Ziya Şahin, TAB merkezinde basın toplantısı düzenleyerek, üreticilerin 2022 yılı bal maliyetlerini ve satış için tavsiye fiyatlarını açıkladı. Şahin, gezginci arıcıların 1 teneke (26 kilogram) bal maliyetinin 1400-1800 lira arasında değiştiğini belirterek, piyasa fiyatının 1.700- 1.800 liradan aşağı olmaması gerektiğini söyledi.

Şahin, yaptığı basın açıklamasında şu değerlendirmelerde bulundu:

SÖZLEŞMELİ ARICILIK: Bütün dünyada ette, sütte tarım ürünlerinde sözleşmeli üretim modelleri var. Sözleşmeli üretim modellerinin ana teması kalitedir. 2017 yılından bu yana hazırlamış olduğumuz sözleşmeli üretim modeli arıcılıkta da balda da diğer arı ürünlerinde de sadece özel bir firma yapıyor ama biz balda maalesef sözleşmeli üretime geçemedik. Sözleşmeli üretim tek kelimeyle kalitenin aynasıdır, kendisidir. Kalitesiz üretim sözleşmeli üretim çerçevesinde değerlendirilmez. Kayıt altına alınmış bir baldan söz etmek istiyoruz. Üreticimizin de dağ başında altı ay yaşayarak ürettiği balın da alın terinin karşılığını vermiş olacak. İşte bu hiç kimsenin işine gelmediği için sözleşmeli üretimden daima uzakta.

MAZOT GİDERLERİ: Türkiye’de arıcılarımızın yüzde 80’ni gezginci arıcılık yapıyor. Bir arıcı kendi ilinden en az 8-10 il farklı illerde arıcılık yapıyor ve kilometreye vurduğumuzda yılda 5 nakil yapıyor. 20 bin kilometre yol kat ederek arıcılık yapıyor. Geçmiş yıllarda 15-20 bin liralık mazot gideriyle yapılan yol şu anda 40-50 milyon liralık mazot gideriyle karşılayamaz duruma geliyor.

2021 yılında yayınlamış olduğumuz balın üreticiye maliyeti çerçevesinde 26 kilo teneke balı 800-850 liraya piyasaya arz ettik. 2021 yılında 210 lira olan şekerin çuvalı şu anda serbest piyasada 1.200 TL devletimizde de 750 lira. Mazotumuzda 2021 yılında 8 lirayken 2022 yılında 26 TL.

FIRSATÇILIK: 2022 yılında 300 kovan arısı olan bir vatandaşımızın 1 teneke bal üretirse bir kovandan 1.402 TL maliyeti var. Bizim 1.402 liraya mal ettiğimiz bir balın en azından 1700-1800 liraya satılmasını özellikle talep ediyoruz. Bu bizim tavsiye fiyatımızdır. Sektördeki sanayicileri çağrıda bulunuyorum; bindiğiniz dalı kesmeyiniz, maliyetlerimizin altında fırsatçılık yapmaya çalışırsanız bunun altında kendiniz ezileceksiniz.

“ARICININ SIRTINDAN MARKET ZİNCİRLERİNDEN SANAYİCİDEN TUTUN ZENGİN OLMAYAN KALMIYOR”

Açıklamasının ardından gazetecilerin sözleşmeli üretim ve orman yangılarıyla ilgili soruları üzerine Şahin, şunları söyledi:

“Sözleşmeli üretimi yapabilmeniz için sözleşmeli üretimin ana teması doğal girdilerdir. Eğer doğal girdiyi sözleşme yaptığınız üreticiye sunmazsanız o sözleşmeli üretim bir hayaldir. Arıcılıkta diğer tarım kollarından farklı olarak sözleşmeli üretim bir tık daha fazla. Biz bunun adına doğal bal diyoruz. Eğer böyle bir üretim isteyen varsa buyursun gelsin.

Geçen yıl bizim 1 kilogram balı tüccar arkadaşlara satışımız 25-26 lira civarındaydı. Marketlerde 1 kilogram bal 80 liraydı. El insaf. Artık yeter. Arıcının sırtından market zincirlerinden sanayiciden tutun zengin olmayan kalmıyor. Ama dağ başında bir insan karnı aç, çocukları aç böyle kalıyoruz.

"YANGINLA 10 BİN HEKTAR ÇAM BALI ALANLARIMIZ YOK OLDU" 

Yangınlarla ilgili bakanlığa her yıl rapor veriyoruz. Geçen yıl sadece Marmaris’te 10 bin hektar çam balı ürettiğimiz alanlar yok oldu. Ormanı kendi haline bırakalım. Orman kendisi gelişir oradan çıkan çam balını kendisi üretir. Yok öyle bir şey 30-40 yıl beklemeniz lazım. Biz dünyaya çam balı satıyoruz. Sadece Orman Genel Müdürlüğü’müzün bir karar vermesi lazım. ‘Yanan alanları üreticilerimizin hizmetine sunuyoruz’ demelerini bekliyoruz. Çam balını dünyada yüzde 92’sini üreten Türkiye. Buradan Tarım Bakanlığı’na sesleniyorum.”