İstanbul'un Esenyurt ilçesinde 6 Haziran tarihinde Polis Merkezi'nde hayatını kaybeden bir güvenlik şirketinin müdürü Birol Yıldırım'ın ölümüne ilişkin 1'i tutuklu 12 polis hakkında 12 yıla kadar değişen oranlarda hapis cezası istemiyle dava açıldı.

Hazırlanan iddianamede gelen adli tıp kurumu raporunda "Kişinin polis karakolunda darbedildiğinin kabulü halinde maruz kaldığı olayın stresinin kendisinde mevcut olan kronik kalp damar hastalığını aktif hale getireceği, olayla ölüm arasında tıbben illiyet bağı olacağı ancak bu hususta kesin bir değerlendirme yapılmadığı, olayın adli tahkikat ile aydınlatılmasının uygun olacağı oy birliğiyle mütalaa edilmiştir" şeklinde değerlendirme yapıldığı hatırlatıldı.

DHA'nın aktardığına göre, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede tutuklu şüpheli İsmail S.'nin Esenyurt İlçe Emniyet Müdürlüğünde görevli komiser yardımcısı olduğu, diğer 11 şüphelinin ise polis memuru olarak görev yaptığı anlatıldı.

"GÜVENLİK GÖREVLİLERİNİN DURUMUNU SORMAK AMACIYLA KARAKOLA GELDİ"

İddianamede olay tarihi olan 5 Haziran'da Birol Yıldırım'ın güvenlik amiri olarak görev yaptığı Esenyurt'taki bir sitede site esnafı ile güvenlik görevlileri arasında tartışma çıktığı, güvenlik görevlileri Barış Uysal ve Alihan Uysal'ın Esenyurt İlçe Emniyet Müdürlüğü Devriye Ekipler Amirliğine bağlı polislerce ifadeleri alınmak üzere Esenyurt Polis Merkez Amirliğine getirildikleri belirtildi.

Sitenin özel güvenlik müdürü olan Birol Yıldırım'ın ise karakola getirilen güvenlik görevlilerin durumunu sormak amacıyla karakola geldiği, Adli Tıp Raporu'na göre Yıldırım'ın olay anında alkollü olduğunun tespit edildiği ve karakol önünde site esnafıyla tartıştığı iddia edildi.

"MÜŞTEKİLER YILDIRIM'IN ISLATILARAK DARP EDİLDİĞİNİ SÖYLEDİ"

İddianamede güvenlik görevlileri olan müştekiler Barış Uysal ve Alihan Uysal'ın beyanlarına göre kendilerinin de mutfakta olduklarını fakat yüzlerinin duvara dönük olduğu halde polis memurlarının ölen Birol Yıldırım'ı darbettikleri ve Yıldırım'ın bu esnada yine müştekilerin beyanlarına göre "Ben kalp hastasıyım kalbimde stent var" dediği halde polis memurlarının sırayla Yıldırım'ı ve kendilerini darbettiklerini söyledikleri hatırlatıldı.

Müştekilerin beyanlarında polis memurlarının Yıldırım'ı ve kendilerini su ile ıslattıkları, komiser yardımcısı İsmail S.'nin de darbeden polis memurlarını azmettirdiği yönündeki hususları müştekilerin öne sürdüğü kaydedildi.

"OLAY ADLİ TAHKİKAT İLE AYDINLATILABİLİR"

Olayın ardından Yıldırım'ın 6 Haziran günü 00.15-00.20 arasında tutulduğu mutfakta fenalaşarak vefat ettiği aktarılan iddianamede, Cumhuriyet savcısının gözetiminde nöbetçi doktorla yapılan ölü muayene işleminde kollarında kelepçeye bağlı ve diz kapağı dışında cebir izi tespit edilmediği ve kesin ölüm sebebinin belirlenmesi için sistematik otopsi yapılmak üzere adli tıp kuruma sevk edildiği hatırlatıldı.

Adli tıp kurumu raporuna göre Yıldırım'da ölüm meydana getirir nitelikte travmatik bulgu tespit edilemediği, ölümünün kalp damar hastalığı sonucu meydana gelmiş olduğunu ve vücudunda ekimozlara rastlanıldığının bildirildiği belirtildi.

Alınan ek raporda ise "Kişinin polis karakolunda darbedildiğinin kabulü halinde maruz kaldığı olayın stresinin kendisinde mevcut olan kronik kalp damar hastalığını aktif hale getireceği, olayla ölüm arasında tıbben illiyet bağı olacağı ancak bu hususta kesin bir değerlendirme yapılmadığı, olayın adli tahkikat ile aydınlatılmasının uygun olacağı oy birliğiyle mütalaa edilmiştir" şeklinde ifadelerin kullanıldığı hatırlatıldı.

POLİSLERİN ELLERİNE PANSUMAN YAPTIĞI HATIRLATILDI

İddianamede güvenlik kamerası görüntülerinde ise şüpheli İsmail S.'nin sağ eline pansuman yaptığı, şüpheli İsmail G.'nin Yıldırım'ın direndiği sırada Yıldırım'a tekme attığı ve şüpheli Muhammet K.'nin de sağ eline buz tedavisi uyguladığının görüldüğü anlatıldı.

POLİS MEMURLARI DARP ETMEDİKLERİNİ İDDİA ETTİ

Şüphelilerin ifadesine de yer verilen iddianamede, şüphelilerin Yıldırım'ın ölmesine sebebiyet verecek herhangi bir müdahalede bulunmadıklarını, müştekileri darbetmediklerini söyledikleri hatırlatıldı. İddianamenin değerlendirme kısmında ise şüpheli İsmail S.'nin Birol Yıldırım'a karşı vücuduna acı verecek nitelikte darp eyleminde bulunarak Yıldırım'ın ölmesinde kusurlu bulunduğu yönünde şüphe oluştuğu iddia edildi.

İddianamede şüphelilerin Yıldırım'ın ölmesine sebebiyet verecek nitelikte kusurlu oldukları, şüphelilerin eylemi ile ölüm neticesi arasında illiyet bağının bulunduğu görüşü yer aldı.

12 YILA KADAR HAPİS CEZASI İSTENDİ

İddianamede komiser yardımcısı şüpheli İsmail S. ile birlikte diğer şüpheliler İsmail G. Muhammet Ş., Muhammed K., Bilal K. ve Erdoğan K.'nin "Bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermek" ve "Kasten yaralama" suçlarından ayrı ayrı toplamda 3 yıl 8 aydan 12 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Diğer 6 şüphelinin ise "Kamu görevlisinin sahip bulunduğu nüfusu kötüye kullanmak suretiyle kasten yaralama" suçundan ayrı ayrı 1 yıl 6 aydan 4 yıl 6 aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılması istendi.

Şüpheliler önümüzdeki günlerde iddianameyi kabul eden Büyükçekmece 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nce hakim karşısına çıkacak.