HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, deklarasyonla açıkladıkları tutum belgesini ve bundan sonraki süreci değerlendirirken, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Kürt sorununa ilişkin son açıklamalarının önemli olduğunu vurguladı.

Buldan T24'ten Şirin Payzın'ın sorularını yanıtladığı programda şu mesajları verdi:

"TÜRKİYE SEÇİMLERDE KENDİ KADERİNİ BELİRLEYECEK"

Bugün AKP hükümetinin yaratmış olduğu, çok önemli krizler var. Türkiye’nin gerçekten tarihsel olarak şimdiye kadar yaşamadığı, hiçbir zaman insan haklarının, adaletin, hukukun, birçok sorunun bu kadar krizleştiği bir dönemi Türkiye tarihi hiçbir zaman yaşamadı. Bunu Türkiye toplumu açısından kritik bir dönem olarak nitelendirmek isterim. Çünkü Türkiye toplumu bu dönem açısından yapılacak seçimlerde kendi kaderini belirleyecek.

"HDP'NİN KAPATILMAYACAĞINI DÜŞÜNÜYORUZ"

("Muhalefet cephesinde tutum belgesi konusunda destek var. HDP’ye hâlâ kapatma davası mümkün mü?” sorusu üzerine) HDP’ye kapatma davası zaten siyasi bir karar. Bu kadar sorun varken bir de HDP’nin kapatma davasını bir kriz haline getirmek Türkiye’nin yararına olacak bir gelişme değil. Dolayısıyla biz HDP’nin kapatılmayacağını düşünüyoruz. Hiçbir somut delilin olmadığı bir iddianame. Bu kadar krizin içinde 5-6 ay sonra yeniden bir kriz yaratmanın ve yaşatmanın Türkiye’yi bir dönem daha geri götürmekten başka hiçbir faydasının olmadığı bir gelişme olarak nitelendiriyoruz. HDP kapatılacak bir parti değil, bugün HDP Türkiye’nin en temel sorunlarını çözme noktasında girişimleri, söylemleri, pratikleri olan, çaba harcayan, büyük bir umut veren bir parti haline gelmiştir. O yüzden HDP kapatılamaz.

"TUTUM BELGESİNDE BİR İKİ NOKTADA EKSİĞİMİZ VAR"

Tutum belgemiz okunduktan sonra da geri dönüşlerden anlıyoruz. Bir-iki noktada eksiğimiz var, bir özeleştiri olarak bunu ifade etmek isterim. Tutum belgemizde yer almayan engelliler, göçmenler, LGBTİ+’lar… Laiklik konusunda bir eleştiri geldiğini görmedim. Metne baktığınızda bütün söylediklerinizi içine alan bir açıklama olduğunu herkes görebilir. Laiklik de bunun içerisinde.

"CHP’NİN BU ÇIKIŞI DAHA DA CESARETLENDİRİLMELİ"

O dönem açısından yanlış olan neydi? CHP’nin Meclis’te kurulan komisyona üye vermemesi büyük bir yanlıştı. O dönem açısında söylüyorum. Barış ve müzakere sürecinde Meclis’te bir komisyon kuruldu. Bu komisyona CHP üye vermedi. Vermemesinden kaynaklı CHP bu sorunun çözümünde çok katkısı olan bir parti olarak ortaya çıkmadı. Bugün CHP’nin Kürt sorununun Meclis’te çözülmesi ve HDP’nin bu konuda muhatap alınması görüşünün önemli olduğunu düşünüyorum. CHP’nin bu çıkışı daha da cesaretlendirilmeli. Mutlaka gündem olmalıdır.