European Sociological Review dergisinde yayınlanan araştırmada, Hollanda ve Almanya'da başörtüsü takan Müslüman kadınlara yönelik işgücü piyasasındaki ayrımcılığa dair güçlü kanıtlar bulunuyor.

İspanya'daki tesettürlü kadınların, Hollanda ve Almanya'ya kıyasla daha çok daha az ayrımcılığa maruz kaldığını da gösteren araştırmada; en az dört yıllık tecrübeye sahip kadınların özgeçmişlerine (CV) başörtülü ve başörtüsüz fotoğrafları iliştirilerek iş sahiplerine gönderildi.

Seçilen kadın adayların başörtülü ve açık fotoğraflı CV'leri, iki ayrı iş ilanı olan yerlere yönlendirildi.

Araştırmaya göre, ağırlıklı olarak yüz yüze temas gerektiren işlerde başörtülü kadınlara geri dönüş diğerlerine nazaran 3 kat daha az gerçekleşti.

Müşteri teması yüksek meslek gruplarına yapılan iş başvurularında, Almanya'da geri dönüş 17,9, Hollanda'da yüzde 17,6 ve İspanya'da 9,5 oldu.

İSPANYA'DA İŞSİZLİK ETKİLİ

Araştırmacılara göre, İspanya'daki düşük geri çağırma oranı dini ayrımcılık temelli değil ülkedeki yüksek işsizlik oranıyla ilgili bir durum.

Müşteri teması düşük meslekler grubunda ise geri dönüşler Hollanda'da yüzde 34, Almanya'da yüzde 49,2 ve İspanya'da yüzde 21,8 şeklinde oldu.

Bir diğer deyişle Hollanda'da, başı açık bir kadın fotoğrafı içeren iş başvurularının neredeyse yüzde 70'i, yüksek müşteri teması gerektiren işler için olumlu geri dönüş alırken aynı işe kapalı fotoğrafla yapılan başvurularda olumlu geri dönüş oranı yüzde 35'te kaldı.

DİNİ GİYSİLERE İSTEKSİZLİK

Almanya'daki saha deneyi de benzer sonuçlar ortaya koydu.

Başı açık Müslüman kadınların yüzde 53'ü işverenlerden olumlu geri dönüş alırken, kapalı kadınların sadece yaklaşık yüzde 25'i işyerlerinden geri dönüş alabildi.

Araştırmacılar, işverenlerin erkekler tarafından giyilenler de dahil olmak üzere her türlü dini kıyafete karşı büyük ölçüde isteksizlik gösterdiğine dikkat çekti.

ALMAN OLMAYAN İSİMLERE SAHİP KADINLARA DA AYRIMCILIK

Öte yandan Cornell Üniversitesinden Doris Weichselbaumer tarafından 2019'da yapılan bir araştırmada, Almanya'da sadece başörtülülerin değil, göçmen kökenli ve Alman olmayan isimlere sahip kadınların da ayrımcılığa maruz kaldığını ortaya koymuştu.

Almanya'da hem Türk ismi hem de başörtülü olan kadınların, başvurular arasında en fazla ayrımcılığa uğrayan grup olduğu görülmüştü.

Bu kişilere verilen olumlu yanıt oranı yüzde 4,2'de kalmıştı.