Öldürülmekle tehdit edildiği için 23 defa savcılığa şikayette bulunmasına rağmen korunmayan Ayşe Tuba Arslan’ı katleden Yalçın Özalpay’ın yargılandığı davanın ilk duruşması Eskişehir 2. Ağır Ceza Mehkemesi'nde görüldü. Ayşe Tuba Arslan'ın cinayeti hakkındaki ilk duruşmada karar çıkmadı. Özalpay'ın ağırlaştırılmış müebbet hapsinin istendiği dava 17 Nisan'a ertelendi

Duruşma öncesi Arslan’ın avukatları ve çok sayıda kadın örgütü, adliyenin A Kapısında açıklama yapmak istedi. Ancak polisin engellemesiyle B Kapısına yönlendirilmek istenen kadınlarla polisler arasında tartışma çıktı. Polislerin, A Kapısını bariyerlerle kapatmasına tepki gösteren kadınlar, tüm açıklamaların A kapısında yapıldığını söyleyerek, engellemeye karşı çıktı. https://twitter.com/dokuz8haber/status/1230758406249578498?s=20 Adliye önündeki eylemlerinin ardından duruşmaya katılmak üzere adliyeye girmek isteyen kadınlar, savcının talimatı ile kapıların kilitlenmesiyle yine engellenmek istendi. Ancak kadınların tepkisi ile kapılar yeniden açıldı. Kadınlar, adliyeye girdikten sonra bu kez de “salonun kapasitesinin yetersiz olduğu” gerekçesiyle duruşma salonuna alınmadı. İlk olarak sanık Özalpay savunma yapıt. Özalpay, olay günü Arslan ile tesadüfen karşılaştıklarını iddia etti. Failin, ilk ifadesinde saldırı sırasında yanında demir, satır ve bıçak taşıdığını itiraf etmesine karşın, mahkemede ise sadece bıçak taşıdığını söyleyerek çelişkili ifadelerde bulunması dikkat çekti. Sanık Özalpay’ın, katlettiği Arslan tarafından psikolojik şiddete maruz bırakıldığını söylemesi üzerine müşteki avukatı, “Madem bu kadar memnun olmadığınız bir kadınla evliydiniz kendisine boşanma davası açtınız mı” diye sordu. Sanık, boşanma davasını Arslan’ın açtığı yanıtını verdi. Arslan’ın ve ailesinin tehditlerine maruz kaldığını öne süren sanık, avukatların “Savcılıktan koruma talep ettiniz mi?” sorusuna ise “Hayır” yanıtını verdi.

ARSLAN'IN BABASI: KIZIMI HEP BEN GÖTÜRÜP GETİRİYORDUM

Sanık Özalpay’ın savunmasının ardından Arslan’ın babası Serdar Arslan konuştu. Baba Arslan, "Ayrıldıktan sonra sanık kızımı sürekli tehdit ettiği için onu işine ben götürüp getiriyordum. Benim yanımda kızımı tüfekle öldürmekle tehdit etti. Hepimizi tehdit ediyordu, sürekli taksiyle beni ve kızımı takip ediyordu. Cinayetten bir gün önce sanık kendi güzergahı olmayan bir yerde kızımın karşına çıkmış ve tekrar kızımı tehdit etmiş o akşam kızım bana anlattı. Bu olaydan bir gün sonra kızım sanık tarafından öldürüldü" dedi.

SERDAR ARSLAN ŞUNLARI SÖYLEDİ:

Ben kızımı 1 sene boyunca işine götürüp işinden aldım kızım ayrı bir yere taşındıktan sonra. - Neden? Kızım kocasından korkuyodu bizim yanımızda hakaret ediyordu. Bana anlatmiyodu kızım sonradan öğrendim. Arkadaşlarına giderken de ben götürüp getiriyodum. Kızımın namusuna kefilim. Kızımı pompalı tüfek alacağım seni öldüreceğim diye tehdit etti. Ben her zaman onlara destek oldum. Kızım ayrı yere tasindiktan sonra katil bana pezevenk demeye başladı. Büyük oğlunu ben okuttum telefon aldım elimden geldiğince ekonomik olarak destek oldum. 5 aylık elektrik faturalarını ödedim. İyilik yaptığım halde şikayetlerde bulundu tehdit etti. Kızım şikayet etmekten yorulmuştu ama bu şikayetlerden bir geri dönüş alamadı. İlk uzaklaştırma kararı verildikten sonra kızım çocuklarının yanına eve döndü. Ben katille konuştum sakin olun bu huzursuzluk bitsin dedim. Kızımla beraber is aradık kızıma. Ekonomik sıkıntı yaşıyordu eşinin sabit gelirli bi işi yoktu. Asalak gibi yaşıyordu dedi sanık için. Eve geldiğinde kızımın bacaklarında morluklar vardı titriyordu dedi. Evden ayrılmasının sebebi şiddet görmesiydi Duruşmada müşteki avukatları, baroların ve kadın örgütlerinin müdahillik taleplerinin kabul edilmesini talep ederken, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının Arslan’ın katledilmesinde ihmali olduğunu belirterek müdahilliğinin kabul edilmemesini istedi. Müşteki avukatları şunları söyledi: "Koruma altındaki bir kadının cinayetinden o cinayeti işleyen kadar, karara rağmen Ayşe Tuba’nın hayatını koruyamayan bu ve diğer kurumlar da sorumludur. Bu nedenle kuruma karşı da tam yargı davası açacağız. Bu sebeple davanın takibini yapmaları uygun değildir. Savunmasıyla Ayşe Tuba cinayetinin, kişinin kendini kontrol edememesinin ya da ‘namus’ meselesinin dışında devletin sorumlu kurumumun ihmalkarlığının da çok büyük bir rolü olduğunu, bu kurumların üzerinde İstanbul Sözleşmesi'nin yükünü hissederek, kadının hayatını korumaya yönelik yaptırımlar uygulamadığını vurgulamıştır." Verilen aranın ardından duruşma, tanıkların dinlenmesiyle devam ediyor. "Ölünce mi sesimi duyacaksınız?" yazılı son dilekçesi çantasındayken öldürülen Ayşe Tuba Arslan'ın cinayeti hakkındaki ilk duruşmada karar çıkmadı. Özalpay'ın ağırlaştırılmış müebbet hapsinin istendiği dava 17 Nisan'a ertelendi

NE OLMUŞTU?

Ayşe Tuba Arslan, Eskişehir'in en işlek yerlerinden biri olan Atatürk Bulvarı'nda 11 Ekim 2019 tarihinde boşandığı Yalçın Özalpay'ın satırlı saldırısına uğradı. Arslan, 44 günlük yaşam mücadelesinin ardından 24 Kasım 2019 tarihinde yaşamını yitidi. Özalpay ise tutuklandı. Özalpay’ın defalarca öldürmekle tehdit ettiği ve sistematik şiddete maruz bıraktığı Ayşe Tuba Arslan, 23 kez savcılığa suç duyurusunda bulunmuş, ancak başvurularının tamamında geri çevrilmişti. Ayşe’nin çantasında ise "Ölünce mi sesimi duyacaksınız?" yazılı son dilekçesi bulunmuştu. Fail hakkında "Canavarca hisle veya eziyet çektirerek kasten öldürme" suçundan iddianame hazırlandı.