HABER MERKEZİ- Malatya’da yangın çıksa müdahale edecek nitelikli itfaiyeci bulunmuyor. İddialara göre Büyükşehir Belediyesi, geriye dönük kazanılmış özlük haklarını talep eden işçiler üzerinde mobbing uyguluyor. Uyguladığı kararlarla işçilerin hakkını vermeyen Belediye, bazı itfaiyecileri farklı ilçelere sürerken bazı işçilei de temizlik işine veriyor.

"İŞTEN ÇIKARILMAKLA TEHDİT EDİLİYORLAR"

Malatya Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi’nde çalışan itfaiye erleri, özlük hakları için hukuki mücadele veriyor. Geriye dönük haklarını almak isteyen itfaiye erleri iddialara göre belediyeden ‘işten çıkarılmakla’ tehdit ediliyor. Başta 50’ye yakın olan itfaiyeci, belediyenin baskısına daha fazla dayanamayıp dilekçelerini çekti ardından 50’den 8’ düşen sayıyla işçiler mahkeme gününü bekliyorlar.

malatya-1

İTFAİYE İŞÇİLERİ NE İSTİYOR?

Hala görevde oldukları için isimlerini kullanmadığımız işçiler geriye dönük 5 yıl için gece çalışma saati ( aylık 100 saat), ayda 4 pazar ve aylık 12 saat çalışma ücreti talep ediyorlar. Öte yandan söz konusu işçilerin ayın yarısında sigortasız çalıştırıldığı belirtildi. İsmini vermediğimiz işçilerden birisi Mart 2020 tarihinden Temmuz 2021 yılına kadar olan bir yıllık süre zarfında her ay 30 gün tam olarak çalışıp buna karşılık 15 günlük sigorta yapıldığını iddia etti.

“HER YERDEN BASKI GELİYOR VE İŞİMİZLE TEHDİT EDİLİYORUZ”

“Hak etmediğimiz hiçbir şeyi belediyemizden talep etmedik” diyerek 50 işçiden kalanlar adına konuşan diğer bir itfaiye işçisi ise yaşadıkları sıkıntıları şöyle anlattı:

“Amacımız, Belediye’yi yıkmak değil. Sadece hakkımızı istiyoruz.  Derdimiz anlatmaya çok çalıştık ama bizi mahkemeye ittiler. Bize gidin haklarını alın dediler. Mahkemeye gittik diye ilk toplantıda 34’e düştük. Diğer bir toplantıda belediyenin avukatları aracılığıyla müthiş tehdit aldık. Daha sonra herkesin yer değişikliğini gösteren bir yazı geldi. Kimileri park bahçelere, kimileri temizlik işlerine verildi. Baskılar devam etti. Mobing uygulamasıyla sayımız 8’e düştü. İlçelerde çalışan arkadaşlarımızı mağdur ettiler. Akçadağ’da çalışan arkadaşımızı Pötürge’ye, orada çalışanı Darende’ye ,Arguvan’a Arapgir’e verdiler. Bunları her gün 9-6 mesailer sabitleyip çalışmak zorunda bıraktılar. Her yerden baskı geliyor ve işimizle tehdit ediliyoruz.”

“MALATYA’NIN SAHİBİ SELAHATTİN GÜRKAN’MIŞ”

Beyanlarının devamında itfaiyecilerin nasıl zor koşullarda çalıştığını anlatan itfaiye işçisi, “Bizlerin Malatya Büyükşehir Belediyesi’nde hiç değerimiz yokmuş. Bizler bunu anladık. İçinizde hiç yanmış insan kokusu duyan oldu mu bilmiyorum ama biz o insanları çıkardığımızda bir hafta, 10 gün yemek yiyemiyoruz. Adam kül, neresini tutsan elinde kalıyor. Trafik kazalarında topladığımız kafatası, beyin, kol bunların haddi yok. Ne yapacağımızı bilmiyoruz, Belediye önünde kendimizi yakacağız artık. Biz hırsızlık, namussuzluk yapmadık, devlet malını kötüye kullanmadık. Biz kötü olan hiçbir şeyi yapmadık. Bu zülüm ve baskı niye? Türkiye’de hukuk bu kadar mı yok. Herkes seyrediyor. İşin en acı tarafı Malatya’nın sahibi yok. Malatya’nın sahibi Selahattin Gürkan’mış. Ben hakkımı helal etmiyorum. Düşünün siren sesiyle uyanıp yarı uyanık yarı uykulu halde yana evin içine giriyorsunuz. O harareti hisseden oldu mu? Bizler yüzde 100 ölüm riskiyle çalışan insanlarız ve bunu hak etmedik. Beni işten atsalar da ben bu davadan vazgeçmeyeceğim” dedi.

Pandemi esnek çalışma altında tamamen hukuka aykırı şekilde hareket edildiğini ileri süren itfaiye eri, “Bizler acil müdahale ekibiyiz. Cumhurbaşkanı bu genelgeyi yayınladı ama dedi ki acil müdahale ekibi bunun dışında. Sadece Malatya Belediyesi’nde KHK ile çalıştırılan 114 itfaiye işçisi var ve bu işçilerden nemalanmak için bizi pandemiye dahil tuttular. Ben ayda 60 saat fazla çalıştığım halde ayda 10 gün şeklinde sigortam gösterildi. Bir itfaiyeci kolay yetişmiyor. Bunlar bir kenara bizim yerimize getirilen çocuklar var. Bu çocuklar ölür. İlk büyük yangında mecbur götürecekler, çünkü personel yok” diye konuştu.

İtfaiye-2

25 EKİM’DE MASAYA SON KEZ OTURULACAK

Özlük hakları üzerinden Belediye ile karşı karşıya gelen işçilerin davasında arabuluculuk yapan Avukat Taner Özhan ise durumun vahametini anlatırken, kendisine gelen beyanlara göre işçilerin ciddi anlamda baskı gördüğünü söyledi. Özhan, her iki tarafın lehine olması için çabaladığımız arabuluculuk devam ederken Belediye’nin işçilerin yerini değiştirdiğini doğruladı.

Elindeki yer değişikliği belgeleriyle konuşan Özhan, “Darende’deki Pütürge’ye, oradakini de Darende’ye verdi Hatta bazılarını da temizlik işlerine verdi. Kimini park ve bahçelere gönderdi. Belediye’nin caydırma politikası uyguladığını düşünüyorum. Nitelikli itfaiyecilerin yerini değiştirdi. Bunun iş hukukuna aykırı olduğunu düşünüyoruz. Arabuluculuk süresinin bitmesinden sonra yargısal sürece başvuru yapacağız. 25 Ekim’de arabuluculuğun son görüşmesi yapılacak. Yaşanan süreçte, görev indirimleri, yer değiştirmeler baskıları nedeniyle şu an 8 kişi kaldı. Biz kim kaldıysa onunla devam edeceğiz” dedi.