Mezopotamya Ajansı’ndan Zerrin Sargut’un haberine göre, Adıyaman merkeze bağlı Binevler (Afet Evleri) Mahallesi’nde yaşayan depremzedeler, depremde altyapının zarar görmesi, şebeke sularına kanalizasyonun karışması ve bununla birlikte enkaz dökme çalışmalarından kaynaklı temiz suya erişim sağlayamıyor.

SUYU DEREDEN TAŞIYORLAR

6 Şubat’tan bu yana su sorunu yaşadıklarını belirten Emine Fazille, temiz suya erişimin olmadığını, yetkililerin su sorununa dair herhangi bir müdahalede bulunmadığını söyledi. Fazille, “İnsanlarımız hala dışarıda yaşıyor, evleri yıkılmış durumda. Suyumuz depremden bu yana yok, perişan durumdayız. Bu mahalleye su gelmiyor, yardım yapılmıyor. Komşu köylerden, derelerden, ya da başka yerlerden su getiriyoruz. Banyo yapamıyoruz, uzun süredir çadırlardayız. Kaldığımız çadırları su bastı. Mahallemiz yıkıldı, geçinebilecek durumda değiliz” dedi.

HAFTADA BİR KEZ TANKER GETİRİLİYOR

Depremzede Ziney Narcı ise, günlerdir yaşanan su sorununa dair herhangi bir çözümün bulunmadığına işaret ederek, mahalleye haftada sadece 1 kere sondaj suyu verildiğini söyledi. Narcı, depremden bu yana yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “7 gün sonra 26 cenaze toprağa verdim, evim yıkıldı. Devletin gözü kör olsun. Bu halkın hepsi burada, onlara hakkımız haramdır. Devletin tek bir hakkı bize geçmedi, geçmeyecek. Her konuda mağduruz. Şebeke suyumuz gelmiyor. Devlet Su İşleri (DSİ) haftada 1 kere tankerlerle, sondaj suyu getiriyor. Bu mahallede bu kadar insan var, bu insanlar gelen suyla banyo mu yapsın, ev mi temizlesin, bulaşıklarını mı yıkasın, ne yapsın?”

‘ERDOĞAN CANLARIMIZI GERİ GETİRECEK Mİ?’

Yaşanan sel felaketleriyle sorunların arttığını dile getiren Narcı, selle birlikte çadırlarının sular altında kaldığını söyledi. Narcı, “Her yer çamur içerisinde. Depremden sonra bir de sel oldu. Depremden sağ kalanlar, selden gitti. Derelerden getirdiğimiz suyla ne kadar idare edeceğiz? Kimse niye bize yardım etmiyor? Tayyip Erdoğan buraya geldi, ‘Herkese yardım edeceğim’ dedi. Bu adam 2 aydır neredeydi? Ne yapacak, canlarımızı geri getirecek mi?” sözleriyle tepkisini dile getirdi.

SUYU SATIN BİLE ALAMIYOR

Mahalle sakinlerinden Hasan Abuş da, mahalleye su verilmediği için suyu parayla satın almak zorunda kaldıklarını söyledi. Çadır kentlerden su almaya gittiklerinde "Burada olan su depremzedelere aittir, size su yok" denildiğini ifade eden Abuş, "Bu şekilde 10 yerden geri çevrildik. Adıyaman Valiliği’ni arıyoruz, belediyeyi arıyoruz. ‘Yapacak bir şey yok’ diyorlar. Sondaj suyu içilmez. İçme suyuna erişemiyoruz. Muhtar Adıyaman Valiliği’ni arıyor, sadece birkaç koli getiriyorlar. Bu mahalle de binlerce ev var. 2 koli su kime yetecek?” ifadelerinde bulundu.

‘HALK, TOPRAĞINI TERK ETMESİN’

Depremde evinin yıkıldığını dile getiren Abuş, devlet tarafından kendisine çadır verilmediğini söyledi. Çadır için başvuruda bulunduğu yerlerden herhangi bir dönüşün olmadığını da sözlerine ekleyen Abuş, son olarak şunları söyledi: “Evim yıkılmış 500 TL destekleme parası verdiler, o parayı da onlara geri verdim. ‘Sizin olsun’ dedim. İnsanlardan o kadar vergi alıyorlar. Vatandaşları enkaz altında inlerken neredeydiler, niye yardım etmediler. Bir mahalleyi bile onaramayan 11 kenti vuran depremin yaralarını nasıl saracak? Kimse kanmasın. İnsanların evine ‘az hasarlı’ raporu verilmişse, evlerine tadilat yaptıktan sonra geri dönsünler. Halk toprağını terk etmesin.”