Rize’nin Kalkandere ilçesine bağlı Cevizlik Mahallesi’nde arazisi kendi rızası olmadan istimlak edilen ve 20 hayvanını barındırdığı ahırı yılan Kezban Yılmaz, daha önce yaptığı çağrılara karşılık alamadığını belirterek, "Yirmi gündür bağırıyorum, çağırıyorum şu kadın halimle. Bir yetkili gelip bana açıklama yapmadı. ‘Ne oluyor bu kızcağıza’ demedi. ‘Bu kızımızın nesi var da bu kadar feryat ediyor’ demedi. Ama geliyorsunuz buraya, oy istemeye gelince alkışlıyoruz sizi. Yazıklar olsun size. Size verdiğim oy haram olsun, zehir zıkkım olsun. Hakkımı helal etmiyorum" dedi.

Kalkandere’nin Cevizlik Mahallesi’nde yapılan yol çalışması nedeniyle Kezban Yılmaz’ın arazisi kendi rızası olmadan istimlak edilmiş ve 20 hayvanını barındırdığı ahırı yıkılmıştı. Bu duruma tepki gösteren Yılmaz, daha önce yaptığı açıklamada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a seslenmiş ve yardım istemişti. Yaptığı çağrılara yanıt alamadığını söyleyen Kezban Yılmaz, hiçbir devlet yetkilisinin kendisine sahip çıkmamasına tepki gösterdi.

"KAPIMA OY İSTEMEYE GELDİĞİNDE İYİYDİK, ŞİMDİ NERDESİNİZ"

Mağdur olduğunu, sesini tüm Türkiye’ye duyurmaya çalıştığını belirten Kezban Yılmaz, şunları söyledi:

"Milletvekillerine sesimi duyurmaya çalışıyorum. Hani Süleyman Soylu? Nerede Karayolları? Nerede bu bakanlar? Trabzon’a sıra gelince her taraf duyuyor, nerede Süleyman Soylu? Biz hemşerisi değil miyiz? En büyük hemşerimiz Sayın Cumhurbaşkanı hani benim? Kıra kıra, yıka yıka geldiler. Ben, bir ay sonra geleceğim, ne yapacağım? Bir yetkili, hiçbir kurum bizi dikkate almıyor. Biz bu devletin nesiyiz, vatandaşı değil miyiz? Kapıma geliyorsun oy istemeye, oy isterken iyiydik. Dozer gelmiş kapımızın önüne kırıyor, yıkıyor; ‘Sen bilmezsin’ diyorlar bana. Böyle mi mühendislik olur? Hiç mi içine bakmıyorlar? Nerede projeniz? Tutturmuşlar, ‘yıkacağız’. Neyi yıkayım, evimi mi yıkayım? Benim arsam kalmadı, bütün arazim gitti.

"HAYATİ YAZICI, MUHAMMED AVCI NEREDE"

Bu kadar mı rezillik olur? Nerede bu Rize milletvekilleri? Ancak gastronomi festivallerinde yemek yemeye, tıkınmaya gidiyorlar. Canımı mı vereyim ben, onu mu istiyorlar, neyi istiyorlar? Gerekiyorsa canımı da vereceğim. Oturacak yerimiz yok, önümüz kış, nerede Cumhurbaşkanı? Hani vatandaşının yanındaydı? Sırtında yumurta küfesi yoktu, vatandaşın dertleriyle dertleniyordu, nerede dertler? Bana gelsin anlatsın derdini. En ufak şeyde bakanlarını yolluyor, biz neyiz, bu rezillik nedir? Bu kadar mı vurdumduymaz olduk? Bu kadar mı kulaklarını tıkadılar bizlere bu bakanlar? Nerede bu Çevre Şehircilik Bakanı? Nerede Muhammed Avcı, nerede Hayati Yazıcı? Köyleri dolaşıyorlar. Ne köyleri dolaşıyorsun, ancak kanallara çıkın.

"ZENGİNLERE Mİ VAR BU DESTEK"

Polisi getirmişler, onlar da gitti şimdi. Hangi birine taş attım? Niye? Taş atarım diye getirmişler polisi. Niye? Evim elden gidiyor, ahırım elden gidiyor. Ben, ‘Külliyeyi’ dedim, ‘bana ahır yapın o zaman’. Emine Erdoğan Hanımefendi, sokaktan köpek, hayvanları aldı, külliyede baraka yaptı. Bana da ahır yapsınlar külliyede. Ben de hayvanlarımı orada bakayım. Besiciliğimi orada yapayım, sütçülüğümü orada yapayım. Bana diyorsun ki ‘Ahırları boş bırakma’, nesini boş bırakmayacakmışım? Siz bana böyle edince, bana yol bile vermiyorsunuz. ‘Hayvancılığı bitirmeyin’ diyorsun. Nasıl bitirmeyeyim? Hayvancılığı siz elinizle bitiriyorsunuz. Bizi teşvik edeceğinize önümüze köstek oluyorsunuz. Nerede devletin desteği? Zenginlere mi var bu destek? Hani bize destek? Nerede destek? Hani bakanlar? Hani Hayati Yazıcı? Hani AKP’nin kurucuları? Nerede bu AK Parti? Yirmi senedir ülkeyi yönettiniz? Yazıklar olsun sizin yönettiğiniz hükümete. Sırtında yumurta küfesi taşımıyor, milletin dertleriyle dertleniyordu, ben hiç dertlendiğini görmedim.

"SİZE VERDİĞİM OYLAR ZEHİR ZIKKIM OLSUN"

Yirmi gündür bağırıyorum, çağırıyorum şu kadın halimle. Bir yetkili gelip bana açıklama yapmadı. ‘Ne oluyor bu kızcağıza’ demedi. ‘Bu kızımızın nesi var da bu kadar feryat ediyor’ demedi. Ama geliyorsunuz buraya, oy istemeye gelince alkışlıyoruz sizi. Yazıklar olsun size. Size verdiğim oy haram olsun, zehir zıkkım olsun. Hakkımı helal etmiyorum. Allaha havale ediyorum. Rabbimi vekil ettim, benim vekilim rabbimdir. Sizin bu dünyada adaletiniz varsa ben de öbür Allah’ın adaletine sığınıyorum. Diyor ya Sayın Cumhurbaşkanı, ‘Herkesin bir planı varsa Allah’ın da bir oyunu var’. Ben de Allah’ın oyununa güveniyorum, umarım sesimi duyarsınız. Yazıklar olsun size."