Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında AKP ve MHP’nin seçim mevzuatında değişiklik öngören kanun teklifine ilişkin, değerlendirmelerde bulundu. 

"Biz, kanuna çok iyi çalıştık, bütün ayrıntıları ile vakıfız. AKP’nin yenilgisini engelleyecek bir kanun yok. Bunlar her türlü kaybedecekler" diyen Baş, "Bu kanundan da AKP kendisini kurtaramaz. Öyle büyük bir tokat yiyecekler ki halktan, bunun da bir etkisi kalamayacak” sözlerini kullandı.

Baş’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şu şekilde:

“Her basın toplantımızda ekonomiden söz ediyoruz. Çünkü zam haberi almadığımız bir gün yok. İşçisi, köylüsü, emeklisi, esnafı sokakta, çarşıda, pazarda, otobüste, hemen her yerde en çok ekonomik durum konuşulurken başka türlüsü de pek mümkün değil. Üstelik bu her geçen gün kötüye giden tabloda kaygılarımız artırıyor, umutsuzluk artıyor."

"22,5 MİLYON KİŞİ AÇLIK SINIRININ ALTINDA YAŞIYOR"

"6 milyon hanenin sosyal yardımla ayakta kalmaya çalıştığı bir tabloyla karşı karşıyayız. 11 milyon yurttaş, karnını gıda yardımı ile doyuruyor. 2 milyona yakın hanenin elektrik desteğine muhtaç olduğu bir ülke haline geldik. 4 kişilik ailenin aylık beslenme harcaması 4 bin 330 liraya dayanmış. Bu şu demek; ülkemizde 22,5 milyon kişi açlık sınırının altında yaşıyor."

"Yoksulluk sınırının ise 14 bin 288 liradan 14 bin 978 liraya çıkmış olması, 51 milyon kişinin yoksulluk sınırının altında yaşaması, toplam 76,5 milyon kişinin yani ülke nüfusunun yüzde 90’ının aç ya da yoksul olduğu anlamına gelir. Bunun en önemli anlamı; Saray’daki bir avuç insan ve onların beslediği azgın azınlık dışında herkes, böyle giderse kısa süre içinde açlık ve yoksulluk sınırının altında bir hayata mahkum olacak."

"ASGARİ ÜCRETLİ BİR İŞÇİ SABAHTAN AKŞAMA KADAR ÇALIŞSA KÖPRÜYÜ GEÇEMİYOR"

"Mesela geçenlerde Çanakkale Köprüsü’nü açan Erdoğan, köprünün geçiş ücreti için ‘200 liracık’ diyor. Sormak gerekir, asgari ücretin kaç lira olduğunu biliyor mı? Bunu, milyonlarca asgari ücretlinin günlük 141 TL’ye çalıştığı ülkede utanmadan, sıkılmadan müjde verir gibi söylüyor. Yani asgari ücretle çalışan bir işçi, sabahtan akşama kadar çalışsa bir köprüyü geçemiyor. Bununla övünen bir iktidar var. İşte saray düzeni, işte soygun düzeni."

"BUNLAR HER TÜRLÜ KAYBEDECEKLER"

"Seçim Kanunu önemli. Seçim Kanunu için komisyonda tartışmalara başlayacağız. Tüm muhalefet partilerine etkin katılım çağrısı yapıyoruz. Biz, kanuna çok iyi çalıştık, bütün ayrıntıları ile vakıfız. AKP’nin yenilgisini engelleyecek bir kanun yok, bunlar her türlü kaybedecekler. Bu kanundan da AKP kendisini kurtaramaz. Öyle büyük bir tokat yiyecekler ki halktan, bunun da bir etkisi kalamayacak.

Seçim kurullarında yapmak istedikleri düzenlemeleri yani kendi hakimlerini seçim kurulu başkanı haline getirmelerine özellikle dikkat çekiyoruz. Esas olanın Türkiye’de eşit, adil, barajsız ve demokratik bir seçim sürecinin inşa etmek olduğunu bir kez daha ifade ediyoruz. Bir Seçim Kanunu’yla karşı karşıyayız. İktidar kaybetti, kendini kurtarmaya çalışıyor."

"ZEYTİN ÜRETİCİLERİNİ ZEYTİNLİK ALANLARA SAHİP ÇIKMAYA ÇAĞIRIYORUZ"

"Zeytinlik alanları talana açan Maden Yönetmeliği ile koruma alanlarını inşaata açan yönetmeliğe karşı, 190 milyon zeytin ağacını ve doğayı savunmak için Türkiye İşçi Partililer Hatay'dan ve Bursa'dan başlayarak Muğla'ya kadar yürüyecekler. 23 Mart'ta başlayan yürüyüş, 27 Mart'ta Muğla'da sona erecek ve yürüyüşün sonunda Muğla Emek-Demokrasi Güçleri ve ekoloji örgütlerinin katılacağı bir miting düzenlenecek. Buradan arkadaşlarımıza başarılar diliyoruz. Zeytin üreticilerine de zeytinlik alanlara sahip çıkmaya çağırıyoruz."