PRAG (AA) - Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Roberta Metsola, Avrupa Birliği'nin (AB) küresel alanda daha aktif ve iddialı olması gerektiğini belirterek, Rusya'ya karşı gösterilen ortak tutumla Birliğin gücünün görüldüğünü söyledi.

Çekya'nın başkenti Prag'da düzenlenen Avrupa Birliği (AB) Parlamento Başkanları Toplantısı'nın ikinci gününde "AB'nin demokrasilerin küresel dayanışmasındaki rolü ve AB üyesi ülkelerin totaliter rejimler karşısındaki bağımlılık sorunu" başlıklı ikinci oturumda bilgi savaşları, enerji bağımlılığı ve güvenliği, dezenformasyon gibi konular ele alındı.

Çekya'nın ev sahipliğinde düzenlenen toplantıya, AP Başkanı Roberta Metsola, TBMM Başkanı Mustafa Şentop ve Çekya Dışişleri Bakanı Jan Lipavski'nin yanı sıra çok sayıda ülkenin meclis başkanı katıldı.

AP Başkanı Roberta Metsola, burada yaptığı konuşmada, Rusya'nın gayrimeşru Ukrayna'ya saldırılarının hala Avrupa'nın dirençliliğini sınadığını belirterek, "Bu bizim ekonomilerimizi etkiledi, benzeri görülmemiş bir enerji krizine bizleri sürükledi. Enflasyon ve yaşam maliyetlerinin artmasına neden oldu. Bu bir test ve biliyorum ki bunun üstesinden geleceğiz." dedi.

Metsola, AB'nin ilke ve değerlerine sahip çıkarak kendisine yönelik girişimleri boşa çıkardığını ve bu hususta başarılı olduğunu ifade etti.

AB değerlerinin bu süreçte bazı çevrelerce sorgulandığına da şahit olduklarını kaydeden Metsola, Birliğin ilkelerinin örnek teşkil ettiğini ancak bu alanda reformlara da ihtiyaç duyulduğunu kaydetti.

- "AB ilişkilerini yeniden değerlendirmeli"

Metsola, "Birbirimizle ve dünyanın geri kalanıyla etkileşimlerimizi yeniden değerlendirmemiz gerekiyor. Politik ve ekonomik ilişkilerimizi, stratejik ortaklarla ilişkilerimizi yeniden dengelemeliyiz. Rusya'ya olan enerji bağımlılığımızı yeniden gözden geçirmeliyiz ve aynı hataları tekrar yapmamalıyız. Tedarik zincirlerimizi daha dirençli hale getirmeliyiz. Bunu da kendi kaynaklarımızı çeşitlendirerek ve bağımlılığımızı azaltarak sağlamalıyız ki bu son derece hayati. Bu şekilde jeopolitik düzeni değiştirebiliriz." değerlendirmesinde bulundu.

- Daha aktif ve iddialı AB vurgusu

Avrupa'nın eylem ve iddialarının birbiriyle uyumlu olması gerektiğini savunan Metsola, "Ben daha aktif, daha iddialı, küresel demokrasiler ve çok taraflı ilişkilerle işbirliği içerisine daha dahil olmamız gerektiğini düşünüyorum. Özgüvenli olmalıyız, kendi güvenimiz ve gücümüzün farkında olmalıyız. Birlik sağladığımızda, birlikte karar verdiğimizde etkin olduğumuzu gördük." ifadelerini kullandı.

Metsola, AB'nin korumacı önlemler içinde kilitli kalmaması gerektiğini, serbest ticaretin güçlendirilmesi, doğal gaz boru hatlarının geçtiği ülkelerle anlaşmalar yapılması gerektiğine değindi.

Savaşların cephelerde ve askerler arasında yaşanmadığına dikkati çeken Metsola, bilgi savaşları, siber saldırılar, dezenformasyon kampanyaları ile savaşların artık daha dijital alanda yaşandığını anlattı.

Metsola, Ukrayna'daki savaşta da benzer durumların yaşandığını kaydederek, şöyle devam etti:

"Bu savaşın etkileri demokrasilerimizi de etkilemekte, kurumlarımızı da etkilemekte. Medyadaki manipülasyon unsurları insanların gerçekleri algılama şekillerini manipüle edebilmekte. Böylece karar alma mekanizmaları etkilemeye çalışılmakta. AB'nin karar alma kurum ve mekanizmalarını da baltalamaya çalıştıklarını görüyoruz. Bazı üye devletlerimizin buna daha fazla maruz kaldıklarını biliyoruz. Avrupa Parlamentosu ise buradaki tehdidi son derece dikkate alıyor."

- Lipavski: "Geçmiş imparatorluk özlemlerini yeniden tesis etmek isteyenlere karşı durmalıyız"

Çekya Dışişleri Bakanı Jan Lipavski de AB ülkelerinin Ukraynalılara yardım ve desteğinin süreceğini, aynı zamanda Rusya tehdidi altındaki diğer ülkelerle de dayanışmanın geliştirilmesi gerektiğini söyledi.

Lipavski, "Yasa dışı barbar işgale karşı mağdur olan insanların yanında yer almalıyız. Ülkelerin revizyonist yaklaşımlarına karşı çıkmalıyız. Geçmiş imparatorluk özlemlerini yeniden tesis etmek isteyenlere karşı durmalıyız." diye konuştu.

AB'nin birlikte hareket etmesi gerektiğinin altını çizen Lipavski, Rus basınının günlük olarak propaganda yaydığını, Avrupa'nın da ortak değerlerini özgür medya üzerinden aktararak, örnek teşkil etmesi gerektiğine değindi.

Lipavski, kutuplaşmaya fırsat verilmemesi gerektiğini belirterek, "Otoriter ve totaliter rejimlere olan bağımlılığımızı olabildiğince azaltmalıyız. Ham madde, teknoloji tedariki konularındaki bağımlılıklarımızı azaltmalıyız." görüşünü paylaştı.