Mustafa Suphi Vakfı, Kadıköy’de bulunan vakıf lokalinin açılışını yaptı. Etkinlikte 1921 yılında katledilen Mustafa Suphi ve yoldaşları anıldı. Etkinliğin yapıldığı salona, “Bir çelik aynadır gözlerimiz, onbeşlerin resmini görmek isteyenlere” pankartı, Mustafa Suphi ve yoldaşlarının fotoğrafları asıldı. Etkiliğe, pek çok siyasi parti ve demokratik kitle örgütü temsilcisi katıldı.

Saygı duruşuyla başlayan etkinlikte konuşan Mustafa Suphi Vakfı Başkanı Kemal Atakan, vakfın kuruluş sürecinden söz etti. Atakan, “Suphi ve yoldaşları bu topraklarda örgütlü olan komünistleri bir araya getirip bu örgütlülüğü bir üst düzeye çıkarmak, sıcak mücadeleye bizzat katılmak için Ankara hükümetiyle yaptığı görüşmeler sonrasında Türkiye’ye dönmüşlerdi. Fakat haince katledildiler” dedi.

GÖREVİMİZ CİNAYETİN HESABINI SORMAK

“İşçi sınıfının, ihanete uğrayan halkların tarafıyız. Suphi’nin savundukları politik görüşlerin tarafıyız” diyen Atakan, şunları dile getirdi: “23 Nisan 1921’de kurulan birinci meclisi ve 1921 Anayasasını yok sayıp 1923’te yeniden cumhuriyeti kuran ve bugüne kadar geçerliliğini koruyan 1924 Anayasasını yapanlar bu adımı atmak için yol temizliği yapması gerekiyordu. 15’lerin katli bu yol temizliğinin en önemli köşe taşıdır. 1921 Anayasası, ‘Egemenlik kayıtsız şartsız halkındır ’diyordu, 1924 Anayasası ise ‘egemenlik kayıtsız şartsız Türk milletinindir’ diyor. 1921 yılında mecliste Kürt ve Laz mebusların yanında komünist mebuslarda mevcuttu. Dolayısıyla katil bellidir. Görevimiz ise bu cinayetin hesabını sormaktır.”

SADECE SEÇİM İTTİFAKI DEĞİL

HDK ve HDP nezdinde oluşan birliğinin Türkiye devrimci hareketinin 100 yıldır elde ettiği en büyük kazanım olduğuna dikkat çeken Atakan,“Bu güç sınıf savaşımında belirleyici bir nitelik kazanmıştır. Bu birleşik güç dolaylı olarak onlara mesafeli davranmaya çalışan kendilerine sol, sosyalist diye tanımlayan çevreleri de etkilemektedir. Bu nedenle bugün Demokrasi İttifakı, saray rejimine karşı mücadelede stratejik önemdedir. Demokratik ittifak sadece seçimlere yönelik bir seçim ittifakı değildir. Ülke düzeyinde toplumsal yaşamın tüm alanlarında demokratik halk meclisleriyle örgütlenerek geleceğin iktidar organlarını yaratmaya adaydır” diye konuştu.

ANTİ-EMPERYALİST OLMAK ÖNCELİKLE DEVLETE KARŞI MÜCADELE ETMEKTİR

Demokrasi ittifakına dönük “Laiklik, Anti-Emperyalizm ve Kamuculuk” eleştirilerine dönük konuşan Atakan “Laikliği savunmak önce Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kurup devlete bağlı tek din ve mezhebi belirleyen Kemalizme karşı olmak demektir. Anti-emperyalist olmak öncelikle kendi ülkendeki emperyalist tekelci burjuvaziye ve onun devletine karşı mücadele etmek demektir, değilse onu korumaya götürür bunun adı da anti-emperyalizm değil milliyetçilik olur. Kamuculuk yine öncelikle kendi burjuvazine karşı savaşmak demektir, değilse bunun adı kamuculuk değil kapitalist devletçilik olur. Bu üç ilkeyi savunan bir parti, Cumhuriyetin kurucu partisi, AKP ve

MHP’nin koltuk değneği CHP zaten var. Adına “Komünist” veya “Sol” nitelemesi ekleyerek CHP’yi taklit etmeye bu toprakların işçi sınıfının ve ezilen yoksul haklarının ihtiyacı yok.” dedi.

SINIF PARTİSİ KENDİSİNİ DAYATMAKTADIR

Atakan konuşmasının devamında; HDK ve HDP bileşeni olacak, işçi sınıfının, yoksul kır emekçilerinin, Kürt halkının, tüm ulus ve inançlara mensup işçi, emekçi ve yoksulların sınıf partisi kendisini dayatmaktadır derken, “Türkiye Komünist Partisi adı etrafında düzenlenen oyunlara ve siyasi bilgi kirliliğine artık bir son vermek gerekiyor. Mustafa Suphi ve yoldaşlarının, Baraner, Demir ve Bilen yoldaşların geleneğinin temsilcilerinin artık daha fazla mütevazi davranmaları sınıfa ve ezilen halklara karşı görevlerini yerine getirmemeleri anlamına gelecektir.” diye konuştu.

İŞÇİ SINIFININ POLİTİK ÖRGÜTÜNE İHTİYAÇ VAR

İşçi sınıfının politik örgütünün açık koşullarda çalışmasına ihtiyaç olduğunu belirten Atakan “Biz de bilimsel anlamda böyle bir faaliyetin geliştirilmesi için üzerimize düşen görevleri yerine getirmeye hazırız.” dedi.

MÜCADELE İRADESİ

Vakıf olarak sürdürdükleri Politika gazetesi yayınının ve Politika Haber’in yanı sıra yeni çalışmalara adım atacaklarını belirten Atakan, mücadele iradelerini koruduklarını söyledi.

Yapılan konuşmanın ardından etkinlik, şiir dinletisiyle son buldu.