AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi'ne bir video mesaj gönderdi.

Sosyal medya platformlarını hedef alan Erdoğan, "Dezenformasyon sadece bir milli güvenlik meselesi olmanın ötesine geçerek, küresel bir güvenlik sorunu halini almıştır. Etkili bir denetim mekanizmasının olmadığı bu mecralardan yayılan bu tarz haberler sebebiyle milyonlarca insanın hayatı kararmaktadır" ifadelerini kullandı.

"MİLYONLARCA İNSANIN HAYATI KARARMAKTA"

Sosyal medyanın, demokrasi için ana tehdit olduğunu savunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:

"İlk ortaya çıktığında özgürlüğün sembolü olarak nitelenen sosyal medya, günümüz demokrasisi için ana tehdit kaynaklarından birine dönüşmüştür. Yükselen dijital faşizm ve yalan haber furyası karşısında bizim gibi dünyanın gelişmiş demokrasileri de teyakkuz halindedir.
Sosyal medya mecralarının yaygınlaşmasıyla birlikte yalanın, üretilmiş haberlerin, dezenformasyonun hızla yayıldığını görüyoruz. Etkili bir denetim mekanizmasının olmadığı bu mecralardan yayılan bu tarz haberler sebebiyle milyonlarca insanın hayatı kararmaktadır."

"KÜRESEL BİR GÜVENLİK SORUNU"

"Gelinen aşamada dezenformasyon sadece bir milli güvenlik meselesi olmanın ötesine geçerek, küresel bir güvenlik sorunu halini almıştır" diyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Kamuoyunu doğrudan bilgilendirmek, dezenformasyon ve propaganda ile hakikat dairesinde mücadele etmek bu bakımdan önem arz ediyor. Vatandaşlarımızın doğru ve tarafsız haber alma hakkına halel getirmeden, insanımızı, özellikle toplumumuzun savunmasız kesimlerini yalana ve dezenformasyona karşı korumaya çalışıyoruz."

"GERÇEKLERİN ÜSTÜNÜN YALANLA ÖRTÜLMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "açık ve temiz bir iletişim anlayışı" ile mücadele edeceklerini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kendini layüsel olarak gören küresel şebekelere rağmen, açık ve temiz bir iletişim anlayışıyla mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Hakikatin algı operasyonlarıyla değersizleştirilmesine, gerçeklerin üstünün yalanlarla örtülmesine kesinlikle izin vermeyeceğiz. Bu hedef doğrultusunda şimdiye kadar tarihi önemde birçok adım attık. Ulusal Kamu Diplomasisi Strateji Belgesi ve Eylem Planı'nı yayımlayarak, ilgili kurumlarımızın yol haritasını oluşturduk. Halen hazırlıkları süren Stratejik İletişim Politika Belgesi'yle inşallah bu çabalarımızı bir üst seviyeye taşıyacağız. İlk kez düzenlenen Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi'ni de bu yönde atılmış bir diğer önemli adım olarak görüyorum."