CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, Türkiye’de kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınmasının 88. yıl dönümü dolayısıyla yaptığı açıklamada; “Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için bütüncül politikaları derhal hayata geçireceğiz. Biz CHP’li kadınlar olarak, bugün 81 ilde, 973 ilçede eş zamanlı olarak haykırıyoruz: Eşit temsil haktır. Bizler asla bu hakkımızdan vazgeçmiyoruz. Hakkımızı alana kadar mücadelemiz sürecek. Geliyor gelmekte olan” dedi.

CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, 5 Aralık kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınmasının 88. yıl dönümü nedeniyle partisinin 81 il ve 973 ilçe kadın kolu başkanıyla eş zamanlı basın toplantısı yaptı. Nazlıaka, şunları dile getirdi:

“BİZ, O DÖNEMDE PARLAMENTODA KADIN TEMSİLİ AÇISINDAN DÜNYADA İKİNCİ SIRADAYDIK”

“Birçok gelişmiş ülkeden önce kazandığımız bu hak bizlere eşit yurttaş olma statüsünü kazandırdı. 1935 yılında yapılan ilk genel seçimlerde, kadınlar haklarına sahip çıktılar, koşa koşa sandıklara gittiler. Birçok büyük ilde, kadınların oy kullanma oranı neredeyse erkeklere eşitti. O seçimde Meclis’e 17 kadın milletvekili girdi. 1936 yılındaki ara seçim sonrasında Çankırı’dan seçilen bir kadın milletvekilimizle birlikte Meclis’te toplam 18 kadın milletvekili oldu. Böylece kadın parlamentoda temsil oranı o dönem yüzde 4,6 oldu. Biz, o dönemde parlamentoda kadın temsili açısından dünyada 2’nci sıradaydık.

Aradan geçen 88 yıla geçti, 1’inci sıraya yükseldik mi? Hayır. Bırakın 1’inci sıraya yükselmeyi, ilk 10’da mıyız, ilk 100’de miyiz? Hayır. 129’uncu sıradayız. Örneğin 2011 yılında kadınların seçme ve seçilme hakkını kazandığı Suudi Arabistan’da kadınların parlamentoda temsil oranı yüzde 20. 2006’da aynı hakkın tanındığı Birleşik Arap Emirlikleri’nde de yüzde 22,5. Bir tarafta 88 yılda geldiğimiz nokta var diğer tarafta 11 yılda yüzde 20’lik temsil oranı ile bizden daha öne geçmiş olan, aslında gelişmekte bizden çok daha geride olan ülkeler var.

“BİZ KADINLARIN EŞİTLİK İÇİN 152 YIL BEKLEYECEK NE TAHAMMÜLÜ NE DE SABRI VAR”

Dünya Ekonomik Forumu’nun her yıl hazırladığı raporlar var. Bu raporlar içerisinde toplumsal cinsiyet eşitsizliğine dayalı olarak Türkiye her yıl daha da aşağı iniyor. 2021 sonunda hazırlanan raporda, 156 ülke içerisinde 133’üncü sırada yer alıyor. Seçmen nüfusunun yarısının kadınlar olduğu gerçeğinden hareketle bizler eşit temsili savunuyoruz. Kadınların tüm karar alma mekanizmalarında da eşit olarak yer almasını da yüksek sesle haykırıyoruz. Yapılan bir başka araştırma da Türkiye’nin tam eşitlik için 152 yıla ihtiyaç duyduğunu söylüyor. Ama biz kadınların 152 yıl bekleyecek ne tahammülü ne de sabrı var.

“ÜLKEMİZDEKİ 17 BAKANDAN 1 TANESİ KADIN”

Kadın kimliğinin hem parlamentoda hem de yerel yönetimlerde en az yüzde 33 oranında temsil edilmesi gerekiyor. 1935 yılından 2018’e kadar toplam 23 genel seçim gerçekleşti. Bu seçimler boyunca 11 bin 385 vekil Meclis’te görev aldı. Bunların sadece 598’i kadındı yani sadece yüzde 5’lerdeyiz. Bugün parlamentoda bulunan 580 milletvekilinin sadece 101’i kadın, yani yüzde 17,4’lük bir orandan bahsediyoruz. Ülkemizde 17 bakan var, sadece 1 tane kadın bakan var. Şu an sadece yüzde 5,8’lik oranla bakanlar kurulunda temsil edildiğimizi, ama bakanın hal ve tavırlarına, söylemlerine, ürettiği politikalara bakıldığından temsil edilmediğimizi dahi söyleyebileceğimizi çok net bir şekilde not edelim.

“31 MART 2019 YEREL SEÇİMLERİNE GÖRE BİN 389 BELEDİYE BAŞKANININ SADECE 22’Sİ, YANİ YÜZDE 2 KADIN”

1930’dan son yerel seçimler olan 2019’a kadar yapılan toplam 19 yerel seçimde, sadece 156 kadın belediye başkanı oldu. Erkeklerde ise bu sayı 32 binin üzerinde. Oransal olarak baktığımızda binde 5’in bile altındayız. 31 Mart 2019 yerel seçimlerine göre bin 389 belediye başkanının sadece 22’si, yani yüzde 2 kadın. 2019 seçim sonuçlarına göre, Türkiye’de toplam 50 bin 217 muhtardan sadece bin 119’u yani sadece yüzde 2’si kadın. Kadın muhtar sayısı son seçimlere göre yüzde 64’lük arttı. Kadın belediye meclis üyesi oranı en fazla yüzde 11, kadın il genel meclis üyesi oranı ise en fazla yüzde 3 olabildi. Gördüğünüz gibi bu oran, dünyaca kabul edilen kritik eşiğin oldukça altında. Yani Türkiye’de kadınlar siyasette ve karar alma mekanizmalarında temsil edilmiyor.

