Kahramanmaraş'ın Andırın ilçesinde bağlı Emirler yaylasında, belediyenin kapı numarası verdiği, elektrik hattı için direk ve kablo parasının alındığı, İmar Barışı kapsamında Yapı Kayıt Belgesi verilen 55 ev, yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya. Ev sahipleri, bölgeyi ‘turizm tesis alanı’ olarak planlayan Andırın Belediyesi’nin, araziyi boşaltmaları için kendilerine yazı gönderdiğini söyledi.

HAZİNE ARAZİSİNE İNŞA EDİLMİŞ

Edinilen bilgilere göre; Emirler mahallesinde yaklaşık 380 yayla evi bulunuyor. Evlerin büyük çoğunluğunun arazisi, önceki yıllarda Milli Emlak’tan satın alındı ve onlar için bir risk söz konusu değil. Yıkılmak istenen 55 ev ise Andırın Belediyesi’nin yaptığı imar planlamasında ‘turizm tesis alanı’ olarak ayırdığı Hazine arazisine inşa edilen yapılar.

30 YILLIĞI'NA ANDIRIN BELEDİYESİ'NE VERİLMİŞ

Söz konusu alanın ‘irtifak (kullanım) hakkı’, turizm tesisleri yapmak üzere 1 Ocak 2021 tarihinden itibaren 30 yıllığına Andırın Belediyesi’ne verilmiş durumda. Bölge turizm alanı ilan edildiği için de Hazine, önceki yıllarda olduğu gibi arazileri kullananlara satamıyor. Ev sahipleri, satın alamadıkları Hazine arazisi için Milli Emlak’a, bugüne kadar ecri misil ödedi.

TURİZM ALANINDA KALAN EVLER İÇİN VERİLEN YAPI KAYIT BELGESİ'NİN İPTALİ İSTENDİ

İddiaya göre; Andırın Belediyesi, bölgeyi turizm tesis alanı olarak planladıktan sonra, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvurarak turizm alanında kalan evler için verilen Yapı Kayıt Belgesi’nin iptalini istedi. Ayrıca ev sahiplerine de araziyi boşaltmaları için bildirimde bulundu, aksi takdirde evlerin yıkılacağını belirtti. İmar Barışı’ndan faydalanarak Yapı Kullanım Belgesi alan vatandaşlar ise haklarını aramak için dava açtı, şimdi sonucunu bekliyor.

"DEVLETTEN İZİNSİZ GİRMEDİK"

Evi yıkılacak olan şunları anlattı:

Duran Yalçınsoy: “Girerken bu belgelerimizi yaptırdık, devletten izinsiz girmedik. Buraya bu belgelerimizi elimize aldıktan sonra girdik. Dört yıl oldu biz buraya gireli. Belediye başkanı ‘Burayı boşaltın’ diye bize bir kağıt gönderdi. Biz de dedik ki ‘Bizi boşaltmak için size yukarıdan bir kağıt geldi mi? Bizim belgelerimiz iptal oldu mu? ’ Onlar da iptal açıklayamayınca biz burada karşı çıktık, geri gittiler. Sonuçta da biz dava açtık, avukata verdik. Avukat da şimdi mahkememizi açtı, öyle devam ediyor. Şimdiyse gene ikinci bir kağıt geldi tekrar, ‘Çıkın, yıkacağız’ diyorlar.”

"MADEMKİ YIKACAKLARDI DA BİZE BU HAKLARI NEDEN VERDİLER?"

Kemal Durdurur: “Dört yıldan beri burada oturuyoruz. Burada bize elektriğimizi verdiler, kapı numaramızı verdiler, ondan sonra su aboneliğimizi verdiler. Tuttular ondan sonra deprem vergisini yaptırdılar. Mademki yıkacaklardı da bize bu hakları neden verdiler? Neden oturumumuzu verdiler? Biz neden, bir direk parası 1,5 milyar lira yatırdık? Biz buraya geldik, her şeyimizi anlatarak. Bize, mademki oturtturmayacaktı, yıkacaktı da bu hakları neden verdiler? Bize vermeyelerdi bu hakları, başkalarına verelerdi. Bak buradaki şu elektriğin, şu Yapı Kayıt Belgesi’nin, bunlar kayıtları, deprem sigortasının burada makbuzları, direk parası, kablo parası aldıkları burada. Kaç lira aldıkları burada. Bize neden yaptırdınız? Yaptırmayalardı, biz de hiç olmasa yapmayaydık. ”

"BEN CAYIR CAYIR KREDİ ÖDÜYORUM, BENİM HAKLARIMI VERSİN"

Şerife Yalçınsoy: “Bizim bu evlerimizi yıkıyor, belediye başkanı. Yıkım kararı geldi, ayın 1'inde yıkıma gelecekler. Ben bunu, burayı alana kadar 70 milyar (bin lira) kredi çekmişim. Halk Bankası’ndan araştırabilirler. Ben cayır cayır kredi ödüyorum, benim haklarımı versin. ”

"BEN EVİMİ İSTİYORUM"

Fatma Durdurur: “Ben evimi istiyorum, kuruş kuruş para biriktirdim. Bir kötü ev yaptırdım burası için. Bizim yerimiz var, yurdumuz var ama buranın bir kaşık suyu, soğuk suyu, havası için geliyoruz buraya. Allah rızası için. Romatizmam var.”