CHP, eski Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan hakkında, firmasına ayrıcalık sağlamak amacıyla görev ve yetkilerini kullanarak kamunun zarar etmesine yol açtığını belirterek Meclis soruşturması istedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) eski Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan hakkında, görevindeyken işlediği suçlarla ilgili olarak Meclis soruşturması istedi. Soruşturmanın gerekçesinde, Pekcan hakkında öne sürülen ve Ticaret Bakanlığı tarafından yapılan resmi açıklamayla da doğrulanan çok sayıda iddia üzerine görevden alındığı belirtildi. Meclis Başkanlığı'na sunulan soruşturmanın gerekçesinde, Pekcan hakkında ki iddialara yer verilerek, “Ticaret Bakanlığı, pandemi nedeniyle gereksinim duyduğu dezenfektanı eski Bakan Ruhsar Pekcan ve eşinin ortağı olduğu Nanoksia Biyoteknoloji Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nden ve piyasa fiyatının oldukça üzerinden fiyatla satın almıştır. Ticaret Bakanlığı'nın denetim veya gözetiminde bulunan Türkiye İhracatçılar Meclisi ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğine bağlı şirketler gibi kuruluşlara da aynı şirketten yüklü miktarlarda dezenfektan satın almıştır. Ticaret Bakanlığından 20 Haziran 2021 tarihinde yapılan açıklamada bu iddialar kısmen doğrulanmış ve Nanoksia firmasından Bakanlık için dezenfektan alımının yapıldığı kabul edilmiştir. Satınalma (ihale) süreciyle ilgili şeffaflık bulunmamakta, satın almaların hangi yöntemle yapıldığı, Kamu İhale Kanunu hükümlerine uygun olup olmadığı bilinmemektedir” ifadeleri kullanıldı.

"İHALEYE FESAT KARIŞTIRMA"

MA'nın aktardığına göre, gerekçenin devamında şunlar belirtildi: “Ruhsar Pekcan görevi gereği Bakanlığın yaptığı ihalelerle ilgili bütün gizli-açık bilgilere sahip durumdadır. Dolayısıyla bu tür bir satın alma veya ihalede yeterli rekabetin oluştuğundan söz edilemez. Hem ürünün fahiş bir fiyattan satın alındığı iddiası hem de satın almanın ihaleyle ilgili her türlü gizli bilgiye sahip olan Bakanın ortağı olduğu firmadan yapılmış olması Türk Ceza Kanununun 235’inci maddesinde tanımlanan ‘ihaleye fesat karıştırma’ suçunun işlendiği iddiasını güçlendirmektedir. Ayrıca eski Bakan Ruhsar Pekcan’ın görevinin gereklerine aykırı hareket ederek kamunun zararına neden olduğu ve ortağı olduğu şirkete haksız menfaat sağladığı gözlenmektedir. Bu da, TCK’nın ‘Görevi kötüye kullanma’ başlıklı 257’nci maddesinin birinci fıkrasında tanımlanan suçu oluşturmaktadır. Nanoksia firmasının eski Bakan Ruhsar Pekcan’ın yürüttüğü Bakanlık görevinin sağladığı nüfuzdan yararlanarak başka kurum ve kuruluşlara da dezenfektan sattığı ileri sürülmektedir. Bu iddialar da TCK’nin ‘Kamu görevlisinin ticareti’ başlıklı 259’uncu maddesinde ifade edilen suçun tanımı içerisine girmektedir.”

"KAMUNUN ZARAR ETMESİNE YOL AÇMIŞTIR"

Pekcan hakkındaki iddiaların yalan olmadığının belirtildiği gerekçede, “Sonuç olarak ortaya çıkan ve yalanlanmayan, aksine resmi olarak kısmen doğrulanan ve Bakanın görevden alınmasına yol açan bu iddialar bir arada değerlendirildiğinde, hakkında Meclis soruşturması açılmasını istediğimiz eski Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’ın görev ve nüfuzunu, kendisinin ortağı, eşinin ise ortağı ve Yönetim Kurulu Başkanı olduğu bir firmayı kayırmak için kötüye kullandığı ortaya çıkmaktadır. Ruhsar Pekcan’ın görev ve yetkilerini, ortağı olduğu firmaya ayrıcalık sağlamak, rakiplerine üstünlük kurmasını kolaylaştırmak ve haksız kazanç sağlamak amacıyla kullandığını ve görevinin gereklerine aykırı hareket ederek, sektördeki diğer kişilerin mağduriyetine ve kamunun zarar etmesine yol açtığını göstermektedir” ifadelerine yer verildi.