İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisinin, Dünya Göçmenler Günü’nde açıkladığı verilere göre 2018 yılında en az 108 göçmen/mülteci işçi yaşamını yitirdi.
[mks_dropcap style="letter" size="52" bg_color="#ffffff" txt_color="#000000"]İ[/mks_dropcap]şçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisinin açıklamasında "18 Aralık itibarıyla tespit edebildiğimiz kadarıyla en az 108 göçmen/mülteci işçi yaşamını yitirdi. Bu ölümlerin yüzde 14’ünü İstanbul’da çalışan hekim arkadaşlarımızdan öğrendik. Ölümlerin hiçbiri yazılı, görsel, dijital basına ve sosyal medyaya yansımamıştı ve İSİG Meclisi olarak sosyal medya hesaplarımızdan paylaştık. Yani bildiğimizin çok çok üstünde göçmen/mülteci işçi cinayetleri yaşanıyor" denildi. GÖÇMEN/MÜLTECİ İŞ CİNAYETLERİ ARTIYOR İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisinin tespit edebildiği iş cinayetlerine göre göçmen/mülteci iş cinayetlerinde artış yaşanıyor: 2013 yılında 22 göçmen/mülteci işçi, 2014 yılında 53 göçmen/mülteci işçi, 2015 yılında 67 göçmen/mülteci işçi, 2016 yılında 96 göçmen/mülteci işçi, 2017 yılında 88 göçmen/mülteci işçi, 2018 yılında 108 göçmen/mülteci işçi yaşamını yitirdi… Yıllara göre tüm iş cinayetleri içinde de göçmen/mülteci işçilerin ölümü oransal olarak da artıyor: 2013 yılında yüzde 2, 2014 yılında yüzde 3, 2015 yılında yüzde 4, 2016 yılında yüzde 5, 2017 yılında yüzde 4, 2018 yılında yüzde 6. Açıklamada, "‘Bildiğimizin çok çok üstünde göçmen/mülteci işçi cinayetleri yaşandığı’ tespitimizden hareketle bu oranın yüzde 10’a doğru yaklaştığını düşünüyoruz" denildi. NEDEN "GÖÇMEN/MÜLTECİ"? Açıklamada "Öncelikle raporlarımızda göçmen/mülteci işçi olarak birleşik bir olgu kullanıyoruz. Çünkü emek hareketinin kullandığı geleneksel olgu “göçmen işçi” iken günümüz Türkiye’sinde bu durumun temel belirleyeni savaşlar sonucu gerçekleşen “mültecilik”tir. Bu anlamda tek başına göçmen işçi ya da mülteci işçi olgularının eksik kalacağını düşünüyoruz" denildi. Rapora göre ölen işçilerin 48'i Suriyeli; 28'iAfganistanlı; 5'i Azerbaycanlı; 4’er işçi Iraklı, Pakistanlı ve Türkmenistanlı; 2’şer işçi Gürcistanlı, İranlı, Rusyalı ve Ukraynalı; 1’er işçi ise Hindistanlı, Kırgızistanlı, Macaristanlı, Nijeryalı, Özbekistanlı, Tacikistanlı ve Zimbabveli... Raporda, "Dikkat çeken bir durum ise geçen yıllarda ölümlerin yüzde 60’tan fazlasını Suriyeliler oluştururken bu yıl yüzde 44’ü Suriyeli. Bunun nedeni Afganistan’dan gelen işçilerin sayısında ve ölümündeki hızlı artış. 2018 yılı başında 1 milyon Afganistanlının doğu sınırlarımızdan ülkemize giriş yaptığı ve Erzurum otogarındaki yolculuk haberleri basına yansımıştı. İşte bu işçiler şimdi ülkemizin dört bir yanında Türkiye işçi sınıfına dâhil oldular, en kötü koşullarda çalışıyorlar" denildi. Rapora göre çalıştıkları işkollarına göre baktığımızda göçmen/mülteci iş cinayetlerinin: 35’i inşaat/yol, 34’ü tarım/orman, 7’si belediye/genel işler, 5’i gıda, 5’i kimya, 3’ü madencilik, 3’ü tekstil, 3’ü metal, 3’ü taşımacılık, 3’ü gemi, 3’ü konaklama/eğlence, 2’si enerji, 1’i ticaret ve 1’i de belirlenemeyen işkolunda gerçekleşti.