zor, ilaç atıyorlar, sürüyorlar, kökünü kazıyorlar. Bayanlar da bir kesmeye gidiyor. Şimdi bizim köyde iş yok. Ben verilen 14 liralık ücretten memnun değilim. Bir kanun getirdiler, 15 16 verselerdi iyi olurdu. İnsanlar emeğini karşılardı. İlaç paraları çok pahalı, mazot pahalı, benzin pahalı. İnsana çok zor geliyor."

"ALICI FİRMALAR KENDİ ARALARINDA FİYAT KONUSUNDA ANLAŞIYORLAR"

Elazığ’da üretilen yöreye özgü ‘Öküz Gözü’ cinsi üzüm üreticisi Akın Toktaş da üzüm fiyatları konusunda alıcı firmaların kendi aralarında anlaşarak ortak bir fiyat verdiklerini ifade etti. Toktaş verilen 14 liralık rakamın kendilerini kurtarmadığını ifade ederek şunları söyledi:

“Üreticiyim, bu üzüm fiyatlarının iyi olmasını istiyoruz. Ucuz olmasını istemiyoruz, maliyetlerimiz yükseldi. İlaç fiyatları mesela, mazot fiyatları, bunun işçiliği bayağı arttı. Üzüm fiyatını ucuza versek içeri gireceğiz, zarar edeceğiz. Bunun fiyatının da en az 18'den olmasını istiyoruz.  Benim yaklaşık yüz dönüm civarı arazim var.  Öküz gözü üretimim var. Elazığ yöresinin özellikle Öküz gözü üzümü meşhurdur. Bizden sepet istediler. Biz fiyatta anlaşmadığımız için vermedik.  Bir ara kendi aralarında fiyat konuşup anlaşıyorlar alıcı firmalar. Benim görüşüm. Bu fiyatın yüksek olmasını istiyoruz. Bu şartlarda fiyatın 18 lira olması gerekiyor. Fiyat 18 lira olursa bizi kurtarır. Ama bunun altındaki bir fiyat, bize zarar ettirir. Bize 14 lira teklif ediyorlar. 14 lira maliyetimizin altındaki bir fiyat, çok düşük bir fiyat. Her şey çok pahalı olmuş. Fiyatta anlaşamama durumunda çoğunluk ne derse, kooperatifteki üreticilerin çoğunluğu ne derse ona göre hareket edeceğiz. İnşallah olumlu bir sonuç alacağız."

Koruköy, Dambüyük ve Esenkent köyleri tarımsal kalkınma kooperatifine üye olmadan öce firmaların fiyatları daha aşağıda tutmaya çalıştıklarını ve tekelleşmeye gittiklerini ifade eden Mehmet Ali Altuntaş da 10 güne kadar hasatlarını gerçekleştiremedikleri takdirde üzümlerin kuruyacağını ifade etti. Altuntaş şunları söyledi:

"Biz Dambüyük köyüne bağlı Tapanlı mezrasında üzüm üretiyoruz, bağcılıkla uğraşıyoruz. Ama bağcılıkta artık masraflar gittikçe çoğalmaya başladı. Fahiş fiyatlar oldu, mağdur durumdayız. Mazot hakeza öyle, gübre yine öyle, ilaçlar hakeza öyle. 10 günde bir ilaç atıyoruz. Bu da bizi kurtarmıyor. Üründen bir şey kazandığımız yok. Bir an evvel anlaşma yapılmalı.  Üzümler de zaten 10 güne kadar kuruyacaklar, durum böyle. Biz 16 liradan aşağı olmamalı diyoruz, aşağısı bizi kurtarmıyor.  Zaten bir de unlu bit hastalığı çıktı, bu iş iyice çığırından çıktı. Her hafta ilaç atıyoruz. Benim  bu yıl  15-20 bin liralık bir giderim oldu. 14 lira bizi kurtarmıyor şu anda. 16'dan daha fazla da istiyoruz ama firmalar vermek istemiyorlar. Elazığ'da bölgeye bakan 3 firma var ve bu firmalar tekelleşmiş. Daha önceleri iyi kötü bir örgütlenme yaptık; ondan önce fiyatlar daha düşüktü."