“PARTİMİZİN CİNSİYET KOTASINI YÜZDE 33 OLARAK BELİRLEDİK”

Bizler, CHP olarak tüzüğümüzde yaptığımız değişiklik cinsiyet kotasını yüzde 33 olarak belirledik. Elbette kadınlar olarak eşit temsil, denklik istiyoruz. Siyasi Partiler Yasası’nda değişiklik öngören kanun teklifimizle, parlamentoda temsili yüzde 50-50 oranında yapacağımız şekilde ve fermuar sistemi ile bir kadın, bir erkek şekilde kadınların seçilebilecek yerlerden listeye dahil edilebilecek şekilde bir kanun teklifini hazırladık. Bu teklifimiz AKP ve MHP oylarıyla reddedilmiş olsa da bizler eşitlik mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Eşit bir Türkiye’yi kadın-erkek bir arada yeniden inşa edeceğiz. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılını demokrasi ile taçlandıracağız.

“ÖNÜMÜZDEKİ SEÇİMLERE KADAR YASALARA DOKUNMAYIN, UYGULAYIN”

Eşitsizlik sorununun altında tek bir neden yatıyor, o da zihniyettir. “Ben kadın erkek eşitliğine inanmıyorum”, “anne olmayan kadın yarımdır", “annelik kariyerdir” gibi söylemler, kadınları doğurganlığı üzerinden tarifleyen söylemler, hiç şüphesiz eşitlikçi politikalar üretemez. Kadınların yaşam hakkını savunmayanlar, koruma altındaki kadınlar katledilirken buna seyirci kalanlar kadınlara dair samimi politikaları uygulamaya geçiremez. İstanbul Sözleşmesi’nin hükümleri ile iç hukukumuzun bir parçasıdır artık. Biz İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlükte olduğunu ve ülkeyi yönetenleri tekrar bu bilinçle hareket etmeleri gerektiğini hatırlatmak istiyoruz. Onlara tek bir çağrıda bulunuyoruz; önümüzdeki seçimlere kadar yasalara dokunmayın, uygulayın.

KADINI GÜÇLENDİRECEK 3 TEMEL PROJE

Partimiz, kadını güçlendirecek üç temel projeye imza attı. Birincisi, YAŞAMHAK projemizdir. 7/24 faaliyet gösteren çağrı hattımızla, 444 82 85 numarasını arayan tüm şiddet mağduru kadınlara, yakınlarına, istismara uğrayan çocuklara ve onların ailelerine destek oluyoruz. İkinci projemiz; yoksulluğu bitirecek olan Aile Destekleri Sigortası projesidir. Bu proje kadının adına açılan banka hesaplarına para yatırarak kadını aile içinde de güçlendirecek. Sosyal devlet olmanın gereğini yerine getireceğimiz, böylece herkesi bir sosyal güvence altına alacağımız, asgari ücret ve altından geliri olan ya da hiç geliri olmayan vatandaşlarımıza elimizi uzatacağımız bir proje. Üçüncü projemiz ise kadın istihdamı ile ilgili. Bugün 2 milyona yakın okuma yazma bilmeyen kadını okuma yazma bilmeyen hiç kadın kalmayıncaya kadar, kız çocuklarının eğitimde fırsat eşitliğine sahip olmasını teminat altına alıncaya kadar mücadele edeceğiz. İyi eğitim gören kız çocuklarının bir meslek sahibi olmasını daha sonra da hayata atılıp ekonomik olarak da güçlenmesini temin edeceğiz.

“HİÇBİR ÇOCUĞUN YATAĞA AÇ GİRMEDİĞİ BİR TÜRKİYE’Yİ HEP BİRLİKTE İNŞA EDECEĞİZ”

Bunu yaparken de 4 ayaklı bir stratejiyi uygulayacağız. İlk ayağını hukukun üstünlüğünü ve demokrasi oluşturuyor. Çünkü hukukun üstünlüğü değil üstünlerin hukukun olduğu bir Türkiye’de yatırımlar yapılamıyor. İkinci ayağını ise, üreten, kendi kendine yeten bir Türkiye oluşturuyor. Üçüncü ayağını, ürettiğini hakça paylaşan bir Türkiye oluşturuyor. Refahın tabana yayıldığı ve sadece ayrıcalıklı bir kesimin değil toplumun tüm kesimlerinin zenginleştiği bir Türkiye’yi inşa edeceğimizi de vurgulamak istiyorum. Bundan en fazla payı da kadınlar alacak çünkü yoksulluktan ve yoksunluktan en fazla zarar gören kesimler kadınlar olduğu için burada da bir pozitif ayrımcılık söz konusu olacak. Dördüncü ayağını ise sürdürülebilir bir kalkınma ile devam edeceğiz. Kısacası hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir Türkiye’yi hep birlikte inşa edeceğiz.

“BUGÜN 81 İLDE, 973 İLÇEDE EŞ ZAMANLI OLARAK HAYKIRIYORUZ: EŞİT TEMSİL HAKTIR”

Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için bütüncül politikaları derhal hayata geçireceğiz. Biz CHP’li kadınlar olarak, bugün 81 ilde, 973 ilçede eş zamanlı olarak haykırıyoruz: Eşit temsil haktır. Bizler asla bu hakkımızdan vazgeçmiyoruz, vazgeçmeyeceğiz diyoruz. Hakkımızı alana kadar mücadelemiz sürecek. Geliyor gelmekte olan.”